ويكيبيديا

    "يجدونه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • buldukları
        
    • bulacaklar
        
    • bulur
        
    • buluyor
        
    • bulacaklardır
        
    • bulurlar
        
    • bulacaklarını
        
    • bulabileceklerini bilirsen
        
    Annelik yapma içgüdüsü öyle kuvvetlidir ki, dişiler buldukları herhangi bir yavruya, annelik etmek için rekabet bile ederler. Open Subtitles الرغبة في الأبوة تكون قوية للغاية ، لدرجة أنهم سوف يتنافسون مع بعضهم البعض ليتبنوا أي فرخ يجدونه.
    İnsanlar onu arıyor ve bulacaklar da. Open Subtitles الناس يبحثون عنه, وسوف يجدونه.
    Dalgıçlar hâlâ taksiyi arıyorlar bulur bulmaz, plakayı hemen Taşıt Tanıma'ya gönderirler. Open Subtitles مازالوا يبحثون عن التاكسي.. وعندم يجدونه سينتشلونه إلى دائرة التحقيق لبحثوا عن أدلة
    Diğer tacirlere, satıcılara ondan kim mal almak isterse onu orada buluyor, tamam mı? Open Subtitles التجار الآخرون الذين يرغبون بلقائه يجدونه هناك ، حسنا ؟
    Ona her ne verdiysen, sana garanti ederim onu bulacaklardır. Open Subtitles أي كان الشيء الذي وضعت في جسدها، أوكد لك، أنهم سوف يجدونه.
    Zauberbiestler ve Hexenbiestler gücü çekici bulurlar. Open Subtitles زوبربيست وهيكسنبيست يجدونه جذاب للغايه
    Uçma denemeleri yaparlar Doğada nasıl yemek bulacaklarını öğrenirler. ve sosyalleşebilirler aynı türden başka hayvanlarla TED يمارسون طيرانهم. ويتعلمون كيفية التعرف على طعامهم، الذي يجدونه في الطبيعة. ويقدرون على مخالطة كائنات أخرى من نفس الفصائل.
    ...polise gitmek istediğini düşünüyordum ama eğer yüzüğü bulabileceklerini bilirsen sessiz kalacağını biliyordum. Open Subtitles كنت ارى أنك ستذهبين للشرطة تلك الليلة ولكني عرفت إنك ظننتي أنهم قد يجدونه ستبقين هادئة
    Küçümserler ve iyiliği buldukları her yerde yok etmeye çalışırlar ki senin ölmeni bu yüzden istedi. Open Subtitles التشاؤم والبحث عن تدمير الخير اينما يجدونه ولذلك هي ارادتك أن تموت
    Haydut diyarı. buldukları her gringoyu öldürürler. Open Subtitles بلدة قطاع طرق ويقتلون أى غريب يجدونه.
    Onu buldukları zaman tanınmaz halde olacaktır. Open Subtitles لن يتم التعرف عليه بالوقت الذي يجدونه
    Eğer çatlak varsa,onlar bulacaklar. Open Subtitles إذا كان هنالك تسرب سوف يجدونه
    Onu bulacaklar. İyi olacaktır. Open Subtitles سوف يجدونه سيكون بخير .
    Onu bulacaklar. Open Subtitles سوف يجدونه
    Ama Merdivene ihtiyacı olan kişiler onu bulur. Open Subtitles أؤلئك الذين يحتاجون السُلَّم يجدونه
    Kadınlar onu çok çekici bulur. Open Subtitles النساء يجدونه جذابا جدا
    Kimse burada çalışmak istemiyor. İnsanlar burayı sinir bozucu buluyor. Open Subtitles لا أحد يريد العمل هنا الناس يجدونه مخيفاً
    Öyle bir frekansda şarkı söylüyorlar ki benim hassas kulaklarım bunu rahatsız edici buluyor! Open Subtitles إنهم يغنون على تردد أذناى المتربتان عاليا يجدونه !
    Sanırım, insanlar bunu çok ilginç bulacaklardır, gerçekten de. Open Subtitles اعتقد, ان الناس سوف يجدونه امراً ممتعاً, بالتأكيد
    Buna inan. Onu bulacaklardır Open Subtitles تحلي ببعض الأيمان,سوف يجدونه
    Ve senin cesedini bulurlar. Open Subtitles وكل ماسوف يجدونه هو جثتك
    Ve onların ne bulacaklarını bildiğini sanıyorum. Open Subtitles و اظنك تعلم ما سوف يجدونه
    ...polise gitmek istediğini düşünüyordum ama eğer yüzüğü bulabileceklerini bilirsen sessiz kalacağını biliyordum. Open Subtitles كنت ارى أنك ستذهبين للشرطة تلك الليلة ولكني عرفت إنك ظننتي أنهم قد يجدونه ستبقين هادئة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد