Shrek ve Eşek Shrek, iki dost, büyük maceraya atılıyor. | Open Subtitles | شرك والحمار، صديقان شجاعان ينطلقان في مغامرة في المدينة الكبيرة |
Ve birlikte, iki insanın paylaşabileceği en büyük maceraya çıkıyorlar. | Open Subtitles | و مع بعضهم علو في اكبر مغامرة في حياة شخصين |
Bu bir macera olarak açıklanmalı, bir yük olarak değil. | TED | هذه يجب ان يكون وصفها بانها مغامرة ، وليس عبئاً. |
Ancak kitapta korsanlar, tayfunlar, yüksek hızlı kovalamacalar ve dev bir kalamar olsa da geleneksel bir denizcilik macerası beklememelisiniz. | TED | ولكن على الرغم من أن الكتاب يضم القراصنة والأعاصير والمطاردات عالية السرعة والحبار العملاق، يجب ألا تتوقع مغامرة بحرية تقليدية. |
Ama şunu söylemeliyim ki Justin olmak büyük bir maceraydı. | Open Subtitles | لكن علي القول، انني لما كنت جاستن كان مغامرة رائعة |
maceralar yaratır. Mimarinin kendisi de bir maceradır. | TED | إنها تخلق المغامرة. والعمارة ما هي إلا مغامرة. |
Hayatın bizim için hazırladığı her tür çılgın maceraya hazırız. | Open Subtitles | و سنكون جاهزين لأي مغامرة مجنونة يرميها العالم في طريقنا |
heyecan verici 1.000 kilometrelik bir maceraya atılmak... Eminim ki sonunda bulanık fotoğraflarım olacaktır. | TED | ستكون مغامرة مثيرة طولها 620 ميلًا، وأنا موقنة أني سأحصل على صور ضبابية لأفتخر بها. |
Onlar, bir zar oyunu oynadılar. ve kazananlar destansı bir maceraya gitmek zorunda olacaklardı. | TED | لعبوا لعبة نرد واحدة. والفائز في اللعبة سيذهب في مغامرة أسطورية. |
14 haftalık inanılmaz bir maceraya başlamak üzereyiz. | Open Subtitles | أَوْشَكْنا أَنْ نَبْدأَ مغامرة 14 أسابيع مدهشة في المعيشة |
Şimdiye kadar güzel bir macera oldu, sence de öyle değil mi? | Open Subtitles | اوه ، لقد كانت مغامرة مثيرة لحد الآن ألا تظن هذا ؟ |
Benim iyi efendim, fark etmeyebilirsiniz, fakat büyük bir macera yaşadık. | Open Subtitles | سيدي , انت لا تدرك هذا لكننا كنا فى مغامرة مثيرة |
Bir Sherlock Holmes macerası düşün ki, Lestrade kahrolası davayı çözüyor! | Open Subtitles | مغامرة لشارلوك هولمز حيث يقوم ليستراد بحل القضية اللعينة |
Sanırım kardeşinin küçük macerası büyük bir başarıya ulaşacak, ki bu yüzden bankaya gidip sizin kredinizi üstüme almayı teklif ettim. | Open Subtitles | وأعتقد أن مغامرة أختكِ الصغيرة في طريقها للنجاح، مما يعني أنني ذهبت إلى البنك الخاص بكم وقدّمت طلب سحب قرضكم |
Ne maceraydı ama, öyle değil mi? | Open Subtitles | بالغم من ذلك كانت مغامرة كبيره, اليس كذلك؟ |
Hey, hayat bir maceradır. Sadece kapıdan dışarısı maceraya atılman için yeterli. | Open Subtitles | هاي الحياة مغامرة خلف هذا الباب فقط توجد المغامرة |
Aklımda gerçekleştireceğim büyük planlarım vardı. Hayatım ve işim maceralı olabilirdi. | Open Subtitles | كان لدي خطط كبيرة حياتي كان يفترض أن تكون مغامرة كبيرة |
Ben sadece düello davetlerinin peşinde maceracı bir adamım. | Open Subtitles | أنا مجرد رجل محترم يبحث عن مغامرة التحدي في نزاع مسلح |
Caesar büyük bir kumar oynadı, yeni oluşturduğu grubu karanın içlerine doğru çekti | Open Subtitles | قام قيصر الآن بالإقدام على مغامرة كبيرة، ينسحب للداخل لإعادة التجمّع. |
Daha sonra bunun tehlikeyle karşı karşıya gelmeyi, bir anlamıyla macerayı ve insanların doğrudan duygularını hissetmeyi | Open Subtitles | والمهنة محفوفة بالمخاطر كلن بها مغامرة ومواجهة الخطر |
Gayet iyi durumdayız. Etrafına bi baksana. maceranın tam ortasındayız. | Open Subtitles | سنكون كما يرام، انظري أين نحن، إنّنا في مغامرة الآن. |
Ama ben mücadele ve serüven istiyorum. | Open Subtitles | لكن بالنسبة إليّ، أحتاج لبعض التحدي في حياتي، إلى مغامرة. |
Bunu sevdim' Shrek ve Eşek, bir başka baş döndürücü macerada' | Open Subtitles | هكذا أحبها أكثر، شرك والحمار في مغامرة برية أخرى |
Yani, okyanusta maceraperest bir kıza aşık olduğun için, sıkılmakta haklısın. | Open Subtitles | انك على حق ، تقع فى الحب مع مغامرة فى أعالى البحار |
maceramız hakkında nasıl tweet atacağım? | Open Subtitles | كيف أنا المفترض أن سقسقة حول مغامرة لدينا ؟ |