Estragon: Hiçbir şey yapmayalım. Böylesi daha güvenli. | TED | استراغون: دعنا لا نفعل أي شيء. هذا الأسلوب أقل خطرًا. |
Bak, bunu yapmayalım, tamam mı? | Open Subtitles | أنظرى , دعنا لا نفعل ذلك ثانية .. حسنأً ؟ |
Sizden nefret ettiğimizi söylemiyoruz veya sizinle bir daha konuşmayacağımız ve iş yapmayacağız demiyoruz, bunu yapmayız. | Open Subtitles | لذلك نحن لا نقول أننا نكره لكم أو أننا لم نتحدث لكم مرة أخرى وممارسة الأعمال التجارية ، ونحن لا نفعل ذلك. |
Bana kendi kızıymışım gibi davrandı. Belki bunu yapmamalıyız. | Open Subtitles | إنه يعاملنى كأننى إبنته ربما يجب علينا أن لا نفعل ذلك |
Birkaç yıl önce düşünmeye başladık: Neden tam tersini yapmıyoruz ki? | TED | بدأت مجموعتي قبل عدة سنوات في التفكير. لماذا لا نفعل العكس؟ |
Bir şey yapmadığımızı söyleyemem. İyi vakit geçiriyoruz. | Open Subtitles | لا نفعل بالضبط أمراً ما ونمضي وقتا طيبا للغاية |
Sadece diyorum ki herkesin bir cenazede veya bir anma töreninde yaptığı şeyleri yapmayalım. | Open Subtitles | إني أقصد فقط دعنا لا نفعل مثلما يفعل الجميع في الجنازات أو في مراسم الدفن |
- Ne demezsin canım. Bayanlar hemen olay çıkarmayalım. En azından üzerinde kıyafetimiz varken yapmayalım. | Open Subtitles | سيدات، دعونا لا نفعل هذا الأمر على الأقل ، و أنتم ترتدون ملابسكم |
Bunu şimdi yapmayalım. | Open Subtitles | دعينا لا نفعل ذلك الأن أوه، نحن نفعل هذا |
Hemen yapmayalım. Mesela kölelerin çocuklarını bırakalım ama köleler aynen devam etsin. | TED | دعنا لا نفعل ذلك فى الحال . ربما نُحرر الأطفال ونُبقي على العبيد . |
Hadi ucuz ve anlamsız hiçbir şey yapmayalım. | Open Subtitles | دعنا لا نفعل أي شئ رخيص وبلا معنى |
- İkiniz de "yapma" yerine, "yapmayalım" diyorsunuz. | Open Subtitles | -كلاكما يقول"دعنا لا نفعل" عوضاً عن "لا نفعل " |
Bu işi benim yolumla yapacağız veyahut hiç yapmayacağız. | Open Subtitles | نفعل هذا بطريقتي او لا نفعل شئ على الأطلاق. |
Evet, ve ayrıca kendimizi, ailelerimizi, ve takımımızı utandıracak bir şey yapmamalıyız. | Open Subtitles | نعم ، ونحن أيضا لا نفعل أي شيء لاحراج لأنفسنا وعائلاتنا أو إلى الفريق |
Mesele de o ya. Doğru şeyi hiç yapmıyoruz ki. | Open Subtitles | حسناً، تلك مشكلة أخرى، فنحن لا نفعل الصواب أبداً. |
Neden eskiden eşimle birlikte yaptığımız gibi yapmadığımızı anlamıyorum. | Open Subtitles | لما لا نفعل ما تعودنا ان نفعله انا وزوجتي |
- Hukuk okumayı da bu yüzden bıraktın. - yapma. | Open Subtitles | و هذا سبب عدم انهائك لكلية الحقوق لا نفعل ذلك |
- Sanırım yeter. - Birşey yapmadan duramayız. Niye? | Open Subtitles | واكثر على ما اعتقد لا نستطيع ان لا نفعل شيئا |
Ve okula gitme ve bilimi düşünme dışında hiçbirşey yapmadık. | Open Subtitles | و لا نفعل شيئاً غير الذهاب إلى الكلية والتفكير بالعلوم |
Barzini'nin bölgemi belirlemesine seyirci kaldık! | Open Subtitles | رجال بارزينى يعملون فى منطقتى و نحن لا نفعل شيئا من أجل ذلك |
İlerisi için plan yapıyoruz. Bu yüzden şu anda bir şey yapmıyoruz. | Open Subtitles | لقد خططنا مقدما ً بهذه الطريقة نحن لا نفعل أي شيء الآن |
Aslında hiçbir şey yaptığımız yok ama bizimle takılmak istersen takılabilirsin. | Open Subtitles | في الحقيقه نحن لا نفعل شيئاً لكن اذا اردت القدوم للتسكع معنا, يمكنك ذلك |
Bir şeyler yapıyormuş gibi görünüp hiçbir şey yapmamamız gerekiyor. | Open Subtitles | علينا التظاهر بأننا نفعل شيئاً بينما لا نفعل |
Bizim meslekte, doktor, biz hep yapıyor göründüğümüzü yapmayız. | Open Subtitles | فى مهنتنا يا دكتور إننا لا نفعل دائماً ما نبدو أننا نفعله |
Ve eğer bunu ham veriler için yapabiliyorsak, neden içerik için de yapmalıyım? | TED | وإذا كان يمكننا أن نفعل هذا مع بيانات خام، لماذا لا نفعل هذا للمحتوى كذلك؟ |