"يؤلمني" - ترجمة من عربي إلى تركي

• ağrıyor
• acıyor
• acı
• acıtıyor
• üzüyor
• canım yanıyor
• canımı yakıyor
• beni
• ağrıdı
• acıdı
• ağrımaya
• acımıyor
• ağrımıyor
• mahvediyor
• Başım

- İyiyim, sırtım oldukça ağrıyor ama yerde yatmaktan olmalı.
ظهري يؤلمني قليلاً، لكن.. هذا بسبب نومي على الأرض غالباً.

Normalde sarhoş olduğum için derdim ama bu gece sırtım ağrıyor ve sarhoşum.
عادةً كنتُ لأقول، السبب إنّي ثملة، لكن الليلة بسبب أنّ ظهري يؤلمني وثملة.

Kolum bir çok yerden kırıldığı için kötü hissediyorum ve çok acıyor.
انا فقط حزين ان ذراعي مكسور في اماكن كثيرة و يؤلمني كثيرا.

Kardeşim, içim acıyor, şu zavallı hayvanı gördükçe sırtında onca yükle didişiyor.
يا اخي , ان قلبي يؤلمني عندما يأنّ هذا الحيوان المسكين بسبب الحمولة التي تضعها على ظهره

Yanılıyorsun. Aileme kendim hakkındaki gerçeği söyleyememek kimseye benden daha fazla acı vermiyor.
أنت مُخطئ، عدم قدرتي على إخبار عائلتي بالحقيقة لا يؤلم أحد قدرما يؤلمني

Bu da canımı dünyadaki her şeyden daha fazla acıtıyor.
أنة يؤلمني أكثر من أي شئ أخر في العالم أجمع

Benim ağrıyor ve sadece birkaç iyi pozisyon var.
أنا لديّ وهو يؤلمني مثل شخص وضيع, هنالك فقط بضع مواضع مريحة

- Başım ağrıyor çünkü beni başımdan vurdun.
لا ، بل رأس يؤلمني لأنك أصبتني بتلك الرصاصة

Düşündüğümden çok ağrıyor. Galiba fazla zorladım.
إنه يؤلمني أكثر مما كنت أعتقد أظنني ضغط عليه أكثر من اللازم

Başım ağrıyor, agita'm (Midem bulantısı) var. Yetmiyormuş gibi yine belimi incittim.
رأسي يؤلمني و مصاب بانسداد في الشرايين و فوق كل هذ فقد آذيت ظهري مجددا

Neyim mi var? Kolum ağrıyor. Yorgunum.
الذي يحدث معي هو أن ذراعي يؤلمني وأشعر بالتعب

Burnum akıyor, boğazım acıyor ve vücudum ağır geliyor ya da buna benzer bir şey.
أنفي يسيل وحلقي يؤلمني وأشعر بثقلٍ في جسمي أو شيئاً كهذا

Üç gündür buradayım ve her yerim acıyor.
أنا هنا منذُ ثلاثةِ أيّام وكلّ جسدي يؤلمني

Hayır, kadının yüzünden kalktım. Kesiğim acıyor.
لا, لقد جعلتني أنتصب جرحي يؤلمني أكثر من أي وقت سبق

Midem ağrıyor ve sıkmaktan çenem acıyor.
ومعدتي تؤلمني .. وفكي يؤلمني بسبب عدم الكلام

acı çektiğimi gördükçe acı çekmen bana acı çektiriyor.
‏ وأنا يؤلمني أن أراك تتألمين لرؤيتي أتألم.

Şey, Susan, bunu söylemek inan beni de üzüyor ama ben evliliğe uygun biri değilim.
يؤلمني ان يصل الامر الى هذا لكنني لا اصلح للزواج

Çelik çubukları bükerken veya akrobatlarla uğraşırken çok canım yanıyor.
عندما أثني تلك الأسياخ الحديدية أو عندما يقف ثلاثة أشخاص فوق رأسي فذلك يؤلمني كأنما هناك رصاصات بأصابعي وكتفي

Bu şey canımı yakıyor. beni bu yola sokmak istememiştim...
هذا يؤلمني أنا لم أقصد أن أضعك في واجهة الطريق

Ölmesini asla istemedim, ama Amerikalıların önünde başının eğildiğini görmek, beni derinden yaraladı.
.. لم أكن أريد موته ولكن كان يؤلمني جداً رؤيته يخضع قبل الأمريكان

Normalde yardıma ihtiyacım olmaz, ama torbalar çok ağır olduğundan, belim ağrıdı biraz.
في العادة لا أحتاج إلى أيّ مساعدة ولكّن ظهري كان يؤلمني بسبب ثقل الأكياس

Aman Tanrım! beni gözümden vurdun! Çok acıdı.
يالهي , لقد اطلقت النار على عيني مباشرة انه يؤلمني جدا

Göğsüm ağrımaya başladı ve garip bir güç kullandım.
بدأ صدري يؤلمني ثم استعملت تلك الطاقة الغريبة

Söz veriyorum. Ve yüzümü de dert etmeyin. Çok acımıyor.
.وما من مشكلة بشأن وجهي .فهو لا يؤلمني كثيرا

Huh? Sormamın tek sebebi, artık dişim... ağrımıyor.
السبب الوحيد لسؤالي هو أن سني لم يعد يؤلمني

Boynum beni mahvediyor. Kulağımda bir çınlama var.
بالمناسبة، عُنقي يؤلمني لديّ ذلك الطنين في أذني

Şu an doğru düzgün düşünemiyorum bile. Başım çatlayacak sanki.
لا يمكنني حتى أن أفكر بوضوحٍ الآن، رأسي يؤلمني كثيرًا