Bunu uzun uzun planladım ama en hazırlıksız anımda gerçekleşti. | Open Subtitles | لقد خططت لهذا منذ سنين طوال ومع ذلك أخُذت بالمفاجأة |
O zaman artık üzülme. Ben kimsenin hapse girmemesi için her şeyi planladım. | Open Subtitles | لا تخافي، لقد خططت لكل شيء بحيث لا ينتهي الأمر بأحد في السجن |
Pislik herif, bu soygunu sen planladın, o ilk günden beridir de bize kazık atmak niyetindeydin. | Open Subtitles | . أيُها الوغد , لقد خططت لسرقة المال و لقد خططت لخيانتنا . من أول يوم |
Evet. Öldürülmeyi ve vampir olarak dönüp seni ısırmayı planlamıştım. | Open Subtitles | صحيح , لقد خططت بأن أٌقتل وأعود كمصاصة دماء وأعضك |
Ben de yarın dönmeyi planlıyordum ama kahyam ile halletmem gereken bir işim çıktı ve arkadaşlara haber vermeden geldim. | Open Subtitles | لقد خططت لذلك بنفسي ايضا. ولكنني رأيت بان لدي اعمالا مع وكيل عقاراتي. لذا امتطيت حصاني وسبقت بقية المجموعة. |
Seninle konuşmuştuk, bizim için bir tatil planı yapmıştım, tıpkı son 16 yıldır yaptığım gibi. | Open Subtitles | ولكنني اخبرتك, لقد خططت لاجازتنا سلفا كما كنت افعل دوما لمدة 16 عاما |
Adımı öğrendiğinden beri bunu planlıyordun. | Open Subtitles | لقد خططت لكل هذا منذ عرفت اسمي |
Bu arada Jack biraz limon suyu da sıkmayı becerdim | Open Subtitles | لقد خططت لعمل بعض عصير الليمون ايضا. |
Bildiğin gibi, romantizm ve hediyelerle dolu geleneksel bir akşam planladım. | Open Subtitles | كما تعلم، لقد خططت من اجل مساء تقليدى من الرومانسية والهدايا |
Bu soygunu en ince ayrıntısına kadar planladım. | Open Subtitles | الجريمة حرفتى . لقد خططت لكل شئ حتى أدق التفاصيل |
Üzülme diken kafalı çocuk. Her şeyi planladım. | Open Subtitles | لا تقلق يا ذا الرأس المدبب الصغير لقد خططت لكل شيء |
Bebeğim, lütfen, sakinleş. Anlamıyorsun, her şeyi planladım. Hepimiz paylaşabiliriz. | Open Subtitles | لقد خططت لذلك كله مسبقا, بأمكاننا أن نتشاركه كلنا |
Bu konuşmayı sen planladın. Bizi buna zorladın. | Open Subtitles | لقد خططت لتلك المحادثة لقد أجبرتنا |
Bunları sen planladın. Ve West'i öldürdün. | Open Subtitles | لقد خططت لكل هذا وقتلت ويست |
Bütün bu şeyi sen planladın. | Open Subtitles | لقد خططت لهذا الامر كله |
Seni yoga yerinde öpmeyi planlamıştım. | Open Subtitles | لقد خططت تمام لتلك القبله عندما كنا بدرس اليوغا |
Şey, aslında bunu söylemeden önce 15 dakikalık eğlenceli bir konuşma yapmayı planlamıştım, ama benimle bir kahve içmek ister misin? | Open Subtitles | حسناً ، فقط لعلمك لقد خططت للتحدث 15 دقيقة قبل ان أسئلك هذا هل تريدين شرب القهوة معي؟ |
Bu köyde biraz daha uzun kalmayı planlıyordum, ama tüm halk, gerçekten o cadıyı çağırdı. | Open Subtitles | لقد خططت للبقاء في هذه القرية لمدة أطول لكن أنتم سكان القرية قمتم بإستدعاء هؤلاء الساحرات |
300. doğum günümde kendime hediye etmeyi planlıyordum. | Open Subtitles | لقد خططت بإعطائها لنفسي في عيد ميلادي الـ300 |
Yarın akşam lone ile bir filme gitme planı yaptım. | Open Subtitles | لقد خططت لمشاهدة فيلم مع آيوني ليلة الغد |
Bugün kaçmayı mı planlıyordun? | Open Subtitles | لقد خططت للهرب اليوم؟ |
Bu arada Jack biraz limon suyu da sıkmayı becerdim | Open Subtitles | لقد خططت لعمل بعض عصير الليمون ايضا. |
Benim için pek öyle değil. planlarım vardı. Tüm ailem bana geliyor. | Open Subtitles | حسنا انه ليس خبر مهم بالنسبة لي لقد خططت لمجيء كل عائلتي |
Burada biri ile buluşmayı planlamıştı, ama o kötü bir adamdı. | Open Subtitles | لقد خططت أن تقابل شخصاً ما هنا ولكن الشخص كان شرير |
Kasten yalan söylemiş. Her şeyi önceden görmüş. | Open Subtitles | لقد كذبت متعمدة لقد خططت لكل شئ |