Bu üçüncü randevumuz olacak yani düğmeye basma zamanı geldi. | Open Subtitles | إنه موعدنا الثالث , لذا سوف أتلقى تدريبات الجزء العلوي |
randevumuz için özür dilemek istiyorum. Orada küçük bir belaya karıştım. | Open Subtitles | أود الإعتذار عن موعدنا الغرامي، لقد وقعت في ورطة صغيرة هناك |
Bilmiyorum, randevumuzu iptal etti ve şimdi kızlarla Bait Shop'da kız gecesinde. | Open Subtitles | لا أعرف، تخلّفت عن موعدنا والآن تقوم بسهرة فتيات في متجر الطعوم |
buluşmamız için bu sepet dolusu hediyeleri göndermişler bana, her şeyi içinde. | Open Subtitles | أرسلوا لي هذه السلّه و بها كل تلك الأشياء من أجل موعدنا, إنها سله متكاملة |
Göl kıyısında bir yer vardır. İlk buluşmamızda oraya gitmiştik. | Open Subtitles | هناك مكان بالقرب من البرْكة، حيث قضينا فيه موعدنا الأول |
randevumuza geç kalmamak için bitiremediğim bir cümle. | Open Subtitles | مع جملة غير منتهية كي لا اتأخر عن موعدنا الغرامي |
Bu yeni kıyafeti randevu için almış olmayasın. | Open Subtitles | هل إبتعتِ ثوباً جديداً من أجل موعدنا الليلة ؟ |
Ama randevumuz için geliyorsan sence de biraz gecikmedin mi? | Open Subtitles | إذا كنت أتيت من أجل موعدنا فأنت متاخر قليلا أليس كذلك؟ |
randevumuz için geldim, bayan Preston. | Open Subtitles | . لقد جئت من أجل موعدنا , يا سيدة بريستون |
Eğer normal bir randevumuz olamayacaksa, en azından bitiş normal olamaz mı? | Open Subtitles | إن كان موعدنا ليس عادياً، أيمكننا الخروج على الأقل بشكل طبيعي؟ |
İlk romantik randevumuz 4 erken ve 35 geç vardiyadan sonra oldu. | Open Subtitles | لقد عجّلنا موعدنا الغرامي الأول أربع مرات وأجلناه 35 مرة |
Son randevumuzu mahvettiğime göre bir daha yemek yiyebilecek miyiz? | Open Subtitles | بما انني أخفقت في موعدنا الاول هل ستتناول العشاء مرة اخرى أبدا؟ |
Sana yemek yaptığım dördüncü randevumuzu hatırlıyor musun? | Open Subtitles | أتتذكرين موعدنا الرابع عندما طهوت لكِ الطعام؟ |
Dün geceki randevumuzu iptal etmem gerektiği için üzgünüm. | Open Subtitles | اسف , اظطرت لالغاء موعدنا الليلة الماضية |
Bizim ilk buluşmamız da iyi gitmemişti. Onunla bir daha görüşmeme kararı almıştım. Bir hafta sonra yanına taşındım. | Open Subtitles | ولا موعدنا الأول أيضاً، قررت وقتها ألا أراه ثانيةً بعدها بأسبوع انتقلت للعيش معه |
Ben de buna neredeyse bizim kör buluşmamız olacak günden beri can atıyordum zaten. | Open Subtitles | كنتُ منتظر أن أفعل هذا منذ موعدنا الاعمي تقريباً |
Onunla ilk ve tek buluşmamızda ruh ikizliğinden ve evlilikten bahsediyordu. | Open Subtitles | والأخير الأول موعدنا على عن يتكلم كان لقد الروح تؤام والزواج |
Bu akşam ikinci randevumuza çıkmalıydık ve ilkinde neyin ters gittiğini fark ettim. | Open Subtitles | الليلة كانت من المفترض ان تكون موعدنا الثاني و أدركت ما الأمر الخاطئ في الموعد الأول |
Burada olanların hiç bir satırlarda geçmeyecek ve bu randevu yüzünden kimsenin canı yanmayacak değil mi? | Open Subtitles | وأن لا أحد سيتأذى بسبب موعدنا هذا؟ إذا فهذا موعد |
Çok üzgünüm ama , bugünkü buluşmamızı iptal etmek zorunda kalacağım. | Open Subtitles | أنا آسفة، لكني سوف أضطر لإلغاء موعدنا هذا المساء |
Sırf herifin biri tezgahtârı vurdu diye randevumuzun kısa kesilmesi çok büyük haksızlık. | Open Subtitles | ليس عدلا ان موعدنا ينتهي بسرعة لأن احدهم اطلق النار على بائع في متجر |
İlk buluşmamızdı, sonra aniden bir sessizlik oldu. | Open Subtitles | لقد كان موعدنا الأول، كان هناك لحظة صمت غريبة. |
Bunu içtenlikle düşündüğümde, ikinci buluşmamızdan beri bana çok geliyordu. | Open Subtitles | صراحةً، عندما أفكِر بالأمر لقد كان سيأتي هذا اليوم منذ موعدنا الثاني. |
Bu akşam yemeğe çıkıyoruz değil mi? | Open Subtitles | مازلنا على موعدنا للعشاء الليلة,أليس كذلك ؟ |
Tatlım, çok özür dilerim, dışarı çıkma planımız mahvoldu. | Open Subtitles | عزيزي , أنا آسفة للغاية أن ليلة موعدنا فسدت تماماً |
Ben de ilk buluşmada iyi bir etki bırakmak isterim. | Open Subtitles | يعجبني أنني قد تركت انطباعاً جيداً لديك في موعدنا الأول |
Dışarı çıktım. Gölgemi gördüm ve tekrar inime dönüyorum. Gelecek kış görüşürüz. | Open Subtitles | خرجت ورأيت ظل فدخلت، موعدنا الشتاء القادم |
Evet, buluşuyoruz. | Open Subtitles | أجل ، كذلك نحن مازلنا على موعدنا بالساعة الثانية |