Yardıma geldik. Tıpkı eski günlerdeki gibi. Senin evli olmanı saymazsak. | Open Subtitles | نحن هنا للمساعدة , كالأيام الخوالي بإستثناء كونك متزوجاً وكل شيئ |
Bazı mültecilere yolda muhafızlık ettik ve en sonunda buraya kadar geldik. | Open Subtitles | و انتهى بنا الأمر بمرافقة الهاربين و نحن هنا منذ ذلك الحين |
İyi seçim soka. Ve buraya programdan dört gün önce geldik. | Open Subtitles | اختيار موفق يا ساكا, و نحن هنا قبل الموعد بأربعة أيام |
Burada konuşma yapmak için değil, ödül vermek için toplanmış bulunmaktayız. | Open Subtitles | نحن هنا لنمنح جوائزا ًعلى أفلام , لا لنجري أحاديثا ً |
Teşekkürler. Bugün Burada bulunmamızın nedeni, görkemli cemiyetimizin 1500. yıldönümünü kutlamak. | Open Subtitles | شكراً لكم ،الليلة نحن هنا لنحتفل بدوام مجتمعنا لـ 1500 سنة |
Katılıyorum, ama Biz buradayız ve elimizden geleni yapmalıyız. | Open Subtitles | انا اوافقك ولكن نحن هنا ونحن يَجِبُ أَنْ نَعْملَ أفضل ما لدينا |
Bir aydır burdayız. Şimdiye kadar bir iş bulmamız gerekirdi. | Open Subtitles | نحن هنا منذ حوالي شهر يجب أن نجد وظيفة الآن |
All Spark'ı aramak için geldik. Ve Megatron'dan önce bulmalıyız. | Open Subtitles | نحن هنا نبحث عن الالسبارك ويجب ان نجده قبل ميغاترون |
Aslına bakarsanız, buraya dün gece bir cinayet işlendiği için geldik. | Open Subtitles | بالحقيقة نحن هنا بسبب حصول جريمة قتل هنا البارحة جريمة قتل؟ |
Hey, ciddi ol, çünkü o çocuğun ne kadar yakışıklı olduğu umurumda değil buraya kazanmaya geldik, tamam mı? | Open Subtitles | مهلا، إني بحاجة جدية للحصول عليه ولا يهمني كم هو لطيف نحن هنا من اجل الفوز ، أليس كذلك؟ |
Kendine gel o zaman. Buraya güzel bir yemek yemeye geldik. | Open Subtitles | حسناً ، عاقبي نفسك خارجاً ، نحن هنا لنتناول عشاءً لطيفاً |
Merhaba. Heck ailesiyiz biz. Müdür Larimer'i görmek için geldik. | Open Subtitles | أهلاً، نحن من الــ هيك نحن هنا لنرى المديره لارمير |
Kusura bakma. Bize aldırma, dostum. Biz yalnızca televizyon için geldik. | Open Subtitles | آسفون، لا تؤاخذنا يا رصاح نحن هنا من اجل التلفاز، فحسب |
Ben bile izlemeye korkuyorum. Bu yüzden sabah vakti geldik. | Open Subtitles | أنا خائف من رؤيته ، لهذا نحن هنا خلال النهار. |
Özgür olduğumuz için Burada değiliz. Özgür olmadığımız için buradayız. | Open Subtitles | نحن لسنا هنا لأننا أحرار نحن هنا لأننا لسنا أحرار |
Burada teorik fiziği geliştirmek için değil ülkemizi savunmak için bulunuyoruz. | Open Subtitles | نحن لسنا هنا لنعجّل النظريات الفيزيائية,نحن هنا لندافع عن هذه البلاد |
Özgür olduğumuz için Burada değiliz. Özgür olmadığımız için buradayız. | Open Subtitles | نحن لسنا هنا لأننا أحرار نحن هنا لأننا لسنا أحرار |
- Ben hiçbir şey yapmadım. - Biliyoruz. Niçin Burada olduğumuzu sanıyorsun? | Open Subtitles | ـ لا لم أجربها ـ نحن نعرف أنك تفكر لماذا نحن هنا |
Biz yedi yıldır evliyiz, biz Burada evlilik yıldönümümüzü kutluyoruz. | Open Subtitles | نحن تُزوّجنَا من سبع سَنَواتِ نحن هنا لنَحتفلَ بذكري زواجنا |
Bu zor bir durum. Biz buradayız onlar kendi dünyalarında. | Open Subtitles | موقف صعب نحن هنا وهم هناك في عالمهم الخاص |
Şükürler olsun İyi ki Biz buradayız. | Open Subtitles | أوه، يَشْكرُ الله. نحن هنا أَنْ نُساعدَ. |
Biz buradayız. Güvenli evde. İlk tünel buradan çıkıyor. | Open Subtitles | نحن هنا المنزل الآمن، النفق الأول يصل لهنا |
- Hemen polisi arıyorum, Lenny. - Biz zaten burdayız! | Open Subtitles | سأتصل بالشرطة حالا ليني لا تتعبي نفسك نحن هنا بالفعل |
Haydı! Birisi hapishane işini satın aldı! Onun için buradayız! | Open Subtitles | بحقك , أحدهم رشا مكتب السجن , لهذا نحن هنا |