ويكيبيديا

    "لا يمكنني أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • veremem
        
    • edemem
        
    • olamam
        
    • Onu
        
    • bile
        
    • Seni
        
    • sana
        
    • yapamam
        
    • edemiyorum
        
    • alamıyorum
        
    • Ona
        
    • Artık
        
    • edemeyeceğim
        
    • mümkün değil
        
    • başında biri olmadan elim
        
    Ama o kızın düzenbazlıkla kendine çıkar sağlamasına izin veremem. Open Subtitles لكن لا يمكنني أن أدع هذه الفتاة تجني حصاد مؤامرتها
    Vicdanen bunu yayınlatmana izin veremem, ülkenin bulunduğu koşulları da... Open Subtitles لكن لا يمكنني أن أدعكِ تنشرينه بدون أعتبار الجو العام
    Bazı kanıtlar, biraz daha olumlu işaretler olmadan, bu riski almayı tavsiye edemem. Open Subtitles بدون بعض الأدلة لبعض الإشارات الإيجابية لا يمكنني أن أوصيّ باللجوء إلى مخاطرة
    Evet, Bir laboratuvar faresine döneceğini düşündüğü sürece Onu bunu yapmaya ikna edemem. Open Subtitles لا يمكنني أن أقنعه بفعل هذا إن ظنّ أنّه سيحول إلى فئران تجارب
    -Sabırlı olmalısın. -Sabırlı olamam! Bir gece sonrasında uyanmış gibiyim. Open Subtitles لا يمكنني أن أصبر لقد إستيقظت كأنها كانت ليلة واحدة
    Bir evlilik danışmanı tutacağım. Sen çileden çıkmadan, bir dostla kahve bile içemiyorum. Open Subtitles سوف اتصل بــ مستشار الزواج لا يمكنني أن احظى بــ قهوة مع صديق
    Hayır, Burada çalışmana izin veremem. Bir bebekle burada ne yapabilirsin? Open Subtitles , لا , لا يمكنني أن أتركك تعمل هنا ماذا يمكنك أن تعمل والطفل معك؟
    Bu sayının bu haliyle çıkmasına izin veremem. Open Subtitles ببساطة لا يمكنني أن أنشر هذا العدد بهذا الشكل.
    İzin veremem. Özür dilerim. Dr Post onaylamaz böyle bir şeyi. Open Subtitles أنا آسفة، لا يمكنني أن أدعكم دكتور بوست لن تسمح بهذا مُطلقاً
    Korkarım adresini veremem çünkü turda. Open Subtitles أخشى بأنه لا يمكنني أن أعطيك عنوانا لها فكما ترى هي في رحلة سياحية
    O zaman bu daveti kabul edemem. Open Subtitles إذاً، لا يمكنني أن أتقبل هذا الإجتماع كــ دعوة لكِ
    Yemin edemem, ama buna şüphe duymuyorum. Ya siz? Open Subtitles لا يمكنني أن أقسم على ذلك لكن ليس عندي شك به , و ماذا عنك ؟
    Fakat günün ortasında bu kıyafetle burayı terk edemem. Open Subtitles لا يمكنني أن أخرج بهذا اللبس في منتصف النهار
    Sadece şu an olmamı istediğin kişi olamam. Kontrol elimde değil. Open Subtitles لا يمكنني أن أكون ما تريديني عليه الآن، فلستُ مُتحكّماً بنهمي.
    Babam evde ve çok hasta ancak Onu böyle sokakta bırakıp gidemem. Open Subtitles أبي سقيم في المنزل، لكن لا يمكنني أن أتركه هنا في الشارع.
    Şu anda o duygu nasıl hayal bile edemiyorum, o ne geçiyor. Open Subtitles لا يمكنني أن أتخيل كيف يشعر الآن ، ما الذي يمضي فيه
    Bunu açıklayamam ama Trevor'un iyi olduğuna Seni temin ederim. Open Subtitles لا يمكنني أن أشرح و لكني أعدك أن تريفور بخير
    Ama, hazır hissetmiyorsan sana sevgimi gösteremem. Open Subtitles ولكن لا يمكنني أن أعطيك الحنان إذا لم تكن لديك رغبة به
    Pekâlâ, ben bunu yapamam, çünkü bu tamamen sahtekarlık olur. Open Subtitles حسنا أنا لا يمكنني أن أفعل ذالك لأنه سيكون كذبا
    Artık komik değilim çünkü Artık kendimi ciddiye alamıyorum. Open Subtitles أنا لست مضحكة بسبب أنه لا يمكنني أن آخد نفسي على محمل الجد بعد الآن
    Ona göz kulak olamam. Ne hale geleceğini biliyorsun. Open Subtitles لا يمكنني أن أرعاه أنت تعرف كيف يكون الامر
    ! Artık amca olamazdım. Bana biraz zaman tanı, tamam mı? Open Subtitles لا يمكنني أن اكون العم على اي حال اعطيني راحة، جيد؟
    Hayal edemeyeceğim veya öngöremeyeceğim yöntemlere başvurabilirler. Open Subtitles ولديهم طرق لا يمكنني أن أتخيلها أو أتوقعها
    Ancak sıradaki numarayı göz aldanması olarak tanımlamak mümkün değil. Open Subtitles للأسف لا يمكنني أن أطلق اسم خدعة على ما يلي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد