ويكيبيديا

    "لوجود" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olduğu için
        
    • olması
        
    • yüzünden
        
    • olduğuna
        
    • olma
        
    • varlığının
        
    • olmasına
        
    • varlığına
        
    • olduğun için
        
    • bulunmasının
        
    • olduğum için
        
    • olmasının
        
    Aile diye bir şey olduğu için günde 12 kez şükrediyorum. Open Subtitles و عدد المرات يوميا التي أكون فيها شاكرة لوجود شئ كالعائله
    Yani, bazı insanların ahlaki kaygılardan dolayı daha muhafazakar davrandığını ve başkalarının da, bazı ülkelerde denetim daha az sıkı ya da yoksun olduğu için ilerlediğini görecek miyiz ? TED أعني أنه هل نحن بصدد رؤية أشخاص يعيقون الأمر لوجود مخاوف أخلاقية لديهم وآخرين يمضون قدما في استخدام التقنية لأن هنالك دولا تتقيد بالقوانين وأخرى لم تسن قوانين على الإطلاق؟
    Bir dedektifin hayatından memnun olması için cinayet olması gerekmez. Open Subtitles ليس ثمة حاجة لوجود جريمة ، لكي يزدهر عمل المحقق
    Ve sinemada, geleneksel olarak, projektör yüzünden asla sessiz bir an olmaz. TED وفي السينما، عادةً لا يوجد لحظات صمت لوجود صوت جهاز العرض.
    Knox Teknolojilerinin programının Red Star sisteminde olduğuna dair delile ihtiyacım var. Open Subtitles أريد دليلا لوجود برنامج نوكس للتقنيات فى نظام ريد ستار
    Bay Weston'un burada olma sebebi benim Mahoney'ye olan mirasımın değerini saptamaktır. Open Subtitles السبب الوحيد لوجود السيد ونستون هنا هو ان يحدد ارثي للاَنسة ماهوني
    Tüm Arktik insanları için Aurora karanlık kış aylarında güneşin varlığının bir hatırlatıcısıdır. Open Subtitles لجميع شعوب القارة الشمالية العديدون، الشفق ذكرى لوجود الشمس خلال أيام الشتاء الحالكة
    Dilencilerimizle yanyana çalışmaya hevesli belediye çalışanlarımız olduğu için şanslıyım. TED أنا محظوظٌ لوجود هؤلاء الموظفين المستعدين للعمل جنبًا إلى جنب مع المتسولين.
    Gemide bir kadın olduğu için sıkılmana gerek kalmazdı o zaman. Alay etme. Open Subtitles لذلك أنتَ منزعج لوجود إمرأةٍ على السفينه
    Evet teğmen. Adamlarınızdan biri burada olduğu için şanslıyız. Open Subtitles هذا صحيح أيها الملازم ,نحن محظوظون لوجود أحد رجالك هنا,إنه على متن الطائرة الآن
    Burdaki toprağın üstünde kar olduğu için epey şanslıyız. Open Subtitles نحن محظوظون لوجود هذه الأرض المُغطاة بالثلوج
    Öğrencilerin arasında dersi dinleyen biri olduğu için. Open Subtitles لوجود شخص ما يستمع حتى إذا كان هناك فقط طالب واحد
    Şunu söylemeliyim ki yakınlarda kocaman güçlü bir polisin olması çok rahatlatıcı. Open Subtitles أتعلم، عليّ القول أشعر براحة أكبر لوجود رجل من الشرطة في البناية
    Şu an burada olmamızın tek nedeni dünyanın bizden kurtulmak istiyor olması. Open Subtitles السبب الوحيد لوجود أي منا هنا هو لأن العالم يُريد التخلُّص مِنّا
    Ludwig Wittgenstein, belki de 20. yüzyılın en büyük filozofu, bir dünyanın var olması gerekmesine şaşırmıştı. TED ربما لودفيج وتجنشتاين هو أعظم فيلسوف في القرن العشرين كان مندهشًا لوجود العالم أصلًا.
    Çantamı alan sorumsuz bir salak yüzünden ekmeğim San Francisco'da kaldı! Open Subtitles لكن لوجود بعض الحمقى أحد المتهوريين السذج أخذ حقيبتى لقد فقدت الخبز فى سان فرانسسكو
    Ve trafik otobandaki bir yatak yüzünden tıkanmış durumda. Open Subtitles وحركة السير مزدحمة نظراً لوجود حشية على الطريق السريع
    Knox yazılımının Red Star'da olduğuna dair ipucu istiyorum. Open Subtitles أريد دليلا لوجود برنامج نوكس للتقنيات فى نظام ريد ستار
    Joan, kızımın senin yanında olma ihtimali var mı? Open Subtitles جوان هل هنالك أي أحتمال لوجود أبنتي معك؟
    Bu bana göre çok vahim bir soru, çünkü ben insan doğası varlığının öncül bir savunucusuyum, bu doğada ne kadar noksanlık ve terslik olursa olsun. TED هذا سؤال مُلح باالنسبة لي لأنني من المدافعين البارزيين لوجود الطبيعة البشرية بكل عيوبها وغرابتها.
    Bak, listede ismimizin olmasına gerek yok, ruca. Open Subtitles لا حاجة لوجود أسمائنا في القائمة يا أختاه
    Goa'uld varlığına duyarlı uzaylı teknolojilerini daha önce de görmüştük. Open Subtitles لقد رأينا تقنيات غريبة من قبل حساسة للغاية لوجود الجواؤلد
    Seni seven ve iyi anlaşan iki kızla olduğun için süper şanslısın. Open Subtitles أنت محظوظ جدا، لوجود امرأتين تحبانك وعلى وفاق سويا
    Donanma üssünde hidroflorik asit bulunmasının pek çok nedeni vardır. Open Subtitles هناك أهداف كثيرة لوجود حمض الهيدروكوليك في القاعدة
    Tina'ya sahip olduğum için çok şanslıyım o yüzden iş üstündeyken içimden sadece... Open Subtitles أنا محظوظ جدا لوجود تينا معي هذا كل ما أفكر فيه عندما نفعلها
    Babam korkunç olduğunu düşündü. Bir şaheserin kalın camlar arkasında olmasının. Open Subtitles لقد كان أبي مستاء لوجود هذه التحفة خلف ذلك الزجاج العازل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد