ويكيبيديا

    "لطيفة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • güzel
        
    • iyi
        
    • hoş
        
    • tatlı
        
    • nazik
        
    • kibar
        
    • sevimli
        
    • şirin
        
    • tatlısın
        
    • güzeldi
        
    • güzelmiş
        
    • harika
        
    • naziksiniz
        
    • iyisin
        
    • şeker
        
    güzel ve sevimlisin, uzun boylusun. Yeteneklerini saymaktan çenem yoruldu. Open Subtitles أنتِ جميلة، لطيفة وطويلة، شفتايّ تؤلماني من الكلام الكثير عليكِ
    Ne zaman kendimi mutsuz hissetsem, güzel şeyleri düşünmeye çalışırım. Open Subtitles عندما أشعر أنني غير سعيدة فقط أفكر في أشياء لطيفة.
    bronz tenler için iyi ancak aksi halde insan vücuduna zararlı. TED انه جيد لاكتساب سمرة لطيفة لكن غير ذلك خطر للجسم البشري
    Diktatörler zalim canavarlardır, bunu iyi biri olmak için söylemiyorum. TED الطغاة عبارة عن وحوش قاسية. ولا أقول ذلك لأكون لطيفة.
    - Burada yılan olduğunu biliyordun! - hoş bir sürprizdi. Open Subtitles عرفت انه كان يوجد أفاعي هنا لقد كانت مفاجئة لطيفة
    Yolunuzu gözleyen tatlı bir karınız var. Lütfen gidin artık. Open Subtitles . لديك زوجة لطيفة جميلة تنتظرك . ارجوك إرحل الآن
    Üstüne bir de nazik biri olursam diğer insanlara haksızlık olmaz mı? Open Subtitles إذا كنت لطيفة أيضا، سيكون هذا العالم غير عادل على باقي البنات؟
    En azından evliliğim ve kocamla alakalı güzel anılarım vardı. Open Subtitles على الأقل، كان لدي ذكريات لطيفة عن زوجي وعن حبّنا
    Sizin için çok ucuz, çok güzel mallarım var. Size özel. Open Subtitles رخيصة جدا ، أشياء لطيفة جدا لك خصوصا لك ، سيدى
    Hala insan olduğunu görmek güzel. Çok sevimli, değil mi? - Kim? Open Subtitles انا مسرور بانك تتمتع بجانب انساني هي لطيفة , اليس كذلك ؟
    Jack Sommersby bana hayatı boyunca güzel bir söz söylemedi. Open Subtitles جاك ساميرز بي لم يقل في عمره كلمة لطيفة لي
    Eğer istersen seni eve bırakabilirim. Benim gerçekten güzel bir arabam var. Open Subtitles اذا كنتِ تريدين يمكنني أن أوصلك للمنزل ًأنا أملك سيارة لطيفة حقا.
    Eğer bana çok çok iyi davranırsan, seni benim kontesim yaparım. Open Subtitles الآن، لو أنتي اصبحتي لطيفة جدا معي يمكن أن أجعلك كونتيستي
    Biz rakunlar esasen iyi huylu, saf ve fazla nazik yapılıyız. Open Subtitles نحن الراكون بشكل اساسي ذو طبيعة جيدة و ساذجة و لطيفة
    Çok iyi bir kızdı ama bana âşık olmamasını söylemiştim. Open Subtitles لقد كانت لطيفة و لكني أخبرتها أن لاتقع في حبي
    hoş biri, ama hala başkalarıyla olmaya hazır olmadığımı fark etmemi sağladı. Open Subtitles انها لطيفة ، و لكنها جعلتني أدرك بأنني لست جاهزا للخروج بموعد
    Demek istediğim, neden burda olmaktansa benim gibi hoş kızlarla birlikte olmayı seçmedin. Open Subtitles ماذا تفعل فتاة لطيفة في نفاية مثل هذه بدلاً من أن تأسس عائلة؟
    Bir kerecik olsun para söz konusu değilken de tatlı olabilsen. Open Subtitles لو كنتِ لطيفة مرة واحدة فقط، دون أن يكون المال موجود
    Bize küçük tatlı bir kasaba buldun. Bunun için sana minnettarım. Open Subtitles لقد وجدت لنا بلدة لطيفة وفوائد مخفضة , أنا ممتن لك
    Evet, ama bana karşı hep çok nazik davrandı, onun için üzülüyorum. Open Subtitles أجل ، ولكنها كانت دائماً لطيفة معي وأنا أشعر بالأسى من أجلها
    Ona karşı hiç bir zaman kibar bir davranışta bulunmadım. Open Subtitles بول محق. لم أقم بمحادثة لطيفة مع المرأة على الأقل
    Şimdi, kızlar, ilk oğlan şirin bir geri takla atınca hemen ağaçlara atlamayın. Open Subtitles والآن يا بنات، لا تقفزن إلى الأشجار مع أول قرد ذو شقلبة لطيفة
    Çok tatlısın, çok sevimlisin ama bir gecede 40 kişiyle yapamayacak kadar sıskasın. Open Subtitles أنظري، أنتِ لطيفة وفاتنة، لكنك نحيلة جداً لتنامي مع أكتر من 40 بالليلة.
    Hoşça kalın, efendim. Uşaklığınızı yapmak çok güzeldi. Open Subtitles مع السلامة، سيدي لقد كانت خدمة لطيفة جداً لك
    Çok güzelmiş. - Pazartesiden itibaren Open Subtitles إنها لطيفة سوف تلتحق بكليفلاند الأسبوع المقبل
    Anlıyorum. Annen harika bir kadındı. Onu hepimiz çok özleyeceğiz. Open Subtitles أنا متفهمة بأن والدتك كانت امرأة لطيفة ونحن جميعاً نفتقدها
    Çok naziksiniz. İşinize aşık olduğunuzda o işte iyi olmak çok kolay. Open Subtitles أنتِ لطيفة جداً , من السهل أن تكون جيدةً عندما تحبين عملك
    Bence sen çok iyisin ve seninle vakit geçirmek hoşuma gidiyor. Open Subtitles حسناً .. أنا أعتقد أنكِ لطيفة وأنا أحب قضاء الوقت معك
    Yarın n'apıyorsunuz? İnanılmaz şeker 3 yavru köpeğe bakmak ister misiniz? Tanrım! Open Subtitles ما رأيكما بقضاء يوم الغد في رعاية 3 جراء لطيفة ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد