Nerede olursa olsun Technodrome'u takip edebilecek karmaşık bir mekanizma yaptık. | Open Subtitles | فلقد صنعنا جهاز متطور يمكننا من تحديد مكان التكنودروم أينما كانت |
Ve bu şekilde açıkça erişilemeyen bilgilerin karmaşık bilgisayar teknikleri ve faaliyetleriyle elde edilmesinin federal kanuna aykırı olduğu iddia edildi. | Open Subtitles | التي ليس من المفترض أن تكون متاحة للعامة عن طريق كمبيوتر متطور واستفسارات أو أنشطة إن ذلك يعد انتهاكا للقانون الفيدرالي |
İleri teknoloji ürünü ve çok pahalı bir GPS izleme ufaklığı. | Open Subtitles | هذا الصغير هو جهاز تعقب وتحديد مواقع متطور جداً ومرتفع الثمن |
Çok sofistike bir dinleyicinin yüzde birinden daha azı. | TED | أقل من ثلاثة بالمئة من جمهور متطور جدا. |
Bu modern görünümlü... ekonomik çatı katı, yetişkin kızlar için. | Open Subtitles | سيكون متطور كنوع من المنازل البيئية من أجل إبنتي الناضجة |
Ama başka bir etçil bitki daha var, ...hem bu daha da gelişmiş bir yırtıcı. | Open Subtitles | ولكن هنالك نبات آكل لحوم آخر وهو مفترس متطور جدا |
Skleroderma, beynini etkileyecek kadar ilerlemiş olabilir mi? | Open Subtitles | تصلب الجلد متطور لدرجة انه يؤثر على دماغه؟ |
Liseyi bırakmış biri, karmaşık bir meth laboratuvarı kurmayı nasıl biliyor? | Open Subtitles | كيف يعلم منسحب من المدرسة الثانوية كيفية إنشاء معمل متطور للمخدرات؟ |
Bu kullanıma hazır, mükemmel şey, hatta son derece karmaşık hacker olmasanız bile yayımlayabilirsiniz, | TED | و هذه الأشياء تكون جاهزة للاستخدام، عالية الكفاءة و التجهيز، و التي يمكنك نشرها حتى لو لم تكن مخترق متطور بشكل رهيب. |
Evet, inanılmaz derecede karmaşık bir tane, belirli uzaklıklarda çalışabilen. | Open Subtitles | نعم,نوع متطور جدا قادر على العمل لمسافات هامه |
İnsan beyni, herkesin bildiği gibi... daha fazla karmaşık. | Open Subtitles | صعب جداً العقل البشري ، ماعدا الحاضرين ... متطور أكثر بكثير |
Ayrıca koridordaki ana tahtaya da ileri düzeyde bir Fourier sistemi asacam. | Open Subtitles | لقد وضعت أيضاً نظام رباعى متطور على سبورة الباحة الرئيسية |
Burada kullanılan teknik çok ileri. Yıllardır da devam ettiği aşikar. | Open Subtitles | العلم في هذا الموضوع متطور كثيرا، مع كل الإشارات أن ذلك كان يحصل منذ سنوات. |
Çünkü gerçekten daha ileri bir seviyeye geçtiğimi düşünüyorum. - Ortalama bir rüya okuyucusundan iyiyim. - Geç kaldım, geç kaldım, geç kaldım. | Open Subtitles | لاني اشعر انني تخرجت لمستوى اعلى اعتقد انني من مستوى متطور الان |
Ve bu gerçekten omuriliğin çok sofistike bir hareket kontrolcüsü olduğunu gösterir. | TED | وهذا يُبرهن أن الحبل الشوكي متحكّم متطور جدا في الحركة. |
A.B.D hükümetinden çalınan sofistike bir prototip. | Open Subtitles | انها نموذج متطور سرقت من الحكومة الأمريكية |
Fikir şuydu ki, eğer yeteri kadar sofistike bir bilgisayar yazılımı geliştirirsek, o binlerce ve binlerce galakside bizim çekmiş olduğumuz resimleri karşılaştırabilir ve 3 hafta öncesinde olmayan bir ışık beneği bulabilir. | Open Subtitles | مبرج على البحث عن السوبر نوفا الفكرة هي لو أننا استطعنا تطوير برنامج متطور بدرجة كافية |
Anatomik olarak modern insanlar 200.000 yıldır var; yani modern, ayrışmış bir tür olduğumuz bu zamanın en fazla %5'inden bahsediyoruz. | TED | الإنسان الحديث "الحالي" موجود منذ حوالي مئتا ألف سنة, إذا فنحن نتكلم عن خمسة بالمائة تقريبًا من عمرنا كنوع متطور منفصل |
Bu Arvin. Laboratuvarlarımızda çalışan genç bir doktora öğrencisi. Son teknoloji doku üretimi sağlayacak bir çalışmayı yürütüyor. | TED | هذه أرفين، طالبة دكتوراه شابة تعمل في مختبراتنا، تُجري ما سيؤول إلى عمل متطور في صناعة الأنسجة. |
Ahlâki değerler esas alınarak hazırlanmış, oldukça gelişmiş bir bilgisayar programı ama her şeye rağmen, yine de bir program. | Open Subtitles | إنّه برنامج حاسوب متطور للغاية على أساس خلقي، لكنه بالرغم من ذلك مجرد برنامج. |
Çürüme oldukça ilerlemiş. | Open Subtitles | لا ملف عليه , التحلل متطور جداً |
Ve ilginç bir şekilde, karmaşıklık yüksek derecede gelişmiştir. | TED | ما يثير الإهتمام هو أن التعقيد في وضعٍ جد متطور. |
Şifalı deniz ürünlerini kullanmak, gelişen ve dinamik bir sistemin oluşmasına imkan sağlar ve onlara kaynak teşkil eden denizlerle olan karşılıklı ilişkimizi tasdik eder. Böylece, denizleri yeniden doldurmak için gösterdiğimiz çabamızı ve kendini yenilemesi için olan teşvikimizi izah etmiş oluruz. | TED | تسمح المأكولات البحرية التصالحية بنظام متطور نامي وديناميكي وتعترف بعلاقتنا بالمحيطات كمورد مقترحة بانخراطنا في تجديد موارد المحيطات وتشجيع مرونتها. |