ويكيبيديا

    "يريد التحدث" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • konuşmak isteyen
        
    • konuşmak istemiyor
        
    • konuşmak istediğini
        
    • görüşmek istiyor
        
    • konuşmak istiyormuş
        
    • konuşmak ister
        
    • konuşmak istedi
        
    • Konuşmak istiyor
        
    • konuşmuyor
        
    • konuşması gerek
        
    • konuşmak isterse
        
    • konuşmak istediği
        
    • konuşması gerektiğini
        
    • konuşmak isteyeceğini
        
    • konuşacak
        
    Afedersiniz, efendim. Sizinle konuşmak isteyen biri var. Open Subtitles آسف يا سيدي ولكن هناك شخص يريد التحدث معك
    Resepsiyona gelebilir misiniz acaba? Burada sizinle konuşmak isteyen biri var. Open Subtitles هل من الممكن ان تنزلي للاستقبال هناك شخص ما يريد التحدث اليك
    Onun hakkında kimse konuşmak istemiyor, ama sana Ken'in şifresini vereceğim. Open Subtitles لا أحد يريد التحدث عن هذا ولكن سأعطيك الخُلاصة من الأمر
    Ağzından laf almaya çalıştım ama yalnızca seninle konuşmak istediğini söyledi. Open Subtitles حاولت أن أعرف بخصوص ماذا, لكنه قال أنه يريد التحدث معك وحدك
    Sonuçlarınız doktorda ve sizinle bireysel olarak görüşmek istiyor. Open Subtitles إنها لدى الدكتور وهو يريد التحدث معك بشكل شخصي
    Söylediğine göre grup hakkında konuşmak istiyormuş. Open Subtitles ويقول أنه يريد التحدث عن موضوع الصور الكبيرة
    Burada delikanlıyla konuşmak isteyen bir kişi var. Open Subtitles أحد الأشخاص يريد التحدث إلى الشاب الصغير.
    Efendim, ofisinizde sizinle konuşmak isteyen biri var. Open Subtitles سيدي، هــناك شخص يريد التحدث إليك في مكتبك
    patronu görebilir miyiz lütfen patron bi yetkiliyle konuşmak isteyen bi genç var Open Subtitles هل أستطيع أن أرى قائدكم من فضلك؟ سيدي هنالك شاب يريد التحدث إلى أحد المسؤولين
    Aslında, şu anda özgeçmişini değerlendiren bir kadını tanıyorum. Todd, hemen müdürle konuşmak isteyen birisi var. Open Subtitles في الواقع , أعرف إمرأة مهتم بك الأن تود , شخص ما يريد التحدث مع المدير بسرعة
    konuşmak istemiyor. Onu dışarı çıkarın ve vurun. Open Subtitles إنه لا يريد التحدث خذه للخارج و أطلق عليه النار
    - Gücenma ama evlat buradaki kimse seninle konuşmak istemiyor. Open Subtitles ليست سيئة التصميم , ولكن لا أحد هنا يريد التحدث معك.
    Bir açıklaması olduğunu, ama direkt Başkan ile konuşmak istediğini söylüyor. Open Subtitles لديه تفسير ولكنه يريد التحدث مباشرةً مع الرئيس
    Dükkanı bir adam arayıp en son müşterimle konuşmak istediğini söyledi. Open Subtitles شخص اتصل بالمحل. قال انه يريد التحدث مع احدث عملائي,
    Millard bize bir şeyler anlatmayı reddediyor, o, adamla görüşmek istiyor, gizli adamımızla, Kendrick'le iş yapan. Open Subtitles رفض ميلرد إخبارنا بالمزيد وقال أنه يريد التحدث مع الرجل الذي يعمل متخفياً مع كيدنريك
    Gizli Servis'ten biri sizinle görüşmek istiyor. Open Subtitles أحد عملاء الخدمة السرية يريد التحدث معكم
    Telefonlara bakıyordum ve bir adam aradı, seninle konuşmak istiyormuş, ve birçok kez aramış ama sana ulaşamamış. Open Subtitles أنا أتولى أمر الإتصالات و هناك شخص ما اتصل و قال أنه يريد التحدث معكِ و أنه لن يقبل بالرفض
    Hadi ama tatlım, bugün cumartesi. Kim işten konuşmak ister ki? Open Subtitles بحقك يا عزيزتي، إنها ليلة السبت، من يريد التحدث عن العمل؟
    Seninle konuşmak istedi ama sinyali kaybettik. Open Subtitles لقد كان يريد التحدث اليك لكننا فقدنا الاشارة
    Ted, Bay Barnell bizimle, kardeşinin hayat sigortası hakkında Konuşmak istiyor. Open Subtitles ياتيد السيد بارنيل يريد التحدث معك بشأن وثيقة التأمين الخاصة بأخيه
    Üç gündür böyle. Ne oldu bilmiyorum, benimle konuşmuyor. Open Subtitles إنه هكذا منذ 3 أيام لا أعرف ما خطبه ,إنه لا يريد التحدث معي
    Doktorun eşine gidiyoruz. Babanın onunla konuşması gerek. Open Subtitles سنذهب لرؤية زوجة الطبيب أباكِ يريد التحدث معها
    Benimle konuşmak isterse, yarın sabah 11-12 arasıyla akşam 6-8 arası orada olacağım. Open Subtitles اذا كان يريد التحدث معي سأكون هناك بين 11 و 12 من صباح غد والسادسة الى الثامنة بعد ظهر غد
    - Tanıktan fazlası olduğumu düşünüyorum ama tek konuşmak istediği dava. Open Subtitles -أظن أني أكثر من مجرد شاهد لكن كل ما يريد التحدث عنه هو القضية
    Hayır, sadece seninle konuşması gerektiğini söyledi. Onu hala aramadın, değil mi? Open Subtitles لا، لقد قال إنه يريد التحدث معك لقد أتصلت به، أليس كذلك ؟
    Benimle konuşmak isteyeceğini sanıyordum. Open Subtitles هل تعتقدي أنه يريد التحدث إلي؟
    Pek mutlu değil, sanırım Sheldon ile konuşacak. Open Subtitles لا يبدو سعيدا لذا أخمن انه يريد التحدث لـ شيلدون

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد