Bu el ile çalamaz, Biz de o olmadan çalamayız. | Open Subtitles | لا يستطيع العزف بيده, و نحن لا نستطيع العزف بدونه. |
Evet öyle ve Biz de sırrınızı merak ediyoruz. Sır falan yok. | Open Subtitles | أجل , أنتَ كذلك و نحن نتسائل فعلاً ما هو سرك ؟ |
Artık başkalarıyla görüşüyorlar ve bu sabah 09:00 itibariyle Biz de sıradayız. | Open Subtitles | سيبدأون الإجتماعات إبتداءاً من التاسعة صباح اليوم ، و نحن على السجل |
Yani iki adam daha olacak ve biz kim olduklarını bilmeyecek miyiz? | Open Subtitles | أتعنى أنهما سيكونا فى العملية و نحن لن نعلم من هما ؟ |
ve bizim de neden edilmemesi gerektiğini anlatma şansımız olacak. | Open Subtitles | و نحن سنحصل على فرصة لقول لماذا عليها ان تبقى |
Onlar bize aletlerle çadırları veriyor Biz de onları asimile olduğumuza inandırıyoruz. | Open Subtitles | هم يعدوننا ملابس مجانيه وعبر الليالي و نحن ندعهـم يظنون اننا نستوعب |
- Evet, Biz de izin verdik. - Dinleti nasıldı? | Open Subtitles | نعم، و نحن سمحنا لها بذلك كيف كانت القراءة ؟ |
Bu zombileri kapıdan uzaklaştıracak ve Biz de içeri gireceğiz. | Open Subtitles | الذي سيسحب الزى بعيدا عن الباب و نحن سنصبح بالداخل |
Biz de bütün sakinlerden evcil hayvanlarını içeride tutmalarını istiyoruz. | Open Subtitles | و نحن نطلب من كل السكان بإبقاء حيواناتهم الأليفة بالداخل |
Biz de bir açıdan bu işin dişi kısmıyız. Bu sorun değil, bu gayet havalı, sen git ve erkek ol, Biz de biraz daha fazla dişi gibi davranalım. | TED | و نحن الجانب النسائي من المعادلة. و هذا مقبول, و هذا جيد, إذهب أنت و كن رجولياً, و نحن سنكون نسائيين بعض الشيء. |
RAF teçhizatı atacak, Biz de havaya uçuracağız. | Open Subtitles | أعتقد أنهم سيسقطون القذائف و نحن سنفجر السد ، أليس كذلك ؟ |
Bir foton, bundan başka bir hız bilmez ve Biz de sıfırdan azami hıza anında ulaşan bir başka fenomenle karşılaşmış değiliz. | Open Subtitles | لا يعرف الفوتون أي سرعة أُخرى و نحن لم نجد ظاهرة تتسارع من الصفر إلى أعلى سرعة لحظياً |
Talimatlarını bizim aracılığımızla verirler, Biz de onlar için altınlarını alır ya da satarız. | Open Subtitles | هم سجلوا طلبات الشراء عن طريقنا و نحن من يشتري أو يبيع ذهبهم لهم |
Hey Bert, seni geri zekâlı, tek bir yol var, Biz de o yolun üzerindeyiz. | Open Subtitles | بيرت , أيُها الوغد . هُناك طريق واحد فقط و نحن فى طريقنا إليه |
Em senden daha uzun süredir grubumuzun bir parçası, Biz de zor durumda kalıyoruz. | Open Subtitles | طالما كانت إيم جزءا من مجموعتنا لـفترة أطول منك .. و نحن نوعا ما فى |
Kesinlikle doğru. ve biz hiç kimseye onların nereye gittiklerini söylemeyeceğiz. | Open Subtitles | بالضبط ، و نحن بدورنا لن نخبر أحداً إلى أين ذهبا |
İçinizde bir hain var ve biz kim olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | لديك خائن فى المركز و نحن نعرف الآن من هو |
yaşların Rohan'ın aklında çok soruya yol açacak... ve bizim o sorulara verecek cevabımız yok. | Open Subtitles | دموعكَ سَتَرْفعُ الكثير مِنْ الأسئلةِ في عقلِ روهان و. نحن لَنْ يَكونَ عِنْدَنا أيّ أجوبة إلى أسئلتِه. |
Onun bizim peşimizden gelmesini ve bizim de onun peşinden gitmemizi durduracak bir anlaşma. | Open Subtitles | حسناً ، شيء مثل ، هو يتوقف عن السعي وراءنا و نحن نتوقف عن السعي وراءه |
Şu anda dünyanın bu yeni aşılara ihtiyacı var ve bizler bunu başarabiliriz. | TED | ما العالم في حاجة إليه الآن هو تلك اللقاحات الجديدة, و نحن نستطيع تحقيق ذلك. |
Elbette ama kendi taraflarında kalıyorlar, ve bizde o tarafa geçmiyoruz. | Open Subtitles | أجل, لكنهم يبقون فى جانبهم و نحن لا ننتهك حرمه أرضهم |
- Bu uzun zaman önceydi. - Ve artık yetişkiniz. | Open Subtitles | هذا كان منذ زمن طويل و نحن أناس بالغين الأن |
Ayrıca ondan çıkan gazların, bizi uykumuzda bizi öldüreceğine de eminim. | Open Subtitles | و أنا متأكّد أنّ الأدخنة من هذه ستقتلنا و نحن نيام. |