ويكيبيديا

    "لا يستحق" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • değmez
        
    • hak etmiyor
        
    • hak etmeyen
        
    • hak etmediğini
        
    • hak etmedi
        
    • hak etmez
        
    • layık değil
        
    • hak etmemişti
        
    • değeri yok
        
    • haketmiyor
        
    • hak etmiyordu
        
    • değmeyeceğini
        
    Kauçuk ağacı bulunmaz, olsa olsa birkaç tanedir. Uğraşmaya değmez. Open Subtitles لا يوجد مطاط هناك ربما القليل ولكنه لا يستحق العناء
    Hem biz zaten okuyamayız ve kapımız da buna değmez. Open Subtitles على أي حال، نحن لا نقرأ وهيكل بابنا لا يستحق
    Birkaç hayvan tarafından asıImayı hak etmiyor! Open Subtitles و لكنه لا يستحق الاعدام على يد مجموعة من المتوحشين
    O adam bir serseri. Küçük bir yumruğu bile hak etmiyor. Open Subtitles الرجل كان ككيس التدريب إنه حتى لا يستحق الفرصة
    Evet, parayı hak etmeyen bir varsa o da Henry'dir. Open Subtitles نعم، ولو أن شخصًا ما لا يستحق المال، فهو هنري.
    Aslında geldiğine değmez. Bir iki gün içinde eve dönerim. Open Subtitles الأمر لا يستحق في الواقع، سأعود خلال يوم أو اثنين
    Aslında geldiğine değmez. Bir iki gün içinde eve dönerim. Open Subtitles الأمر لا يستحق في الواقع، سأعود خلال يوم أو اثنين
    Bak, Kara'ya söz verdiğini biliyorum, ama bu yüzden ölmene değmez. Open Subtitles اعرف انك وعدت كارا لكن هذا لا يستحق ان تقتل نفسك
    Buna değmez! Bu saçmalık yüzünden bir sürü adamımı kaybettim. Open Subtitles هذا لا يستحق, لقد فقدت الكثير من الرجال جراء الأمر
    - Haçlı savaşı çıkartmak istiyor. - Yani konuşmaya değmez mi? Open Subtitles ـ إنه يريد حرب مقدسة ـ ماذا، لا يستحق التحدث إليه؟
    Yeni tanıştığım biri için lokantanın geleceğini riske atmaya değmez. Open Subtitles لا يستحق أن أخاطر بمستقبل المطعم مقابل شخصٍ قابلته للتو
    Gezegeniniz, özgürlüksüz kalmanın ne demek olduğunu öğrenene kadar özgürlüğü hak etmiyor. Open Subtitles كوكبكم لا يستحق الحرية حتى يتعلم معنى أن لا يكون لك حرية هذا درس لكم
    Kimse hayatı boyunca bununla yaşamayı hak etmiyor. Open Subtitles و لا يستحق أحد أن يكبر و في عقله تلك الصورة.
    Hayatının geri kalanını hapishanede geçirmeyi hak etmiyor. Open Subtitles إنه لا يستحق أن يمضي بقية حياته في السجن
    Babasını on yıl boyunca göremeyecek olan bir çocuk biraz parayı hak etmiyor mu sence? Open Subtitles هل تعتقد أن إبنه لا يستحق أن ينال مالاً؟ و هو الذي سيظل أباه بعيداً عنه لعشر سنوات؟
    Ama hapse girmeyi ya da bütün hayatı boyunca peşini bırakmayacak bir sicile sahip olmayı hak etmiyor. Open Subtitles ولكنه لا يستحق الذهاب إلى السجن أو لديه سجل يتبعه في جميع الأنحاء لبيقة حياته
    Ülkenizde masumlara ne olduğunu biliyoruz. O terörist değil. Bunların hiçbirini hak etmiyor. Open Subtitles جميعنا يعلم قصص الكثير من الأبرياء فهو ليس إرهابيّ، وهو لا يستحق كل ذلك.
    Ölmeyi hak etmeyen birini öldürme diye seni uyarmıştım. Open Subtitles لقد أخبرتك.. حذّرتك بألاّ تقتل أحداً لا يستحق الموت
    Belki Tanrı bazılarının görmeyi hak etmediğini düşünüyordur. Open Subtitles ربما يرى القدر أن البعض لا يستحق نعمة البصر
    Yemin ederi ki, olanları hiç hak etmedi. Open Subtitles قل الحقيقة عن هذا المخلوق الملائكى الذى لا يستحق أن يذكره أحد
    Yakalanan adam saygıyı hak etmez, öyle değil mi? Open Subtitles الرجل الذي يجعلهم يمسكون به لا يستحق الاحترام اليس كذلك
    Gerçekten ölmek istiyorsan söyleyeyim o böyle bir iyiliğe layık değil. Open Subtitles حتى وإن كنتِ تريدين الموت فهو لا يستحق شرفاً كهذا
    Yine de, şu maskeli şerefsizden mermi yemeyi hak etmemişti. Open Subtitles رغم هذا لا يستحق طلقة من ذلك المقنع الأبله
    Göz ardı ettiğimiz sorunlarla kıyaslandığında söylediklerinizin hiçbir değeri yok. Open Subtitles مقارنة بالمشكلة التى سأتحدث عنها، ما تقولونه الأن لا يستحق الإهتمام.
    - Bizim korumamızı falan haketmiyor. - O aileden, Alec. Open Subtitles انه لا يستحق حمايتنا له انه من العائلة يا أليك
    Don Wilson kolay bir adam değildi, ama böyle ölmeyi de hak etmiyordu. Open Subtitles لم يكن دون ولسون شخصا سهل المنال لكنه لا يستحق الموت بهذه الطريقه
    Şimdi anlıyorum değmeyeceğini ama çoğu kadın da yapmıyor ki. Open Subtitles أدرك الآن أن الأمر لا يستحق لكن الكثيرات لا يدركن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد