ويكيبيديا

    "لذا لا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • O yüzden
        
    • Bu yüzden
        
    • Yani hayır
        
    • gerek yok
        
    • Sakın
        
    • Böylece
        
    • onun
        
    • Yani bana
        
    Ama iyi haber şu ki, buzlanmadan önce muhtemelen 10 ile 100 yıl kadar zamanımız var -- O yüzden, şimdiden eldiven stoklamaya başlamayın. TED لكن الخبر الجيد أننا نحتاج ما يقارب من 10 أس 100 سنة قبل أن يبدأ التجمد الكبير لذا لا داعي لتجهيز قفازاتك من الآن.
    İnce ağaç kabuklarından ve yapraklardan yapıyorlarmış, ...O yüzden, zararlı bir yanı yok. Open Subtitles يقولون أنه مصنوع من ورق ولحاء الشجر، لذا لا يُعقل أن يكون مضراً.
    Polis olmamdan hoşlanmıyorsun, O yüzden bu palavraları atma bana. Open Subtitles لقد كرهتي كوني شرطي لذا لا تكلميني في هذا الهراء
    Biz birlikte çalışıyoruz, Bu yüzden aramızda bir şey olamaz. Open Subtitles نَعْملُ سوية، لذا لا شيء يُمْكِنُ أَنْ يَحْدثُ أبداً بيننا.
    Bu yüzden yeniden başlayalım demeyeceğim ama Ortak olarak başlayalım. Open Subtitles لذا لا أقول بأننا سنبدأ ثانية لكن فقط البداية الشركاء
    Yani, hayır, böyle zamanlarda silah lobicisi kimliğimle uyumayı tercih ederim. Open Subtitles لذا لا في اوقات كهذه نمت مع شارة تجمع تاييد السلاح
    İkincisi, ben çarpışma falan bilmiyorum, O yüzden bana sorma. Open Subtitles ثانياً: أنا لا أعرف عن القتال شيء لذا لا تسأل
    O yüzden telefonun açık uyu. İhtiyaç olursa araba bulabilir misin? Open Subtitles لذا لا تغلق هاتفك، أيمكنك تدبير سيارة في حال أحتجت إليها؟
    Aslında ne yaptığımı bilmiyorum... O yüzden daha teşekkür etme. Open Subtitles حسناً، أنا لا أعرف ماذا أفعل لذا لا تشكريني الان
    Fahişelere ödemek için paraya ihtiyacımız var tamam mı? O yüzden alamazsınız. Open Subtitles نحتاج الى المال للدفع الى العاهرات حسنًا لذا لا تستطيعون الحصول عليها
    Ben komik ve şişko adamım, O yüzden onu dert etmeyin. Open Subtitles ذلك مرفوض, انا السمين المضحك لذا لا تقلق بخصوص ذلك الشأن
    Beni hiç evine davet etmedi, O yüzden adresini bilmiyorum. Open Subtitles لم يدعوني أبدا إلى منزله، لذا لا أعرف أين يقيم.
    Silahı var ama dolu değil, O yüzden onu vurmayın. Open Subtitles يحمل بندقية لكنها ليست معبأة.. لذا لا تطلقوا عليه النار,
    Hiç kendimi bu kadar zorlamamıştım. Bu yüzden bana gülme. Open Subtitles فلم أفعل شيئا مماثل من قبل لذا لا تسخرى منى
    Wendy ağlamayı kesmezsen bu bıçağı saplarım. Bu yüzden ağlama. Open Subtitles ويندي سوف اطعنك اذا استمريتي فى البكاء لذا لا تبكي
    Çok fazla insan var Bu yüzden bir şey yapmaya kalkma. Open Subtitles الكثير من الناس هنا لذا لا تحاول أن تجرب أى شىء
    Bu yüzden bu kadar güzel bir gitarı nereden buldu, bilmiyorum. Open Subtitles لذا لا أعرف من أين حصل على هذا الغيتار . الجميل
    Herkes. Her zaman. Bu yüzden, daha fazla sabotaj yok, tamam mı? Open Subtitles أي شخص ، بأي وقت لذا لا مزيد من التخريب ، حسناً؟
    Çok da tanıdık bir ifade gibi gelmedi, yani, hayır, kullandığımı hatırlamıyorum. Open Subtitles لا يبدو هذا اسلوبي، لذا لا أنا لا استعمل هذه التعليقات
    Hiç gerek yok! Ortam çok korkunç. Gelme yoksa korkudan altına yaparsın. Open Subtitles لا يجب عليك ذلك، إنه حقاً لشيءٌ مخيفٌ هناك، لذا لا تأتي
    Hattâ şu anda onu izliyorum. Sakın kahramanlık yapmaya kalkma. Open Subtitles ذلك الذي يراها حالياً لذا لا تحاول بأن تكون بطلاً
    Böylece kendilerini rahatlatacak mazeretler de iyice azalır. Open Subtitles لذا, لا يوجد اعذار يمكنهم ان يُريحوا بها انفسهم
    Yani, daha önce hiç geçirmedim onun için de nasıl olduğunu bilmiyorum... ama bir şekilde buna benzediğini düşünüyorum çünkü ben.. Open Subtitles , لم أصب بواحدة من قبل , لذا لا أعرف الشعور , لكنني أظن أن هذا هو الشعور . . لأنني
    Yani bana kaldı ve ben uyumlu olmak istemiyorum. Çok fazla. Open Subtitles لذا لا يوجد لديه الا أنا ولا أريد أن أصبح متطابق

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد