ويكيبيديا

    "هددت" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tehdit etti
        
    • tehdit ettin
        
    • tehdit ettim
        
    • tehdit etmiş
        
    • tehdit ettiniz
        
    • tehdit etmişti
        
    • tehdit ettiğini
        
    • tehdit ediyor
        
    • tehdit edersen
        
    • tehdit ettiğim
        
    • tehlikeye attı
        
    • tehdit ettiğimi
        
    • tehdit ediyorsun
        
    Başka bir laboratuvar bu testi yapacakken şirket patent ihlali nedeniyle laboatuvarı dava etmekle tehdit etti. TED لذلك، حاول معمل آخر أن يقدم الاختبار لكن الشركة حاملة براءة الاختراع هددت أن تقاضي المعمل بإنتهاك براءة الاختراع
    Hawthorn'u tamamlarken yatakta öylesine debelenmişim ki... annen bir otele taşınmakla tehdit etti. Open Subtitles حينما كنت في نهاية كتابي هوثرن كنت اتقلّب في فراشي كثيراً وبشكلٍ مريع لدرجة أنّ أمّك هددت بالذهاب إلى أحد الفنادق
    Beni tehdit ettin, ehliyetimi, işimi tehdit ettin ve şimdi... Open Subtitles هددتني هددت بنزع رخصة سيـاقتي هددت عملي ، و الآن
    Onu öldürmekle tehdit ettim, ama hiç, nasıl demeli, uygun bir şekilde tanıştırılmadık. Open Subtitles أم.. لقد هددت بقتله.. لكن لم نكن ابدا, مثلما تقول, متعارفين بشكل لائق
    Odasında bulunan parfüm şişesi, çaldığını itiraf ettiği zehir kocasıyla kavga ederken onu öldürmekle tehdit etmiş olması gibi. Open Subtitles بأن زجاجة العطر وجدت فى غرفتها السم الذى أعترفت بسرقته الشجار مع زوجها حيث هددت بقتله
    Memur Cameron, az önce iş arkadaşınızın hayatını tehdit ettiniz. Open Subtitles يمكنني أن أشتكي منكي للسلطات الأعلى بسبب هذا الضابط كاميرون ، أنت هددت لتو حياة زميلك الضابط
    ...ve ikincisi, birkaç ay sonraydı eğer beş bin vermezsem, çocuğunun babası olduğumu söylemekle tehdit etmişti. Open Subtitles والثانية بعدها بشهرين, عندما هددت بإعلان أنني, والد طفلها لو لم أعطيها خمسة ألاف
    Onlara, seni tanıyan bir kadını beni öldürmekle tehdit ettiğini söyledin mi? Open Subtitles هل اخبرتهم ان المرأة التي هددت بقتلي كانت تعرف من انت ؟
    Sonunda polisi aramakla tehdit etti ve beni bir daha çağırdı, onu durdurmalıydım. Open Subtitles و بالنهاية هددت بإبلاغ الشرطة و عندما أمسكت بي مرة اخرى حسناً كان يتوجب علي إيقافها ..
    Sana daha önce söylemek istedik, fakat bizi öldürmekle tehdit etti. Open Subtitles كنا نريد إخبارك من قبل ولكنها هددت بأنها ستقتلنا إذا فعلنا ذلك
    ...karısına gitmekle tehdit etti ve kız ölü bulundu. Open Subtitles كانت سكرانه , هددت للذهاب الى زوجته ومن ثم ظهرت مقتولة
    Telefondaki kadın ailemi tehdit etti, sonra kefalet vermeye karar verdik. Open Subtitles السيدة على الهاتف هددت عائلتي، لذا قررنا أن نهرب
    Onu, dünyasına bir sonda ordusu göndermekle tehdit ettin. Open Subtitles أنت هددت بإرسال العديد من المسبارات الى عالمه
    - Neyi açıklayan? Seninle yatmazsa, kocasına söylemekle tehdit ettin. Open Subtitles أنك أكتشفت أمر الموقع و هددت أن تخبر زوجها
    Konuklardan birini silahla tehdit ettin. Sahi mi? Open Subtitles نعم و من الواضح أنك هددت أحد ضيوفنا بمسدس
    Onu mahvedeceğime dair tehdit ettim, fiziksel bir zararı kast etmedim. Open Subtitles والتي وجدناها متعرضة للنهب هددت بتدميرها لا إلحاق الأذى بها جسمانياً
    Az önce şiddetli bir kavga etmişler ve kadın kocasını öldürmekle tehdit etmiş. Open Subtitles لقد تشاجرا للتو شجار عنيف حيث هددت بقتله
    - Seri katil olsun ya da olmasın silahsız birini silahla tehdit ettiniz. Open Subtitles قاتل تسلسلي أم لا، لقد هددت رجلاً أعزل بمسدس
    İki saat önce beni bayıltana kadar dövmekle tehdit etmişti. Open Subtitles تعود لما قبل ساعتين، عندما هددت بضربي دون رحمة.
    Bir uçak dolusu insan hostesi tehdit ettiğini duymuş. Open Subtitles ركّاب الطائرة يجمعون على أنك هددت المضيفة
    Bir din ki, hükümeti ve düzeni tehdit ediyor. Open Subtitles الديانة التى فرضت نفسها و هددت الحكومة و النظام
    ya da ne istediğini bilmiyorum, ama eğer özgürlüğümü tehdit edersen... Open Subtitles أو من أين انت أو ما تريد... ولكن لو هددت حريتى...
    Anneni tehdit ettiğim o gece hastanenin dışındaydık değil mi? Open Subtitles لقد كانت الليلة خارج المستشفى حين هددت أمك
    Müvekkilin cezai suça karıştı. Ulusal güvenliği tehlikeye attı. Open Subtitles عميلتك سمحت بارتكاب فعل إجرامي لقد هددت الأمن القومي
    Howard'ı tehdit ettiğimi mi düşünüyorsunuz? Buraya bir bakalım. Open Subtitles -أتعتقد أنّني هددت (هاورد)؟
    Sana öncelik tanımazsak bizi delilleri saklamakla mı tehdit ediyorsun? Open Subtitles هل هددت للتو بحجز الدليل ما لم نمنحك الحصانة أولاً؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد