ويكيبيديا

    "مرتاح" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • rahat
        
    • rahatsız
        
    • rahatladım
        
    • rahatım
        
    • iyiyim
        
    • rahatlamış
        
    • memnun
        
    • rahatlattı
        
    • sorun
        
    • memnunum
        
    • mutlu
        
    • rahatsızlık
        
    • rahatsın
        
    • sakinim
        
    • huzurlu
        
    Hafızam olmadan kendi rahat dünyamda senin dünyana karışmadan mutlu olabilirdim. Open Subtitles كنت سأعيش في عالمي سعيد و مرتاح بدون التدخل في عالمكِ
    Ameliyata girmeyi seçmezseniz sizi rahat ettirmek için elimizden geleni yapacağız. Open Subtitles إذا أخترت أن لا تجري الجراحه يمكننا ان نجعلك مرتاح أكثر
    Attıkları o kazıktan sonra destek bulunmadan rahat olacağına emin misin? Open Subtitles بعد ما فعلوه للتو هل أنت متأكد بأنك مرتاح دون إسناد؟
    Belki de güçsüzlük beni senden daha çok rahatsız ediyordur. Open Subtitles ربما انا لست مرتاح كوني بدون سُلطة كما هي حال
    Bebeğim, basınç artıyor, dünyadaki kimse bu kadar rahatsız değildir. Open Subtitles حبيبتي، الضغط يزيد لا أحد على الأرض غير مرتاح مثلي
    - Bu iyi, rahatladım. - Bu kötü, daha kötü. Open Subtitles ــ هذا جيد, أنا مرتاح ــ هذا أسوأ بكثيرُ أسوأُ
    Yani, kendi evimizde olmamak biraz tuhaf ama, burada da çok rahatım. Open Subtitles أعني، وجودنا خارج منزلنا , أصبح غريباً قليلاً ولكنني مرتاح جداً هنا
    Herkesin önünde havalı havalı yürütme konusunda rahat değilim açıkçası. Open Subtitles لست متأكد باني مرتاح لأمر القفز مع الكلب أمام الجميع
    Anlayacağın artık dişleri parmaklarından daha büyük olan birisiyle takılma konusunda rahat değilim. Open Subtitles لذلك انا لم اعد مرتاح في الخروج مع شخص اسنانه اطول من اصابعه
    Benim başımdı, şapkasız kel ve rahat olan şimdi. TED كان رأسي الذي كان أصلع و مرتاح الآن من دون قبعة
    Yani iki dakika, beyninizde iddiali, özgüvenli ve rahat ya da strese dayanıksız ve kapanmışlık gibi hislere yol açan hormonal değişikliğe neden oluyor. TED إذا دقيقتان تقودان إلى هذه التغيرات في الهرمونات مما يجعل عقلك إما جازم، واثق و مرتاح أو متجاوب مع التوتر، وأنت تعلم
    Herhangi bir konuda oy kullanmak konusunda kendinizi rahat hissetmezseniz oy hakkınızı dinamik ve yükselmekte olan sosyal liderliğe katkı sağlamak için başkasına devredebilirsiniz. TED وإذا كنت غير مرتاح للتصويت على مسألة ما يمكنك دائمًا تفويض صوتك لشخص ما مما يسمح بقيادة اجتماعية ديناميكية
    Bundan böyle içim rahat, içimden geldiği gibi yapacağım. Open Subtitles من الآن وصاعداً، أنا سوف أفعل ما أريد لأكون مرتاح
    Çok rahatsız görünüyorsun ve o gömlek çok sıkı görünüyor. Open Subtitles انت تبدو غير مرتاح اعتقد ان قميصك يبدو ضيق للغاية
    Aranızdan bazılarının çıplak bir vücuttan dolayı rahatsız olduğunu hatta gülünç bulduğunu biliyorum. Open Subtitles افهم ان بعضكم غير مرتاح مع الجسد العاري و ربما حتى يجده مضحكا
    Bir hayli gergindi ve bu süre zarfında çok rahatsız göründü. Open Subtitles أظهر انه كان هادئاً متوتراً وبدا غير مرتاح إطلاقاً كل الوقت
    - Hayır, ne demek olduğunu biliyorum. - rahatladım doğrusu. Open Subtitles ـ نعم، انا اعرف ما تعنيه ـ حسناً، انا مرتاح
    Ben burada çok rahatım ama biliyorsun, onun arkası yara olacak. Open Subtitles ،أنا مرتاح جدا هنا ولكن، أنت تعلم، حتى لا يتأذى ظهره
    sen ce burası sıcak değil mi? . gerçi ben iyiyim.. Open Subtitles الا تشعرين بان الجو حر هنا بالرغم من اننى مرتاح
    Yalnızca, bu konunun artık kapanmış olmasından dolayı rahatlamış ve minnettar olduğumu söylemek istiyorum. Open Subtitles أريد فقط أن أقول أني مرتاح وممتنّ أنّ تلك القضيّة يمكن أن ترقد بسلام أخيراً
    28 yaşındaki hukuk öğrencisi, Jonathan, LGBTQ hastalarından memnun olan ve LGBT hastaları konusunda uzmanlaşmış birini bulmak istediğini söylüyor. TED جوناثن، 28 سنة، طالب قانون، قال أنه يريد أن يجد شخصًا مرتاح لرعاية المرضى المثليين ومتخصص في الرعاية الصحية للمثليين.
    Büro'nun isteğimize cevap verip sizi göndermesi, beni rahatlattı. Open Subtitles أنا مرتاح جدا إن مكتب المباحث الفيدرالية قد إستجاب لنا و قام بإرسالك
    Herkesin burada kalmasının sorun olmadığına emin misin? Open Subtitles هل أنت متأكد من أنك مرتاح من بقاء الجميع هنا ؟
    Ama söylemem gerek ki şu ana kadarki gidişten çok memnunum. Bu kadar kolay olacağını düşünmezdim.. Open Subtitles لكن علي أن أخبرك، أنا مرتاح جداً لجريان الأمور حد الآن
    Bu cemaatte olmaktan rahatsızlık duyabileceğini düşündüm. Open Subtitles ظننت انه غير مرتاح لكونه في هذه الابرشية
    Benim özel hayatımı araştırmakta neden bu kadar rahatsın? Open Subtitles لماذا انت مرتاح في الخوض في حياتي الشخصية,
    Aslında şu anda çok sakinim. Open Subtitles في الحقيقة، أَشْعرُ اني مرتاح ارتياح جميل الآن.
    rahatsızlık değil, sadece sessizlik, adeta huzurlu bir sessizlik gibiydi. Open Subtitles ليس غير مرتاح, فقط هادئ كان مثل هدوء سلمي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد