Madem tavşanlı bir hikaye olacak, Winky bir tavşan için çok güzel bir isim. | Open Subtitles | وطالما الأرنب موجود في حضوري وينكي هو الأسم الأفضل |
Ama sen hazır olana kadar, Madem kocam da bu evde ben de onu görebileceğim bir yerde bulundurmak istiyorum. | Open Subtitles | ولكن حتى انت على استعداد ، وطالما زوجي هنا في هذا البيت معي ، أنا ستعمل يكون له في مكان أين يمكنني أن أراه. |
ve okullar, kızın hayatında bir tehdit ya da zararın bir parçası olduğu sürece kız, okula karşı koymaya meyilli olur. | TED | وطالما تبدو المدرسة كتهديد، أو كجزء من نسيج الأذى في حياة الفتاة، فإنها ستميلُ إلى المقاومة. |
Ve eğer çiçek gönderirsek gitmemizi gerektiren bir neden görmüyorum. | Open Subtitles | وطالما سنُرسلُ الزهورَ، لا أعتقد بوجود أي سبب يدفعنا للذهاب |
Ve buralarda olduğun müddetçe kulübümde biraz emir komuta zincirini düzenlemek istiyorum. | Open Subtitles | وطالما أنك هٌنا أود أن احظى ببعض النظام في النادي الخاص بي |
Adaletsizlik ve suç oldukça, Ben herzaman kahram... | Open Subtitles | وطالما بقى هناك جريمه وعدم عدالة سأكون دائما بطلا خارقا |
Hayatta olduğum sürece bu gemi bir şekilde denizlerde olacak. | Open Subtitles | وطالما أنا على قيد الحياة السفينة ستظل دائما في البحر إذا جاز التعبير |
Burada yaşça büyük olan benim. Ve ben yaşadığım sürece de, burada kimse öldürülmeyecek. | Open Subtitles | أنا الأكبر هنا, وطالما بقيت حيّاً لن يُقتل أحدٌ هنا |
Yanlış yapmak mümkün değildi. Devam ettiği sürece hayat güzeldi. | Open Subtitles | لن تحظى بلحظةٍ سيئة، وطالما استمرّ هذا الخيال فستكون الحياة في عينك جميلة |
Madem ben Vida'yı bırakabiliyorsam sen de o koca götlü Maria'yı bırakabilirsin. | Open Subtitles | وطالما استطعت ذلك، فأنت أيضاً بمقدورك ترك هذه البهيمة |
Madem siz ikiniz karanlıktan korkuyorsunuz ısıtıcıyı ve ışıkları açmak için ben de jeneratörü bulayım. | Open Subtitles | وطالما تخافان من الظلام، سأرى إذا بوسعي إيجاد شيءٍ للتدفئة والاضائة. |
Madem dürüst davranıyoruz bir süredir ben de öyleyim. | Open Subtitles | وطالما نحن صريحين لفترة الان قلبي لم يكن متعلقا ايضا |
Ancak komuta bende olduğu sürece, hiçbir düzenbazlığa izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | وطالما أنا القائد فلن أسمح بمثل هذه الخدع |
Ve ihtiyacım olduğu sürece, büyü yürürlükte olacak. | Open Subtitles | وطالما أنكم تحتاجوني فأنا هنا، والتعويذة تعمل |
Baban iktidarda olduğu sürece hiç kaldırılmayacaklar. | Open Subtitles | وطالما والدكِ هو الرئيس لن يستطيعوا العيش |
eğer hesap vereceğim kimse olmazsa artık beni favori göstermezler. | Open Subtitles | وطالما ليس لديّ من أطيعه، فسأكون أقلّ ميلًا لتقديم الجمائل. |
eğer olayı halka duyurma konusunda bizi engellemeye devam ederseniz ...şansımızın ne zaman döneceğini kestirmek güç olur. | Open Subtitles | وطالما استمريتم في منعنا من نشر القضية اعلامياً فلن استطيع أن اعدكم بأن حظنا سوف يتغير |
Ve eğer o artık ışından daha çok çok güç çekmezse, o zaman onun kalakanını çökertebilir ve onu yok ederiz. | Open Subtitles | ماذا, وطالما انها لن تاخد طاقة من الشعاع اكثر من ذلك, نستطيع اسقاط الدرع وندمرها. |
Yükleyici diğer beşinin kontrolünü elinde bulundurduğu müddetçe, geriye kalan işi burada yapabilirim. | Open Subtitles | وطالما أن الصاعق لديه السيطرة على الخمسة الباقيين، فيمكنني إنهاء بقية العمل من هنا |
Bak, sen bu gezegende konuksun, konuk olduğun müddetçe de bazı kurallara uyacaksın. | Open Subtitles | أنظر , أنت ضيف على هذا الكوكب وطالما أنت ضيف, فأنت ستتبع بعض القواعد, |
Ama tutkumuz var. Ve buna sahip olduğumuz müddetçe, hayatımız asla sıkıcı bir hal almayacak. | Open Subtitles | لكينا لدينا العاطفة، وطالما نملك ذلك لن تصبح أبدا حياتنا مملة |
Riley'nin etrafında oldukça, onunla aynı yerde yaşadıkça içmeye devam edeceksin. | Open Subtitles | طالما بقيت بقرب رايلي وطالما بقيت في نفس البناء معها |
Ve tedavi sürecinde oldukça, şirket ona dokunamıyor. | Open Subtitles | وطالما هو تحت العلاج لا تستطيع الشركة أن تطرده |
Adam ava çıkmış. Ben yakınında olduğum sürece yaşarsın. | Open Subtitles | هو في وسط مُطاردة وطالما أَبْقى على مقربة منك ستَبْقى حيّاً |
Bilmem kaç saat boyunca burada böylece sessizce oturmayacağım ve o silahı elinde tuttuğun sürece endişeli olacağım ve endişeli olduğum sürece de konuşacağım. | Open Subtitles | لن أجلس هنا صامتة بالساعات القادمة بأيّ حال وطالما لديك ذلك المسدس سأكون متوترة وطالما أكون متوترة، سأتكلّم. |
Herkes davranışlarına dikkat ettiği sürece nerede olduğu konusunda bana güvenebilirsin. | Open Subtitles | وطالما يحتذي الجميع أدب المعاملة، فثقوا بي أنّي سأخبركم بمكانها. |