ويكيبيديا

    "من الدرجة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sınıf bir
        
    • derece bir
        
    • Birinci sınıf
        
    • dereceden bir
        
    • seviye bir
        
    • derecede
        
    • birinci derece
        
    • aşama
        
    • sınıfı
        
    • Dae
        
    • yüksek
        
    • sınıftan
        
    • düzey bir
        
    • kuzenimin
        
    Geri dönüşünüzün ikinci sınıf bir film ile olmasından kaygılanmıyor musunuz? Open Subtitles ألست قلقاً أن تكون عودتك إلي السينما بفيلم من الدرجة الثانية؟
    Bu delikanlı bir gün birinci sınıf bir adli tabip olacak. Open Subtitles ذلك الشاب سيكون طبيبا شرعيا من الدرجة الأولى في أحد الأيام.
    Adam ikinci sınıf bir kumarbaz olabilir ama karısına söz geçirmesini iyi biliyor. Open Subtitles إنّ الرجل لاعب ورق من الدرجة الثانية لكنه يعرف كيف يسيطر على امرأته
    Seninle çok iyi ilgileneceğiz. Birinci sınıf bir cerrahi ekibimiz var. Open Subtitles سنهتم بك على أكمل وجه الطاقم الجراحي طاقم من الدرجة الأولى
    Birinci sınıf bir çöpçatanın böyle bir adamla ne işi olur? Open Subtitles ما الذي تفعله وسيطة أزواج من الدرجة العالية مع رجل كهذا؟
    Onu okulda attırabilirim, ...ikinci sınıf bir okula gitmesini sağlayabilirim, ...sonra da yeteneksiz zenginlerin son kalesi olan USC'ye. Open Subtitles يمكنني أن أتسبب في طردها إرسالها إلى مدرسة داخلية من الدرجة االثانية ثم إلى المعقل الأخير للأغنياء غير الكفؤ
    Yani dosyalarını çalması için üçüncü sınıf bir gazeteciye ihtiyacın var. Open Subtitles إذن أنت بحاجة لصحفي من الدرجة الثالثة لمساعدتك على استعادة أبحاثك
    Ucuz, ikinci sınıf bir bürokrattan başka bir şey değilsin! Open Subtitles أنت لست أكثر من بيروقراطي رخيص الثمن من الدرجة الثانية
    kanunen ve kesin olarak ikinci sınıf bir vatandaştım. TED كنت قانونيا وبلا شك مواطنا من الدرجة الثانية.
    Henüz onları kazanamadım. Bu yüzden 2. sınıf bir meleğim. Open Subtitles لم أحصل علي جناحيّ بعد لذلك أنا ملاك من الدرجة الثانية
    Rütbesi indirilmiş ve şimdi birinci sınıf bir alayda, albay, öyle mi? Open Subtitles تجرد من رتبته و هو الآن عقيد و معه فوج من الدرجة الأولى
    Yer kaplamam. İkinci sınıf bir askerim. Open Subtitles لا أحتاج لمكان أنا جندى من الدرجة الثانية
    Elbette, küçüğü birinci sınıf bir araba. Open Subtitles طبعاً, أن الصغيرة هي سيارة من الدرجة الأولى يا سيدي
    Yani bana trende kancayı attığında cana yakın, sempatik, onurlu, birinci sınıf bir serseri diye düşünmüştüm. Open Subtitles تعلم، عندما اصطدتني أول مرة في ذلك القطار اعتقدتك ودي محبوب، تحترم الذات متسكع من الدرجة الأولى
    Tekrar etkinleştirmek için üçüncü derece bir bilgisayar korsanı yeterli olmayacak. Open Subtitles سيحتاج ما يتجاوز قرصانًا إلكترونيًا من الدرجة الـ 3 لإعادة تشغيله
    Birinci sınıf, el dokuması, önceki sahibi Galile'li bir marangoz. Open Subtitles نسيج محلي من الدرجة الاولى كان في السابق لنجار الجليل
    Hidroların birinde 6. dereceden bir erime oldu. Tamamen çevrimdışı oldu. Open Subtitles لقد كان إنصهار من الدرجة السادسة من قلب نواة الحفار المائي
    Seni 4. seviye bir dalgada kıçının üstünde zıplayıp kürek çekerken görmek isterdim. Open Subtitles سأحب أن أراك مع مِجدافة قارب وأنت تُصارع تيار نهري من الدرجة الرابعة
    Çelik askeri derecede, bir bombaya dayanacak şekilde yapılmış. Ama sana dayanamaz. Open Subtitles الفولاذ من الدرجة العسكريّة وقد صُنع ليصمد ضدّ القنابل، لكن ليس ضدّك.
    Tüm bu altı kişiyi öldürmekten... birinci derece cinayetle... suçlu bulun. Open Subtitles انها مذنبة في قتل الستة جميعاً تهمة القتل من الدرجة الاولى
    - Tarama sonucu nasıl? - 3. aşama dalak yaralanması. Open Subtitles حسناً ، تبدو كإصابة في العمود الفقري من الدرجة الثالثة
    İnişte standart A sınıfı güvenlik sağlanacak. Open Subtitles سيتم تطبيق الإجراءات الأمنية من الدرجة الأولى حالما نهبط
    24 Mayıs 2015 tarihinde Başçavuş Seo Dae Yeong Kore'deki esas konumuna geri dönme emri almıştır. Open Subtitles في يوم 24 مايو، 2015، أنا، رقيب من الدرجة الأولى سو داي يونق و قد أمرت بأن أنقل إلى وحدة قيادة العمليات الخاصة
    Bunlar ameliyat olmuş başlarına yüksek dozda radyasyon almış ve birinci aşama kemoterapi uygulanan, bu uygulamanın başarısız olduğu ayrıca tümörün tekrar büyüme TED إذن هؤلاء مرضى خضعوا للجراحة ولعلاج إشعاعي ذي جرعة عالية في الرأس ولعلاج كيميائي من الدرجة الأولى لكن ذلك فشل وعاودت أورامهم النمو.
    Bu Virgin Atlantic üst sınıftan. Bu, tuz ve karabiber seti. TED هذا من الدرجة العليا لخطوط فيرجن أتلانيك. إنها مجموعة لأباريق الملح والفلفل الزجاجية.
    Gördüğünüz gibi komutanım, tesisimiz üst düzey bir yer. Temin ettiğimiz teçhizat da öyle. Open Subtitles كما ترى أيها القائد ، بأننا منشأة . من الدرجة الأولى ، في المعدات التي نقدمها
    Şimdi benim gen haritamın çıkarılmış ve bir yazılıma yüklenmiş olduğunu varsayalım. Aynı şekilde üçüncü kuzenimin gen haritası da orada olsun. Bu ikisini kıyaslayıp aralarındaki ilişkileri belirleyebilecek bir yazılım olduğunu da farzedelim. Olmayacak birşey değil. TED لكن تخيلوا إن كان جينومي غير محدد، في برمجيات، وجينوم قريب من الدرجة الثالثة موجود كذلك هناك، ويوجد هناك برمجية يمكنها مقارنة هذين الإثنين وإجراء كل هذه الروابط. ليس من الصعب تخيل ذلك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد