Bak, Manny iyi bir çocuk. Sadece işi berbat etmiş. | Open Subtitles | اسمعي ، ماني شخص جيد ، ولكنه عبث قليلا فقط |
Possumun başına gelenlerden sonra Manny'i havuza sokana kadar canım çıkmıştı. | Open Subtitles | انا بالكاد اسمح لـ ماني بالاقتراب من المسبح بعد حادثة التمارض |
Manny, sen ikimizin yerine dikkat ettiğin için bu konuda endişelenmedim. | Open Subtitles | ماني,انا لم اقلق بسبب تلك الامور لانك كنت تقلق عن كلانا |
Manny bunu duydu ve senin olduğunu anladı çünkü nedeni ketamindi. | Open Subtitles | ماني سمع عن ذلك , وتوقع انه انت 1016 00: 38: |
Manny'nin böyle bir şeyi bizim evimizde görme imkânı yok. | Open Subtitles | يستحيل أن يكون ماني رأى مثل هذه الأشياء في منزلنا |
Bir serseri iken ben ve Manny Zuniga bu borracho'yu soymuştuk. | Open Subtitles | في أيام الصبا، أنا و ماني زنيغا سرقنا هذا الرجل المخمور. |
Bazen Manny uyurken buraya gelip öylece otururum. | Open Subtitles | أحياناً عندما ماني كَانَ يَنَامُ، اخْرجُ هنا وفقط اجْلسُ. |
Manny bu konuyu açmamamz gerektigini düsündü. | Open Subtitles | لَمْ نَنْسِه. اقترح ماني الا نذكرها ثانية. |
Şimdi, Manny, raylara akım verecek şalter işte bu odada. | Open Subtitles | صدر الماضي. ماني ، ان ثمة تحولا في مسار تقوية هذه القاعه. |
"AsıI hırsız, espriden anlamayan ahmak Manny'dir ve canı cehennemedir," lafını tercih ederim. | Open Subtitles | أنا أفضل ماني الأبلة عيدم خفة الظل الذي يختار الجيب إن كان عليه أن يعضني |
Manny ve Shevitz, kalkın. Beyaz Kale'ye gidiyoruz. | Open Subtitles | ماني وشيفتز انهضوا نحن ذاهبون إلى القلعة البيضاء |
Manny ve Shevitz, kalkın. Beyaz Kale'ye gidiyoruz. | Open Subtitles | ماني وشيفتز انهضوا نحن ذاهبون إلى القلعة البيضاء |
Manny de bana teknede yardım edecek Manny balıkçılığı çok iyi bilir | Open Subtitles | سيساعدانني في القارب ، ماني خبير بصيد السمك في هذه المياه |
Manny Cortez. Ne yazık ki, biri göğsüne bir 45 kalibrelik yerleştirmiş. | Open Subtitles | ماني كورتس، للأسف شخص ما وضع رصاصة من عيار 45 بصدره |
Bu diğerleri gibi Manny,Bağlantılılar. | Open Subtitles | هذا مشابه للآخرين ماني ، إنها سلسلة جرائم |
Rocco, bana bir Kozmopolitan. Manny Matello, mafya ailesinin patronuydu. | Open Subtitles | ماني متلو كان زعيم المافيا التي كان أبي و عمي جوي يعملان لها |
İşin aslı, New York'takiler Manny Matello'yu haklaması için Reggio'yu gönderdiler. | Open Subtitles | الحقيقة أن أن نيويورك أرسل ريجيو ليقتل ماني ميتيلو و يسيطروا على العائلة |
Belki de beni ofisimde beklemelisiniz. Manny. Birazdan orada olacağım. | Open Subtitles | ربما يجب علينا ان نتظر في مكتبي ماني ، سأكون هناك حالاً |
Dolabını boşalttıktan sonra, üniformanı ve ayakkabılarını Manny'e teslim edebilirsin. | Open Subtitles | عندما تفرغ مكتبك تستطيع ارجاع زيك واحذيتك الى ماني |
Ve ben Mani sayesinde İngilizler'in elinden kurtulup buraya gelebildim. | Open Subtitles | "ماني " ساعدني بالهروب من الأنجليز بعد معركة الأنهار الثلاثة |
Bu yüzden kızı, herkesin gaddar ve şiddet taraftarı namlı katil ve soyguncu olarak tanınan William Munny ile evleneceğini duyunca annesinin yüreği parçalandı. | Open Subtitles | لذلك قد أصيبت أمها بالفاجعة عندما تزوجت من (ويليام ماني) لص مشهور، قاتل، ورجل شرير وذو طبيعة عدوانية عندما ماتت، لم يكن هو من قتلها كما توقعت أمها وإنما مرض الجدري |
Monni çok içtin sanırım. | Open Subtitles | يبدو ماني الداه في حالة سكر. دعه. |
Peki ya Huzsuz Mamut Mandy'ye ne dersin? Ya da ... | Open Subtitles | ...ما رأيك بماني الفيل العصبي أو ماني المكتئب أو ماني الــ |
Çarpık bacaklı santrafor Mane Garrincha. | Open Subtitles | و المهاجم ذو الاقدام الذهبية ماني غارينشا |
Jennifer Many, New York Bulletin'den. | Open Subtitles | "جينيفر ماني"، صحيفة "نيويورك بوليتن". |
Zatıalim ve Mulctuary Para İdaresi'ndeki bankacı dostlarım, o zamana dek sizleri uygun vasi ya da vasilerin yanına yerleştireceğiz. | Open Subtitles | وحتى ذاك الحين، ستوضعون مع الوصي المناسب، أو الأوصياء، كما سأقرر مع زملائي الصرافين في مصرف "مالكتشواري ماني مانجمنت". |
Gee Money, benden avanta istedi. | Open Subtitles | جي ماني" حاول أن يعتقد اتفاقاً جانبياً معي |
Armando Manni eski bir film yapımcısı. Kendisi görmekte olduğunuz bu zeytinyağını Toskana'daki tek bir yamaçta yetişen zeytinden elde ediyor. | TED | المخرج السابق أرماندو ماني هو الذي ينتج زيت الزيتون هذا من الزيتون الذي ينمو في منحدر معين في توسكاني |
Manny, sen Luke'un adamına perdeleme yapıp devril. | Open Subtitles | ماني , ابقى في مجموعة لوك رجل و لفة على الدلو |