Transfer bile oldum Seninle oldum hep... belki üniversiteye dönme eğilimin olur diye. | Open Subtitles | حتى اني انتقلت ليتسنى لك ان تكون ميّالاً الى فعلها لتعود الى الكليه اذا كنت معك |
Yaptigin seye geri dönmek için futbol oynamaya dönmek için, tamam mi? | Open Subtitles | لتعود وتفعل ما تفعله دوماً وهو لعب كرة القدم ، حسناً ؟ |
Ama tekrar sokakta olmak için gereken süre 30 saniyedir. | Open Subtitles | لكنه لا يتطلب أكثر من 30 ثانية لتعود إلى الشارع مجدداً |
Gün boyunca dışarıda dolaşır, günlük ihtiyacını karşılar ve geri döner -- Her taraf yeşil ağlar ve iskeleler ile kaplı. Bu güvercinin eve gidebilmesinin hiç yolu yok. | TED | تقوم خلال النهار بالأشياء المعتادة للحمام، وتعود مرة أخرى إلى نفس المكان -- المكان كله مغطى بالسقالات والشباك الخضراء. ليست هناك فرصة لتعود هذه الحمامة إلى المنزل، |
Ama eski haline dönmesi çok uzun sürmez. | Open Subtitles | لكن لا يتطلب الكثير لتعود للإدمان ثانيةً |
Vakti geldi. Evine dönmenin vakti. | Open Subtitles | لقد حان الوقت لقد حان الوقت لتعود ادراجك |
Her gün eve gelir, ödevlerimi ve ev işlerini halleder, sonra da annemin dönmesini beklerdim. | TED | كنت كل يوم أوصل نفسي للمنزل بعد المدرسة وأقوم بالواجبات والوظائف الدراسية، وانتظر أُمي لتعود للمنزل. |
-Suzie' nin dönme vakti. | Open Subtitles | حان الوقت لتعود سوزي لقد كنا نتحدث للجثة الخاطئة |
Evet dersen, ben bugün işe başlarım, ...ve sen de eski saygın vatandaş kimliğine geri dönme yoluna girersin. | Open Subtitles | قول نعم , وانا سأبدأ فى طوي الكرة اليوم وانت ستكون فى طريقك لتعود مواطن محترم |
Geldiğin yere dönme vaktidir. | Open Subtitles | حان الوقت لتعود إلى من حيث أتيت |
"Eve erken dönmek için çok çalışmış olmalısın" der kesin. "Beni özledin mi" diye sorar. | Open Subtitles | من المؤكد أنك عملت كثيرا لتعود إلى المنزل هل افتقدتني كثيرا؟ |
Öyleyse, evine dönmek için... bu insanlardan yolu açmalarını iste. | Open Subtitles | إذا كان الأمر هكذا فلماذا لا تطلب من هؤلاء الناس اللطفاء هنا ان يفسحوا لك طريقا لتعود الى المنزل |
tekrar işe dönmek için ya çok cesur ya da tamamen delirmiş olmalısın. | Open Subtitles | إمّا أن تكون شجاعاً بحقّ، أو مجنوناً لتعود من تقاعدكَ. |
Gelecek, tekrar çalışmanı sağlayabilmek için kendi kıçını yırttı. | Open Subtitles | لقد بذل المستقبل مجهوداً لتعود للعمل ثانيه |
Gelecek, tekrar çalışmanı sağlayabilmek için kendi kıçını yırttı. | Open Subtitles | لقد بذل المستقبل مجهوداً لتعود للعمل ثانيه |
Türün seyircisi hazır olduğu için yükünü taşımak zorunda olmadığın bir filmle geri dönmek harika bir yol. | Open Subtitles | طريقتك المثلى لتعود بقوة، ،فيلم لست مضطر لإبرازه لدى هذه النوعية جماهيرية بالفعل حقاً؟ |
Sen kendi zamanına döner miydin? | Open Subtitles | هل كنت لتعود إلى زمنك ؟ |
Belki onu gruba geri dönmesi için cesaretlendirebilirsiniz. | Open Subtitles | حسناً, ربما عليك تشجيعها لتعود الى المجموعة |
Şu kurumsal şirketinde tutunamadın rahatına dönmenin bir yolunu bulana kadar burada oyalanıyorsun işte. | Open Subtitles | لم تستطع أن تخترق شركتك لذا أنت هنا حتى تجد طريقة لتعود إليها |
Şirket Marilyn'in bir an önce dönmesini istiyordu. | Open Subtitles | الشركة احتاجت مارلين لتعود للعمل في أقرب وقت ممكن |
Sonra sana eski bir takım, 30 dolar... ve otobüs bileti verirler, hayatına geri dön derler. | Open Subtitles | وبعدها يعطونك بدلتك القديمة و 30 دولار وتذكرة حافلة لتعود للحياة |
Eski haline dönmen için bu kadar korku yetmiyor mu? | Open Subtitles | ألا يخيفك هذا كفاية لتعود إلى صورتك الحقيقية ؟ |
Eve dönmeni bekleyen biri var. | Open Subtitles | لديك شخص ينتظرك لتعود للمنزل |
Kraliçelerini tam gücüyle geri getirmek için altı muskaya ihtiyaçları var. | Open Subtitles | يَحتاجونَ التعويذاتَ الستّ لتعود الى ملكتهم القوَّه الكاملةِ |