ويكيبيديا

    "متساوي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ikizkenar
        
    • eşit
        
    • eşitsiz
        
    • esit
        
    • eşittir
        
    • denkleştirmek
        
    • İkinizi de aynı
        
    Bir ikizkenar üçgenin herhangi 2 kenarının kareköklerinin toplamı kalan kenarın kareköküne eşittir. Open Subtitles مجموع الجذور التربيعية لأي مثلث متساوي الضلعيّن يساوي مجموع الجذور التربيعية للضلع الباقي
    İkizkenar üçgen, iki eşit kenara sahip olan üçgendir. Open Subtitles متساوي الساقين هو مثلث لَهُ جانبان مساويانُ
    Aslında, burada eşit bir sıklıkta meydana gelen komutların olduğu yaşamsız bir ortam vardır. TED هنا هي البيئة التي لا توجد بها حياة حيث تظهر كل تعليمة بتردد متساوي
    Doğaya ve yeteneğin eşitsiz dağılımına duyulan öfke. Open Subtitles الغضب على الطبيعة والتوزيع ‎. ‎. الغير متساوي للمواهب
    O yüzden tüm geleneklere esit süre vermeliler. Open Subtitles حتى يمنحون جميع التقاليد وقت متساوي
    Onun payı arabada. Parasının tamamını denkleştirmek için, Open Subtitles حصص المال في السيارة لقد قمت بأخذ مبالغ متساوي من حصة كل واحد منا
    İkinizi de aynı ölçüde seviyorum. Open Subtitles أنا أحبكما بشكل متساوي
    - Bir ikizkenar üçgenin iki kenarının kare kökünün toplamı diğer kenarın kare köküne eşittir. Open Subtitles مجموع مربع أي جانبين من المثلث متساوي الساقين يساوي مربع الضلع الثالث
    Bu durumda ikizkenar bir üçgenin iki kenarı da birbirine eşittir. Open Subtitles في هذهِ الحالة مثلت متساوي الساقين حيثُ جانبان متطابقان
    Ve bir ikizkenar üçgene dönüşür-- yine, çok zayıf. TED وهذا يصبح مثلثا متساوي الساقين -- مرة أخرى، في غاية الهشاشة.
    Mükemmel bir ikizkenar üçgen oluşturuyorlar. Open Subtitles أنها تجعل مثلث متساوي الساقين الكمال.
    İkizkenar, çeşitkenar. Open Subtitles متساوي الساقين.. مختلف الأضلاع..
    bağlanmış olarak varsaymayalım. Kendi bağlantılarımızı kurmaya başlamalıyız. eşit ve küresel olarak bağlanmış bir dünya TED ينبغي علينا أن نبدأ بوضع علاقاتنا أن ندافع عن فكرة تكوين عالم متساوي وعالمي مترابط فيما بينه.
    Dikkat etmelisiniz ki hem isyankarlara hem de hükümet güçlerine eşit miktarda destek sağladık. Open Subtitles أنت سَتُلاحظُ بأنّنا امددنا كل من الثوّار والقوات الحكومية على نحو متساوي.
    Her iki annesini de esit seviyor. Open Subtitles إنه يحبهما على نحو متساوي
    Allah katında zengin ya da köle diye birşey yoktur, herkes eşittir. Open Subtitles ليس هناك غني أَو عبد في نظر الله. الكُلّ متساوي.
    Parasının tamamını denkleştirmek için... her birimizin payından para aldım... çünkü bu pisliğin parasını verip ondan hemen kurtulmak istiyorum. Open Subtitles حصص المال في السيارة لقد قمت بأخذ مبالغ متساوي من حصة كل واحد منا لكي ادفع له ماله النهائي لأني أريد تصفية الحساب والتخلص من هذا الحقير الآن
    İkinizi de aynı derecede seviyorum. Open Subtitles أحبكما بشكل متساوي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد