ويكيبيديا

    "مختلفه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • farklı
        
    • başka
        
    • değişik
        
    • farklıydı
        
    • farklısın
        
    • ayrı
        
    • değişti
        
    • çeşitli
        
    • farklıdır
        
    • farkı
        
    • farklıyım
        
    • bambaşka
        
    • aynı
        
    • değişikti
        
    Otelde ona ilk baktığım sefere kıyasla şimdi çok farklı görünüyor. Open Subtitles تذكرني بتلك اللحظات عندما اجتمعنا في الفندق إنها تبدو مختلفه جدا
    Otelde ona ilk baktığım sefere kıyasla... şimdi çok farklı görünüyor... Open Subtitles تذكرني بتلك اللحظات عندما اجتمعنا في الفندق إنها تبدو مختلفه جدا
    Bunu anladıkları zaman size farklı gözle bakarlar. Sen önemli bir doktorsun. Open Subtitles حالما يرونها ، فينظرون إليك بطريقةٍ مختلفه أعني ، أنت طبيبٌ شهير
    İngilizlerin kendilerine ait çok başka bir eğlenceleri vardı. Open Subtitles البريطانيين كان لديهم وسيلة ترفيه مختلفه تماماً
    Bilirsin, senin okumaktan hoşlandığın kitaplar gibi, ama biraz farklı. Open Subtitles تعلمين , نمثل هذه الكتب التى تقرأينها لكنها مختلفه فحسب
    Ama ishalde de bir fışkırma var, ancak farklı bir delikten. Open Subtitles و الإسهال هو أيضاً رذاذ لكن لكنه يخرج من فتحه مختلفه
    Cate ve Baze var diye farklı olduğunu mu düşünüyorsun? Open Subtitles هل تعتقدين انك عندما امتلكتي كايت وبايز انك مختلفه ؟
    Son iki aydır her hafta sonu farklı bir şehir ve oteldeydin. Open Subtitles في مدن مختلفه وفي فندق مختلف كل نهاية أسبوع خلال الشهرين الماضيين
    Birbirinden farklı olsun ki, kime ait oldukları belli olsun. Open Subtitles كلها مختلفه لذا تستطيع أن تعرف هذا لمن وهذا لمن
    Eğer farklı koşullar altında tanışmış olsaydık arkadaş olur muyduk? Open Subtitles لو كنا إلتقينا في ظروف مختلفه أممكن أن نكون أصدقاء؟
    Aptalca biliyorum ama onları her defasında farklı şekilde saçıma takıyorum o yüzden içlerinden bir tanesi terk edilmiş hissedecek. Open Subtitles لكن لقد أعتدت أن أضعهم في شعري في مناسبات مختلفه حتى لاتشعر ولا واحده منهم أنه قد تم التخلي عنها
    Aslında, aile içinde, bireyle farklı zamanlarda kontrolü ele alır. Open Subtitles الأمر هو في العوائل الناس يأخذون المسؤوليه في أوقاتٍ مختلفه
    Daha farklı olur muydu bilmiyorum ama bize o şansı hiç vermedin. Open Subtitles لااعرف ان كانت ستكون الامور مختلفه او افضل,ولكنك لم تعطنا تلك الفرصه
    Bunu farklı nedenlerden yapıyoruz ama yardımımıza ihtiyacı olanlar var. Open Subtitles نحن نفعل هذا لإسباب مختلفه ولكن الاناس يحتاجون الى مساعدتنا
    Öyle deniyor çünkü tüm bu nöronlar farklı renklerde parlıyor. TED وسمّي كذلك بالطبع لأن كل من هذه الخلايا العصبية متوهجة بألوان مختلفه
    Konuşulan 5 yada 6 farklı aksan var. TED يوجد في هذا البلد بينما انا اتكلم الان 6 لهجات مختلفه
    (Alkış) Afganistan Amerika'da buradan o kadar farklı görünüyor ki. TED تصفيــــــق أفغانستان تبدو مختلفه جدا من هنا في أمريكا
    Başkalarının başka kanunları var. Yoksa dünyayı sen mi yönetiyorsun? Open Subtitles الأشخاص الآخرين يعيشون بقوانين مختلفه أم هل القانون الخاص بك هو الذى يجب أن يحكم العالم ؟
    değişik yollardan. Özetle bize bir silah verip kaçmamıza yardım etti. Open Subtitles حسناً بطرق مختلفه ، لقد اعطانا سلاح و ساعدنا فى الهروب
    Ama bu kez olay farklıydı. Open Subtitles لم يأملن الكثير منه لكن هذه المره كانت مختلفه
    Onlardan böyle bir şeyi isteyemem ama, Hanna, sen farklısın. Open Subtitles لا أعتقد ذلك منهم أيضاً ولكن ، هانا أنتي مختلفه
    Ama bunların size yedi ayrı değil de yedi aynı gömlek olduğunu söylesem? Open Subtitles لكن ماذا لو قلت لكم انها ليست سبع قمصان مختلفه بل نفس القميص؟
    Lakin sizi temin ederim ki, Zeyna değişti. Open Subtitles ولكنى استطيع ان اضمن لكم ان زينه اصبحت امرأه مختلفه لقد رأيت ذلك بنفسى 297 00: 29: 57,457
    Aşağıya doğru pek çoğunun çökmesine neden olan çeşitli aşamalar boyunca ayıklamalar yaparsınız. TED فانت تتخلص من العديد منها خلال مراحل مختلفه التي تجعل الكثير من هذه تفشل
    Diplomasi, kapı kırmaktan farklıdır. Open Subtitles بيننا وبين ، الروس ، وبين الايرانيين الدوبلماسيه وهي مختلفه عن اقتلاع الأبواب
    Acaba New York'un Yeni Delhi'den bir farkı var mıydı ? Open Subtitles تسائلت, هل كانت نيويورك مختلفه عن نيو ديلي؟
    Ben de çıktığın diğer kadınlardan farklıyım ya da çıkabildiğin diğer kadınlardan. Open Subtitles انا مختلفه ايضا عن النساء الأخري التي واعدتهن او اخري تستطيع ان تواعدها
    Cesedi yere düştüğü anda durum bambaşka bir hal aldı. Open Subtitles فى اللحظه التى تلمس هذه الجثه الأرض ستكون الصفقه مختلفه.
    Bilmiyorum, belki biraz paranoya yapıyorum ama sesi biraz... değişikti. Open Subtitles لا اعرف ، ربما انا مذعوره و لكنها بدت مختلفه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد