ويكيبيديا

    "لهنا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • buraya
        
    • burada
        
    • İçeri
        
    • buralara
        
    • gelip
        
    • tarafa
        
    Dün akşam benle çıkan piliç buraya tekrar geldi mi? Open Subtitles هل تلك الفتاة التي غادرت معها أمس عادت لهنا ؟
    buraya gecenini bir vakti geliyorsun insanlar ikiniz için şaşırmaya başlıyacaklar. Open Subtitles إذا أتيت لهنا في أيام عطلتك فالناس سوف تبدأ بالخلط بينكما
    - Evet, buraya gelirken konuştuk. - İstediğin her görevi alabilirsin. Open Subtitles نعم تحدثنا في طريقي لهنا يمكن أن تطلب أي مكافئة تريدها
    buraya gelip, yeni havuzumda bana saygısızlık etmen hiç hoş değil. Open Subtitles أنا لا أقدر أن تأتي لهنا وتقلل إحترامي في بركتي الجديدة
    Yaraların benimkinden daha kötüydü. Seni buraya getirmek tek seçeneğimizdi. Open Subtitles جراحك كانت أكبر مما لدي جلبك لهنا كان الخيار الوحيد
    Sen buraya müzik konusunda tavsiye almaya değil, suçluluk duyduğun için geldin. Open Subtitles أنت لم تأتى لهنا لتطلبى نصيحة موسيقية بل أتيت هنا لإحساسك بالذنب
    buraya gelip de pek bir bokmuşsun gibi atıp tutma. Open Subtitles إسمع، لا تأتي لهنا كي تثرثر وتظن أنك أفضل مني
    Çünkü Connecticut'ta yaşıyorum. Çok uzun bir süredir buraya gelmiyordum. Open Subtitles لأني أعيش في كونتيكت ولم آتي لهنا منذ وقت طويل
    İnsanlar buraya ölmeye geliyor dolayısıyla bu bizim için oldukça kötü. Open Subtitles الناس تأتي لهنا لكي تموت هذا يعني النهاية القصيرة للعصا لنا
    Ama buraya geliş nedenim onu kitaba geri göndermenin bir yolunu bulmak. Open Subtitles لكن الغاية من قدومنا لهنا أن نجد طريقةً لإعادتهم بها إلى الكتاب
    Telefon çağrılarını almaya başlamış olmalı ve hemen buraya döndü. Open Subtitles لذا لقد باشر بالأتصالات الهاتفية وجاء مباشرة لهنا طلباً للمساعدة
    Siz buraya gelmeden önce her şeye doğru cevap vereceğimiz konusunda anlaştık. Open Subtitles لقد إتفقنا كلنا قبل أن تأتون لهنا أن نُجيب على أسئلتكم بصدق
    Siz, hastalarımı öldürmek için buraya gönderilmiş katil ve suikastçılarsınız. Open Subtitles أنتم كلكم قتلة وسفاكين والذي أُرسلتم لهنا كي تقتلوا مرضاي
    Ta buraya kadar geldim, ne düşündüğünü bilmek istiyorum, tamam mı? Open Subtitles لقد أتيت طوال هذا الطريق لهنا. أريد أن أعرف رأيك، حسناً؟
    Evden 8500km uzaktayız, ama her nasılsa buraya aitmiş gibi hissediyorum. Open Subtitles أبعد 5.335 ميل عن الوطن وبطريقة ما أشعر أني أنتمي لهنا
    O en önemli olandı ve diğer cesetleri atmaya buraya geri gelmek zorundaydın. Open Subtitles لقد كان الاكثر اهمية لذا توجب عليك العودة لهنا و ألقاء باقى الجثث
    Bana bıraktığın mesaj buraya gelmem için bir hile ise-- Open Subtitles إذا كانت الرسالة التي تركتها لي خدعة أخرى لإحضاري لهنا..
    Ya hastalar buraya, onları ele geçiren gölgelerle beraber geldiyse. Open Subtitles ماذا إن آتى لهنا المرضى على هيئة ظلال شيطانية ؟
    buraya kedi esprileri yapmaya mı geldin yoksa istediğin bir şey mi var? Open Subtitles هل اتيت لهنا لتقول نكاتاً عن القطط ام ان هناك شيئاً تريده ؟
    Eminim senin de burada olacagini beklemisti ve uzak durdu. Open Subtitles أنا متأكد أنها توقعت أنكي ستأتين لهنا أيضا وبقيت بعيدا
    "Seni sadece, atlar seni geri getirdiğinde içeri alacağım." Open Subtitles .. سأجلبك للداخل فقط في حالة أن تعود بك الأحصنة لهنا بأنفسهم
    Sanırım "Her zaman ve daima"nın bizi buralara getireceğini sanmıyordun. Open Subtitles لا أفترضك تصوّرت أن مبدأ دائمًا وأبدًا سينتهي بنا لهنا.
    Sigara içmek için arka tarafa çıktı. Söyle ona kıçını buraya getirsin. Molası yarım saat önce bitti. Open Subtitles لقد ذهبت للخلف كي تدخن أخبريها أن تعود لهنا راحتها إنتهت منذ نصف ساعة مضت

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد