Oğlum bana iyi geceler dilemek istiyor. Merhaba küçük adam. | Open Subtitles | ابني يريد ان يتمنى لي ليلة سعيدة مرحبا بالشاب الصغير |
Bu Japonyayı çıldırtan bir kıvılcım oldu... ...çünkü herkes bir şaheser istiyor. | TED | مما أثار هوس اليابانيين فالكل يتمنى الفوز بلوحة أصلية |
Babam yahudi, ama Dalai Lama olmayı diliyor. | Open Subtitles | أبي كان يهوديا ولكنه كان يتمنى أنه الدالاي لاما |
Kendisiyle görüşmek isteyen herkesi kolayca kabul eden biri değildir o. | Open Subtitles | أيها الملاعين هو ليس بالشخص السهل مقابلته لكل من يتمنى ذلك |
Bana uygunsuz gülüşmeler nedeniyle hayal kırıklığına uğramış hissetmememi istediğini söyledi. | TED | وقال لي انه كان يتمنى أن أشعر دائما بخيبة الأمل، نظرا لبعض ما أعتبره ضحكاً غير مناسب. |
Garip. Birçok Hıristiyan, zamanını bir yamyam adasında geçirmek ister. | Open Subtitles | يا إلهي، الكثير من المسيحيين يتمنى أن يكونوا على متنها للذهاب لجزيرة المتوحشين |
Babam da kalmanı istiyor. Anneme söylerken duydum. | Open Subtitles | يتمنى أبى أن تبقى أيضا سمعته يقول ذلك لأمي |
Ne de olsa, bizim demiryolu işine girmek istiyor. | Open Subtitles | و برغم كل شيء فهو يتمنى الاشتراك في صفقتنا للسكة الحديدية |
Kral ve onun büyük dehası senin Shrewsburylerin kızlarından biri ile evlenmeni istiyor. | Open Subtitles | فالملك يتمنى بأن تتزوج أبنة ايرل شروزبيرى. |
Asker, Teğmen Stejer seni görmek istiyor, ...hemen odasına git, seni bekliyor. | Open Subtitles | أيها الجندي الملازم ستاير يتمنى رؤيتك إنه ينتظرك في غرفة التقارير ستعود إلى البيت أخيراً |
Morbo, bu cesur göçebelere Hollanda lalelerinde huzur bulmalarını diliyor. | Open Subtitles | موربو يتمنى لهذه السلاحف المهاجرة أن تجد السلام بين زهور التوليب الهولندية |
Ancak baba bunu yapmak zorunda olmamayı diliyor ancak, ancak bir baba olarak bu zorunluluğu kabulleniyor. | Open Subtitles | الأب يتمنى بأنه لم يكن مضطراً لفعل ذلك, و لكن قبل بذلك لأنه يتوجب عليه ذلك بناء على دوره كأب |
Evet, Roma'yı seven ve güçlü olmasını isteyen herkes için. | Open Subtitles | نعم , لكل رجل يحب روما و يتمنى أن يراها قوية |
Zil çaldı, masamda oturuyordum. Duyma engelli bir öğrencim yanıma geldi ve orduya katılmak istediğini söyledi. | TED | رن الجرس، وكنت جالسًا على مكتبي، عندما اقترب واحد من تلاميدي الذي هو أصم، وقال أنه يتمنى الالتحاق بالعسكرية. |
Etraftaki yabani midilliler oğlumla oynarlar. Oğlum da onlar gibi olmak ister. | Open Subtitles | المهور البرية تلعب قرب منزلي وأبني يتمنى أن يصبح منهم |
Babam hep "keşke onun yerine ben ölseydim" diyor, biliyorum. | Open Subtitles | إنه إنه يتمنى أعرف أنه يتمنى لو مات بدلاً منها |
, Iyi, iyi, atış olmalıdır isterdi herkes. | Open Subtitles | أي أحد قد يتمنى هذا ، فيجب أن ، أن ، يُطلق النار عليه |
Başkomutan, bize iyi şanslar dileyen... bir mesaj gönderdi. | Open Subtitles | القائد العام أرسل رسالة يتمنى لنا حظاً سعيداً |
Hapishaneden hiç çıkmamış olmayı dileyecek. | Open Subtitles | سوف اجلعه يتمنى أنه لم يهرب من السجن ابداً |
Nasıl bir insan annesinin kanser olmasını diler ki? | Open Subtitles | أي نوع من الناس الذي يتمنى بأن تكون أمه مصابه بالسرطان |
Ve nihayet, belki Agamemnon'un dilediği gibi birleşebiliriz. | Open Subtitles | ورغم ذلك، ربما بهذا الطريقُه نتحد كما يتمنى اجامنون |
Bir yanım, bunların hiçbirinin olmamasını nasıl istiyordu, bilemezsin. | Open Subtitles | الا تظن أن هناك جزء مني يتمنى أني لم أبدأ ذلك أبدآ |
Dünyayı keşfedebilmeyi uman bir parçam var hala, bilirsin ya? | Open Subtitles | هناك جزء مني مازال يتمنى أن أن أستكشف العالم أجمع |
Bir çocuğun umut edecek birşeylere ihtiyacı vardır. Şimdi umut edecek nesi var? | Open Subtitles | كان الولد يتمنى أن يحظى بشيء في هذا العالم، فأي أمل له الآن؟ |