ويكيبيديا

    "مما" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • daha
        
    • Bu
        
    • de
        
    • kadar
        
    • kadarıyla
        
    • göre
        
    • şey
        
    • bile
        
    • fazla
        
    • şeyden
        
    • yüzden
        
    • oluyor
        
    • benden
        
    • bir
        
    • senden
        
    Sivil can kaybı oranları da eskiye göre daha iyice. TED وفيما يتعلق بالضحايا من المدنيين فالامر افضل مما كان عليه
    Ve bence gerçekten gerimizde olduğundan daha çok yenilik önümüzde var. TED أنا أظن أن هناك الكثير من الإبتكار أمامنا أكثر مما خلفنا.
    Yani genomunuzu okuyarak, aileniz hakkında sizin bildiğinizden çok daha fazlasını öğrenebiliriz. TED و بقراءة الجنبيوم, ربما نتسطيع معرفة الكثير عن عائلتك مما تعرفه أنت.
    Bu bize insanoğlunun 50 yıl evvel ulaşmış olduğu uzaya insanlığı taşıma konusunda daha fazla bir genişleme vermeyecek. TED وسوف لن يترك لنا أي زيادة في التوسع العام للبشر في الفضاء اكثر مما كنا عليه قبل 50 عاما.
    Bu olayların failleri bundan çok daha normal ve sıradan kişilerdir. TED الجناة طبيعيون أكثر بكثير من ذلك، وكل يوم أكثر مما قبل.
    Ve bütün bunlar, sizlerin de bariz olarak adlandıramayacağı şeylerden derleniyor. TED ومجدداً، فإن هذا لا يأتي مما قد تعتقد أنها معلومات بديهية.
    Veya o kadar da zeki değillerdir ya da çok yönlü teknoloji oluşturabilecek düzeydeki bir zekânın evrimi sandığımızdan çok daha nadirdir. TED أو ربما أنهم ليسوا بذلك الذكاء، أو ربما التطور نوع ذكيّ قادر على خلق تكنولوجيا متطورة هو أندر بكثير مما لقد افترضنا.
    Yani kalıtımsal olarak atalarımızın 10.000 yıl önceki hallerinden daha dayanıklı değiliz. TED حسنا، لسنا أكثر صلابة وراثيا، مما كان عليه أسلافنا منذ 10،000 سنة.
    Araştırma açıkça gösteriyor ki birini hapiste tutmak hayatı boyunca özgür birine kıyasla sizi çok daha büyük oranda suç işlemeye itiyor. TED أوضحت الأبحاث أن احتجاز شخص ما في السجن. يجعلك أكثر عرضة بكثير لارتكاب جريمة بعد خروجك، مما لو كنت حرًا طوال الوقت.
    Bakın, sizin asıl yaşadığınız yeri bilmiyorum, ama dünyada öyle bir yer olduğunu biliyorum kendinizden daha çok seveceğiniz bir şey. TED انظروا، لا أعرف المكان الحقيقي الذي تعيشون فيه، لكنني أعرف أن هناك شيئا في هذا العالم تحبونه أكثر مما تحبون أنفسكم.
    Bu benim doğruluğuna dair hiçbir kanıt görmediğim ama insanların doğruluğundan emin olduğu bir neden. "Yerliler evlerinin sorunu, Bu tahribat" diye çekiliveriyorlar. TED التي لم أرى أي دليل له, هذا ما تم اشاعته دائماً بما يتعلق بمشكلة البيوت المحلية حسناً, تسعة بالمئة مما أنفقنا هو تلف,
    Yüksek ses maruz kalmak ve bazı ilaçlar işitme kıllarını öldürebilir, Bu da sinyallerin kulaktan beyne gitmesini önler. TED التعرض لضوضاء عالية وبعض الأدوية يمكن أن يقتل الخلايا الشعرية مما يمنع الإشارات من الانتقال من الأذن إلى الدماغ.
    Ve Bu şekilde evimize varabiliriz ve bunları tüm ülkede hapishanelere harcadığımız paranın çok altına maaliyetlere inşa edebiliriz. TED اعتقد اننا سنهنأ بهذه الاشياء واعتقد انه يمكننا ان نبنيها في جميع انحاء العالم بأقل مما سننفقه على السجون
    Cambridge'de, evimden binlerce mil uzakta, dizüstü bilgisayarımla herhangi bir insanla olduğundan daha fazla zaman geçirdiğimi fark ettim. TED وفي كامبريدج بعيدا عن منزلي بآلاف الأميال، أدركت أني أقضي وقتا أكبر أمام حاسوبي مما كنت أفعل مع الناس.
    Öteki taraftan, inanılmaz derecede büyükler, hayal edebileceğiniz kadar genişler. TED لكنها في البعد الآخر، كبيرة جدا كبيرة أكبر مما تتخيلون.
    şey, anladığım kadarıyla, bunu yapabilecek bir kişi varda, o da sensin. Open Subtitles حسناً، مما عرفته إن كان هناك شخص يستطيع فعل هذا، فهو أنتِ
    Merak etme. Fazladan bir dakika bile oyalanmayacağım. Haydi hayırlısı. Open Subtitles لا تقلقي لن استغرق دقيقة اكثر مما يلزم افسح الطريق
    Nötrinoları yavaşlatan şeyden bir örnek alabilirsek fiziğin temelini değiştirebiliriz. Open Subtitles عينة صغيرة مما يبطئ النيوترينات يمكنه تغيير علم الفيزياء كاملا
    Bu yüzden, Diana, Dodi ve onların hayal edilen melez çocuklarının resmini yarattım. Ve büyük bir halk pretestosuna sebep olan Bu resim ortaya çıktı. TED و لذلك صنعت صورة لديانا و دودي و ابنهم المزعوم و تم نشر هذه الصورة مما تسبب في غضب عارم من الجمهور في ذلك الوقت.
    Bu muazzam adaptasyonlara rağmen deniz aslanlarının yaşam alanlarında onların baş edebilmesi için çok hızlı gelişen değişimler oluyor. TED ولكن على الرغم من وسائل التكيف المذهلة هذه، هناك تغيرات تنتشر في مواطنها بشكل أسرع مما يمكنها التعامل معه.
    Amam tabii sen bir dahisin. benden çok daha fazlasını biliyorsun. Open Subtitles و لكن بالطبع ، أنت عبقرى أنت تعرف أكثر مما اعرفه
    Çünkü yabancıların yardımına duydukları bağımlılıklarını azaltan bir becerileri var. TED لديهم مهارة، مما يجعلهم أقل اعتمادا بكثير على المساعدات الخارجية.
    Tatlım o senden, senin ondan korktuğundan daha çok korkuyor. Open Subtitles صدقيني يا عزيزتي إنها تخاف منك أكثر مما تخافين منها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد