biz ayın sonunda faturayı ödüyoruz, fakat gerçekte faturayı ödeyecek insanlar bizim torunlarımız. | TED | نحن ندفع الفاتورة في نهاية الشهر، لكن من سيدفعون الفاتورة حقاً هم أحفادنا. |
Aşar vergisini zor ödüyoruz, şimdi bir de bu çıktı-- | Open Subtitles | , نحن ندفع الإيجار بصعوبة . و الأن ضريبة أخرى |
En sonunda yatılı hemşire için ödeme yapmak zorunda kaldığımızı biliyor musun? | Open Subtitles | أنت تعلم أنه كان علينا أن ندفع أجر ممرضة مقيمة في النهاية؟ |
Abigail, avukatları değiştirsek bile, yine de ona ödeme yapmak zorundayız. | Open Subtitles | لكن,ابيغل,حتى اذا نحن غيرنا العديد من المحامين نحن لانزال ندفع له |
Sağlıkta genellikle niceliğin parasını öderiz değerin değil. | TED | في العناية الصحية غالبًا ما ندفع للحجم وليس للقيمة |
Ama seninle daima kalacak tek şey buradaki ve kanımızı satmamız gerekse senin okul harcını ödemek için satarız. | TED | لكن الشيء الذي يبقى دائـــــما معك ما هو موجود هنا فإذا كنا مضطرين لبيع دمنا حتى ندفع رسوم المدرسه فسنفعل |
Kameralar nerede? Viktor, bütün bunları biz ödemiyoruz değil mi? | Open Subtitles | فيكتور نحن لم ندفع من اجل هذا اليس كذلك ؟ |
Yardımseverliğinizden dolayı burada değilsiniz bize yardım etmeniz için size iyi para ödüyoruz yani birşeyin yapılmasını istediğimde o yapılmalı! | Open Subtitles | وجودكِ هنا ليس تطوعاً نحن ندفع لكِ مبلغاً جيداً لتساعديننا إذاً ، عندما آمرك أن تفعلي شيئاً، فعليكِ أن تفعليه |
Ama bunun yerine bu miktarı eğitimin için ödüyoruz değil mi Frankie? | Open Subtitles | لكن في المقابل نحن ندفع لدروسك وسوف تستحق كل هذا صحيح فرانكي؟ |
Yol fiyatlandırması ulaşmak zorunda olduğumuz bir nokta, çünkü bugün arabalarımızın bakımı, yıpranma ve aşınmaları için benzin vergileri ödüyoruz. | TED | وتسعيرة الطريق هي أينما نتجه جميعا يجب أن نذهب. لأننا اليوم ندفع لصيانتنا وندمر بالإستعمال طرقنا بضرائب الغاز. |
Ama bunlara sahibiz ve bedelini erken yitip giden hayatlarla ödüyoruz. | TED | ولكنها موجودة، ونحن ندفع لهم لينهوا حياتنا قبل أوانها. |
Devlet araştırmaları finanse ediyor ama daha sonra sonuçlara ulaşmak için tekrar ödeme yapıyoruz. Bu, iki kere ödeme yapmak gibi. | TED | إن كانت الحكومة تُمَوِّل البحوث الأكاديمية، لكن يتَعيّن علينا الدفع مرة أخرى للوصول لهذه النتائج، فكأننا ندفع مرتين. |
İşi, hâlâ kalıplaşmış görevlerle tanımlıyoruz ve insanlara bu görevleri gerçekleştirdikleri saat kadar ödeme yapıyoruz. | TED | ما زلنا نحدد الوظائف على حسب المهام الإجرائية ومن ثم ندفع الناس على حسب عدد من الساعات التي يؤدون فيها هذه المهام. |
Eğer dünyanın en başarılı şirketleri bile adil bir ödeme yapmıyorsa itfaiyecilerimize, askerlerimize ve sosyal hizmet uzmanlarımıza nasıl ödeme yaparız? | TED | كيف ندفع لرجال الإطفاء، والجنود، والعاملين الاجتماعيين إن لم تدفع أكثر الشركات نجاحًا بالعالم حصتها؟ |
Doktorlara ve hastanelere çoğunlukla verdikleri hizmet sayısı kadar öderiz, sizi ne kadar sağlıklı yaptıklarına göre değil. | TED | ندفع للأطباء والمستشفيات عادةً للخدمات التي يقدموها لكن ليس بالضرورة للحالة الصحية التي سيجعلونك عليها |
Merak etme. Yiyecek bulacağız. Bedelini ödemek zorunda kalsak bile. | Open Subtitles | لا تقلق، سنحصل على بعض الطعام، حتى وإن إضطررنا لأن ندفع لقاءه |
Bu şu demektir: Ülkemiz zenginleşmektedir, şirketlerimiz daha da verimlidir, ama yeni iş imkanı sunmuyor ve genel olarak insanlara daha fazla ödemiyoruz. | TED | هذا يعني أن بلداننا تزداد غنى، شركاتنا تصبح أكثر كفاءة، ولكننا لانقوم بإيجاد فرص عمل أكثر وبشكل عام لا ندفع أكثر للناس ككل. |
Yönetim kuruluna hata yaptığımızı, sana para ödememiz gerektiğini söyledim. | Open Subtitles | لقد أخبرت المجلس إنَّ هناك خطأ ويجب أن ندفع لك |
Onları dolarla ödemedik. Başka birşeyle ödedik. | TED | لم ندفع لهم بالدولارات. دفعنا لهم بشئ آخر. |
300 bin dolarlık aletinin parasını çıkarmak için bu kadar sık gittiğimize eminim. | Open Subtitles | اراهن اننا نذهب كثيرا لكي ندفع 300,000 دولار لندفع قيمة الآله التي لدية |
Onlara suyu derede bırakmaları için para veriyoruz. | TED | فنحن ندفع لهم .. لكي يتركوا المياه في الجدول |
Sonra ödemeyi yapacağız ve sonra olabildiğince mutlu görüneceğiz, değil mi? | Open Subtitles | . ثم بعد ذلك علينا أن ندفع المبلغ دون أي تردد أليس كذلك ؟ |
Ayrıca ahmakça davranıp bugüne kadar size ödediğimiz verginin iki katını vereceksiniz. | Open Subtitles | عليك أيضا أن تدفع جزيه مضاعفه لما كنا عليه يكفى سخافه ان ندفع لك حتى الآن. |
"Şimdi sana ikibin ödeyebiliriz, Alderaan'a varınca da onbeşbin daha." | Open Subtitles | نستطيع ان ندفع لك ألفين الان و 15 عندما نصل الديران |
Yani, diyorsun ki fidyeyi ödeyelim ama bizden biri götürmesin. | Open Subtitles | إذن, رأيكم أن ندفع الفديّة ولكنكم لاتريدون أي منّا فعلها |