Lana, Lex'in düğün hediyesini buraya saklamış ve benden gelip, almamı istedi.... | Open Subtitles | لانا اخبئت هديه زواج ليكس هنا بالأسفل وطلبت مني ان أنزل واحضرها |
Yanina gelip, aynanin otesine gecen kizla neler oldugu hakkinda konusmami istedi seninle. | Open Subtitles | وطلبت منّي أن أحادثكَ قليلاً بشأن ما حدث اليوم مع الشابة وراء المرآة |
Bana öyle söylemedin. Beni aradın ve benden yardım etmemi istedin. | Open Subtitles | لكنك لم تخبرني بذلك , لقد اتصلت بي وطلبت مني المساعدة |
Louis'i görmek istedi. Ben de bir mahsuru olmadığını söyledim. | Open Subtitles | وطلبت ان ترى حفيدها لوي ولم ارى اي سبب لمنعها |
Su geçirmez telefonum var, traş oldum, dişlerimi fırçaladım ve J.Crew'den çino pantalonlarından sipariş ettim. | Open Subtitles | لذلك جلبت هاتفاً مضاداً للماء وحلقت ونظفت أسناني وطلبت بنطالاً من ج. كرو. |
Sana çıkma teklif edecek kadar aptal olsaydım bir şansım olur muydu? | Open Subtitles | لو كنتُ أحمقاً وطلبت منكِ الخروج هل ستكون هنالك فرصةٌ لي ؟ |
Jeffy de CD'nin arkasındaki numarayı arayıp, onları buraya çağırdı. | Open Subtitles | ولهذا جيفى أخذ رقمهم من على الإسطوانة وطلبت منهم المجيئ |
Farkındayım, beni bu üniformayla görmek şaşırttı seni, ...ama Propaganda Bakanlığı ayağımıza kadar gelip ülkenin en üst düzey liderlerinin huzuruna çıkmamızı rica etti. | Open Subtitles | إنك مندهش لرؤيتي بهذا الزي العسري، ولكن وزارة الدعاية الاعلامية أتت إلينا وطلبت أن نظهر أمام القادة الكبار للبلد |
HomeSec benimle iletişime geçti ve bir kaç test yapmamı istedi. | Open Subtitles | لقد اتصلت بى وكالة الأمن القومى وطلبت منى اجراء بعض الإختبارات |
Geçen hafta şu kart fahişe bana gelip yeğeni Misty Mountains'ı bulmamı istedi. | Open Subtitles | الأسبوع الماضي، أتت إلي السيدة المسنة تلك وطلبت مني البحث عن إبنة أختها |
Müşterilerden çikolatayı, sevdiklerine yapacakları iyilikler karşılığında satın almalarını istedi. | TED | وطلبت من الزبائن شراء الشوكولاته مع الوعد بعمل الخير نحو أحبائهم. |
Onları aradın ve akıl hastasıymışım gibi gelip bana bakmalarını istedin. | Open Subtitles | أنتَ أتصلت وطلبت منهم أن يأتوا ويرعوا بي وكأنني مريضة مجنونة. |
Bana baban olma şerefini verip.... ...çocuğunu ellerimle kutsamamı istedin. | Open Subtitles | أعطيتني شرف كوني والدك وطلبت مني استخدام يدي لأبارك طفلك |
Susuz kalmasın diye bazı sıvılar önerdim ve arkadaşıma onu değerlendirmesini söyledim. | TED | أمرت ببعض السوائل لترطيبه وطلبت من احد الزملاء بمراجعته. |
Sonunda komşularıma, arkadaşlarıma ve öğrencilere gittim. Onlara, bir fotoğraflarını vermelerini ve onlara bir poster yapacağımı söyledim | TED | لذلك ذهبت إلي جيراني وأصدقائي وطلابي وطلبت منهم ان يعطوني صورة و أني سأصنع لهم ملصق. |
Yaka kartım, el fenerim ve sipariş ettiğim bıyığım var. | Open Subtitles | لدي بطاقة هوية ومشعل كهربائي , وطلبت هذا الشارب . |
Eğer sen rehabilitasyondaki adama çıkma teklif edersen, özür dilerim. | Open Subtitles | سأعتذر إذا اتصلت بالرجل من صف التأهيل وطلبت منه الخروج |
Ben de, Paul Farmer'ı arayıp kendisinden yardım istedim. | TED | لذا فقد أتصلت ببول فارمر وطلبت مساعدته. |
Oturmamı rica etti. Çok duygusal görünüyordu. | Open Subtitles | وطلبت مني الجلوس ولقد بدت لي عاطفية للغاية |
Annesi geç kalacağını ve benim gelip gelemeyeceğimi sordu. | Open Subtitles | أمها أخبرتني أنّها ستتأخر وطلبت منّي القدوم. |
Bak, Melissa ile olanların tek seferlik olduğunu söylemiştim ama beni aradı ve beni görmek istediğini söyledi, reddedemedim. | Open Subtitles | أعلم بأنني قلت بانه شيء ذو مره واحده مع ميليسا لقد إتصلت وطلبت رؤيتي وأنا لم أستطع أن أقول لا |
Morga gitmesini ve diş kayıtlarından bir teşhis yapmasını istedim. | Open Subtitles | وطلبت منه الذهاب لدار الجنازات ويثبت هويتها من ملفها الطبي |
Ve böylelikle NOAA'ya başvurdum, ve tsunami hakkındaki verilerini benimle paylaşablirler mi diye sordum. Sonunda bu ortaya çıktı. | TED | لذا فقد اتصلت بالهيئة الوطنية للمحيطات والغلاف الجوي وطلبت منهم مشاركتي بمعلومات التسونامي وقد حولتها الى هذا الشكل |
Ona ufak bir kamera aldım ve ondan canı ne istiyorsa onu çekmesini istedim; en az on poz. | TED | أعطيتها كاميرا صغيرة وطلبت منها أن تلتقط 10 صور على الأقل يوميًا لأي شيء تريده. |