ويكيبيديا

    "يجب عليك أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zorunda
        
    • zorundasın
        
    • lazım
        
    • gereken
        
    • gerektiğini
        
    • gerekmiyor
        
    • gerekecek
        
    • olmalısın
        
    • iyi olur
        
    • etmelisin
        
    • vermelisin
        
    • zorundasınız
        
    • Onu
        
    • Bunu
        
    • gerekiyor
        
    Sokka, bana bir şeyler kanıtlamak zorunda değilsin. Seninle zaten gurur duyuyorum. Open Subtitles سوكا لا يجب عليك أن تثبت لي ذلك فأنا فعلا فخور بك
    O zaman cesedi neden öldürdüğünü söylediğini açıklamak zorunda kalacaksın. Open Subtitles ..بعدئذ, يجب عليك أن تشرح لماذا كذبت عليهم بشأن الجثة؟
    Harvey, anlamak zorundasın sana buradan kendi başına gitme izni vermeye yetkim yok. Open Subtitles هارفي، يجب عليك أن تفهم ليس لدي الحق لتركك ترحل من هنا لوحدك
    O harekete geçene kadar, senin ivme kazanmış olman lazım. Open Subtitles يجب عليك أن تحترس بمرور الوقت , يزيد من حركته
    Ama ailesi için yapman gereken bir fedakârlık daha var. Open Subtitles لكن هُناك أكثر من تضحية يجب .عليك أن تقدمها لعائلتها
    Üstelik sana ona karşı hep dürüst olman gerektiğini söyledi. Open Subtitles كما أنها قالت أنه يجب عليك أن تبقى صريح دائما
    Antitoksini test etmeleri için Hive'ın etkisi altında olman gerekmiyor mu? Open Subtitles ألا يجب عليك أن تكون مصابا بطفيليات القفير لتختبر مضاد السم؟
    Martin, bütün gece içmek zorunda değilsin ya? Open Subtitles الآن, يا مارتن, لا يجب عليك أن تشربها كلها الليلة, أليس كذلك؟
    Ah, ceketin üzerindeki dikişleri saymak zorunda mısın? Open Subtitles أعد هل يجب عليك أن تعد كل غرزة في هذا السترة؟
    Sonra, ellerimi ineklerin içine sokmak zorunda olduğumu anladım. Open Subtitles و بعد ذلك اكتشفت أنه يجب عليك أن تدخل يديك في مؤخرة الأبقار
    Hayır. Kimse sana kendini aşmak zorunda olduğunu söylemiyor. Open Subtitles لا لم يقل أحد هذا يجب عليك أن ترفع من شأنك
    Aptal müzikalini prova etme için başka bir yer bulmak zorundasın. Open Subtitles يجب عليك أن تبحث عن مكان آخر لتتدرب على مسرحيتك التافهة
    Bu yüzden hafızanın o bölümüne gitmek zorundasın. Open Subtitles لذا يجب عليك أن تغوص في هذا الجزء من ذاكرتك
    Öyle sikik bir ağzın var ki, Onu kesip atman lazım... Open Subtitles يجب عليك أن توقفي هذا القرف لأن لديك فم لعين مثل
    Günümüzde bunun için komplike bir lab. prosedürü gerekiyor, bir kaç mikroskop lamı hazırlamanız ve eğitimli birinin de bunları muayene etmesi lazım. TED حاليا, يجب عليك أن تقوم بخطوات معملية معقدة و تصنع كمية من الشرائح الميكروسكوبية و تجعل شخص متدرب يفحصها.
    Ne, şu anda gitmen gereken başka bir yer mi var? Open Subtitles ماذا, كنت في أماكن لم يكن يجب عليك أن توجد به
    Bu, çok zayıf sinyallerle başa çıkman gerektiğini ve cihazının çok hassas olması gerektiği anlamına geliyor. TED أعني أنه يجب عليك أن تكون قادرًا على التعامل مع الإشارات الضعيفة جدًّا، وهذا يعني أن جهازك يجب أن يكون حساسًا جدًّا.
    İnsanlara Romo'yu kullanmayı öğretmeniz gerekmiyor. TED لا يجب عليك أن تعلم أحدهم كيف يقود رومو.
    O yargıca olumlu rapor vermemi istiyorsanız Bunu hak etmeniz gerekecek. Open Subtitles إذا أردتني أن أعطي القاضي تقرير إيجابي يجب عليك أن تستحقه
    Senden daha iyiyim ve sen Bunu zaten biliyor olmalısın. Open Subtitles أنا أفضل منك, وكان يجب عليك أن تعرفي ذلك مسبقًا
    O çok büyük bir hindi baba. İyice pişirsen iyi olur. Open Subtitles أبى , أنه طائر كبير كان يجب عليك أن تتتركه قليلا
    Bunu ben yerim. Formuna dikkat etmelisin, yoksa davul gibi olursun. Open Subtitles دعيني أهتم بهذا ، لأن يجب عليك أن تحافظي على نحافتك
    Bana gelmeli ve sana nasıl yapıldığını göstermeme izin vermelisin. Open Subtitles يجب عليك أن تدعينى آتى . وأُريكٍ كيف يتم الأمر
    Tamam, size bildiklerimi anlatacağım, ancak bana koruma için söz vermek zorundasınız. Open Subtitles حسناً , سأقول كل ما أعرفه ولكن يجب عليك أن تعدني بالحمايه
    - Ok, bu şey biraz serttir ve bence Onu... Open Subtitles هذا صعب قليلا لذلك يجب عليك أن تلعبى وأنتى تشربين
    Düzgünce dans etmek için kollarını belime dolaman gerekiyor. Güzel. Open Subtitles يجب عليك أن تحيط خصري بيديك لتسير الأمور بشكل جيد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد