- Benim. Benden şüpheleniyorsun. - Much, kampa geri dön! | Open Subtitles | هذا أنا، أنت تشبهني " ماتش "، ارجع للمخيم |
- Much'u oradan çıkarmalıyız. | Open Subtitles | ونحن يجب أن نأخذ ماتش خارج من هناك |
Much, içeri gir, işimize yarar bir şey var mı bak. | Open Subtitles | ماتش)،عد إلى الداخل) و شاهد إن أمكنك العثور على أي شيىء |
Hiç böyle bir şeyin aklıma geleceğini düşünmemiştim, ama internet arkadaşlık sitesi Match.com, üç yıl önce gelip bana bu soruyu sordu. | TED | أنا أبدا ، لم افكر في هذا الاعتقاد، لكن موقع ماتش دوت كوم للمواعدة، قبل ثلاث سنوات جائوا وسألوني هذا السؤال. |
Match, eHarmony, ChristianMingle, JDate. | Open Subtitles | ماتش , إي هارموني كريستيان مينغل , جاي ديت. |
Mitch sadece haftada Bir kez, Cumartesileri yer. | Open Subtitles | إن ماتش يأكل مرة واحد اسبوعياً يوم السبت |
Savaşta geçen beş yıl, Much, ve hâlâ son adamı unutuyorsun! | Open Subtitles | , خمس سنوات فى المعارك (ماتش) و ! أنت ما زلت تنسى الرجل الأخير |
Sakın aklından bir şey geçireyim deme, Locksley yoksa dostun Much, özel konuğumuz olarak tepemize iner. | Open Subtitles | و لا تعيد النظر مرة اخرى أو صديقك (ماتش) سوف يسقط علينا كضيف خاص لنا اليوم |
Çünkü, Much, haklısın. Onlara bir ders vermeliyiz. | Open Subtitles | . لأن ، يا (ماتش) , أنت على حق . نحن يجب أن نلقنهم درس |
Bence bu sadece iğneler sayesinde değil, Much. | Open Subtitles | لا أظن أن الإبر لوحدها (كانت السبب يا (ماتش |
Görünmediğimiz sürece Much güvende. | Open Subtitles | . لكن (ماتش) في آمان طالما نحن لا نساعده |
-Yan gelip yat, Much! -Görevimi tamamlamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | . (تستريح وترتاح ، (ماتش . أحاول إكمال مهمتي ، سيدي |
Sen öyle yapmayacaksın değil mi, Lord Much? | Open Subtitles | . بينما عضوهم الأخير أسقط روثاً على أقدامهم لن تفعل ذلك , أيها اللورد (ماتش) ؟ |
Seninle özel olarak konuşmak istiyorum, Lord Much. | Open Subtitles | . (أود أن أتكلم معك بمفردنا ، سيدي (ماتش |
Başka sıradan adam yok Much. | Open Subtitles | . (كما ترى ، ليس هناك رجل متواضع ، (ماتش |
Onlara güvenebiliriz. Much Kral'a Antioch'ta hizmet etti. | Open Subtitles | . يمكنا أن نأتمنهم . (ماتش) خدم الملك في (أنتيوتش) |
Much, John, Djaq ben Marian'ı kurtarırken siz de beni koruyun. | Open Subtitles | (ماتش)، (جون)، (دجاك)، تغطّوني بينما أنقذ (ماريان) |
- Match. com'a gir. - İnsanların hayatı söz konusu. | Open Subtitles | "ـ جرب موقع " ماتش.كوم ـ ثمة حياة أشخاص على المحك |
Walmart 100,000 farklı ürün satıyor Amazon'da 27 milyon kitap var ve Match.com -kaç tam olarak- 15 milyon randevu imkanı sağlıyor. | TED | اي لا بأس من وجود 100000 منتجاً في متجر " ول مارت " او 27 كتابا في موقع امازون لبيع الكتب او على " ماتش . كوم " - موقع تعارف - ان يكون عليه 15 مليون شخص يمكن مواعدته |
Life, Look, Paris Match bile kullanabilir özellikle siz söz konusu olacağınız için. | Open Subtitles | و مجلات (لايف) ، (لوك) و حتى الـ باريس ماتش) لربما تتحدث عن ذلك) خصيصا بعدما يستخدموا اسمك |
IP adresini takip edebildin mi? Email Mitch Kolat'a ait bir laptoptan yollanmış. | Open Subtitles | البريد الالكتروني كان مرسلاً من جهاز كمبيوتر شخصي ينتمي الى (ماتش كولت) |
Pekala, tahminimce sen Güneş'le flörtleşirken Mach çıkageldi bir anda. | Open Subtitles | حسنا، كنت لأتصوّر أنّه (بينما كنت تغازل (ساني)، أتى (ماتش |