ويكيبيديا

    "ليس بالوقت" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zaman değil
        
    • vakit değil
        
    • zaman değildir
        
    • zaman sayılmaz
        
    • zamanlama değil
        
    Kaba olmak istemem, ancak yatak odamda ev cini barındırmam için.... şimdi en uygun zaman değil. Open Subtitles أنا لا أريد أن أكون فظا أو ماشابه ولكنه ليس بالوقت المناسب لإستقبال جنى فى غرفة نومي
    Dinle, bu hiç de uygun bir zaman değil. Open Subtitles شئ من هذا القبيل يمكن ان يكون له مفعول اسمع،هذا ليس بالوقت الجيد
    Moralinin bozuk olduğunu biliyorum ve muhtemelen nutuk atmak için iyi bir zaman değil ama bir alkoliğe bir şişe votka vermek hangi mantığa göre doğru olabilir? Open Subtitles حسنا اعلم بانك محبط وهذا ليس بالوقت المناسب لمحاضراتي
    Bunun için doğru vakit değil. Hey Allah'ım. Open Subtitles هذا ليس بالوقت المناسب لذلك ، اللعنة
    Pekala, belki de şimdi, onu okula göndermek için iyi bir zaman değildir. Open Subtitles ربما هذا ليس بالوقت الجيد لنرسل به للمدرسة
    Uzun bir zaman sayılmaz. Open Subtitles هذا ليس بالوقت الكافي
    İyi bir zamanlama değil tatlım. Hala çalışıyoruz. Open Subtitles حسناً إن هذا ليس بالوقت المناسب حبيبتى
    Hud, bilmem ki. Şu an hiç de uygun bir zaman değil. Open Subtitles هد ، لا أدري هذا ليس بالوقت الملائم الآن
    evet, şimdi çok iyi bir zaman değil, çünkü başımda çok iş var. Open Subtitles نعم، الآن ليس بالوقت المناسب لأنه لدي الكثير على عاتقي
    Herhalde bıyığı söylemek için pek iyi zaman değil. Open Subtitles ربما ليس بالوقت المناسب بأن نذكر له ذلك الشارب؟
    Üç gün. Çok uzun bir zaman değil. Open Subtitles يبقى إذاً ثلاثة أيام و هذا ليس بالوقت الكثير
    Oh, bilirsin.. Bu gerçekten iyi bir zaman değil. Open Subtitles أوتعلمين, يبدو أنّه ليس بالوقت المناسب الآن.
    Dipnot, kız kıza espriler yapmak için hiç de uygun bir zaman değil. Open Subtitles ..ملحوظة ليس بالوقت المناسب لإدراج دعابة
    Kim olduğunu bilmiyorum ama şu an hiç iyi bir zaman değil, tamam mı? Open Subtitles لا اعلم من انت, ولكن هذا ليس بالوقت المناسب, اتفقنا؟
    Sanırım klostrofobin olup olmadığını sormak için pek de iyi bir zaman değil. Open Subtitles أظنه ليس بالوقت المناسب للسؤال لو كنت تعاني من رهاب الحجز
    Hiç iyi bir zaman değil baba. Open Subtitles إنه هاتفي إنه ليس بالوقت المناسب يا والدي
    Alfa politikası için hassas olunacak zaman değil bu. Open Subtitles ليس بالوقت الذي يجب ان تكون فيه رقيق مع قوانين الالفا
    Yanlış ismi ağzından kaçırmayı alışkanlık edinmek için doğru bir zaman değil. Open Subtitles إنّه ليس بالوقت المناسب تماماً للتعوّد على التفوه بأسماء خاطئة
    Birisinin kafasını kaybetmesi için hiç de iyi bir zaman değil. Open Subtitles ليس بالوقت الجيد لفقدان رئس احدهم
    Şu an uygun bir vakit değil. Open Subtitles الان ليس بالوقت المناسب
    Hayır, demek istediğim, belki de bu iyi bir zaman değildir. Open Subtitles أنه ربما هذا ليس بالوقت المناسب نعم
    İyi bir zaman sayılmaz. Open Subtitles إنه ليس بالوقت المُناسب.
    İyi bir zamanlama değil. Open Subtitles إنه حقاً ليس بالوقت المناسب الآن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد