ويكيبيديا

    "يستدعي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • çağırıyor
        
    • çağırsın
        
    • çağıran
        
    • sebep
        
    • gerektirecek
        
    • çağırıp
        
    • çağırır
        
    Haklıysam birisi bu kötü çocukları çok yakından büyüyle çağırıyor demektir. Open Subtitles لو كنتُ محقاً، فإن أحدٌ يستدعي تلك الأرواح من مكان قريب
    Sayın Yargıç, savunma ilk tanık olarak Bayan Mona Lisa Vito'yu çağırıyor. Open Subtitles سيادة القاضي، الدفاع يستدعي الآنسة مونا ليزا فيتو كشاهدة
    Birisi bu ruhları kasıtlı çağırıyor. Open Subtitles أتقصد بأن أحدٌ ما يستدعي الأرواح عن عمد؟
    Ambulans çağırın. Biri ambulans çağırsın. Open Subtitles اتصلوا بالإسعاف أحدكم يستدعي سيارة إسعاف
    İntikam için büyüyle kötülüğü çağıran o olabilir mi? Gel benimle. Open Subtitles فهل من الممكن أن يكون الشخص الذي يستدعي الشر للانتقام؟
    Kendini suçlu hissetmen için sebep yok. Open Subtitles ليس هناك شيء يستدعي ان تلومي نفسك بسببه.
    Yüz yüze görüşmemizi gerektirecek bu önemli şey nedir Senatör? Open Subtitles ما الذي يستدعي أن نتقابل وجهاً لوجه، حضرة النائب؟
    Polisleri çağırıp, Mahallelilerin polislere ifade vermesini sağlıyor. Open Subtitles يستدعي الشرطة، يتكلّم مع الجيران، يجتمع بهم
    Her gün muhabbete bir hükümlüyü çağırır. Open Subtitles أنه كل يوم يستدعي نزيلا فقط لمجرد الدردشة
    İlk tanığınız çağırabilirsiniz. Savunma Sang Min Sooh'u çağırıyor. Open Subtitles يمكنك استعداء الشاهد الأول يستدعي فريق الدفاع
    Savunma Dr. Sadira Adani'yi çağırıyor. Open Subtitles الدفاع يستدعي الدكتورة ساديرا إداني
    Savunma tekrar Peder Richard Moore'u çağırıyor. Open Subtitles الدفاع يستدعي الأب ريتشارد مور
    Ama Kral, neden Gong-gil'i sık sık huzuruna çağırıyor? Open Subtitles ولكن لمــاذا يستدعي الملك جونغ-غيل في كثير من الأحيــان؟
    Savunma Dr. Jack Hodgins'i kürsüye çağırıyor. Open Subtitles الدفاع يستدعي ... د.جاك هودجينز إلى المنصة
    Silahlarınızı alın. Herkesi çağırıyor. Open Subtitles تأكد من إحضار سلاحك إنه يستدعي الجميع
    Hemşireye söyle annesini evrakları doldurmak için çağırsın ve çocukla tek başıma konuşayım. Open Subtitles فلنحضر ممرض لكي يستدعي الأم من أجل الأوراق وسوف نتحدث معه لوحدنا
    - Neden avcıyı çağırsın? Open Subtitles ـ لماذا يستدعي كائنًا مفترسًا؟
    Biri ambulans çağırsın! Open Subtitles .شخصاً ما يستدعي الأسعاف
    Hayatıma bir bak, dandik bir indirim mağazasında çalışıyorum kötü ruhları çağıran bir kitabım var ama tüm bunlar olmadan önce bir geleceğim vardı. Open Subtitles أعني، انظري لحياتي أعمل في متجر رديء ولدي كتاب يستدعي أرواحاً شريرة ولكن تعلمين، قبل حدوث كل هذا
    Gerçek şu ki, sihirsel cümleler bağıran çağıran ulusal güvenliği hatırlatan herhangi bir federal savcı davalara baskı yapabiliyor kararları iptal edebiliyor, büyük jüriden kaçınabiliyor bu zoruma gidiyor! Open Subtitles حقيقة أن أي مدع فيدرالي الذي ينطق الكلمات السحرية، "الذي يستدعي "الأمن القومي و يحذف القضايا
    Şimdi seni de gördü. Ayrılman için bir sebep daha çıktı. Open Subtitles لذا إنه يعلم بشأنك أيضاً مما يستدعي خروجكِ على الفور
    İkinizinde zihinsel sınırlılıkları düşünüldüğünde... Eminim ki kaygılanmamı gerektirecek bir şey yoktur. Open Subtitles بما أنّ لكليكما تفكيراً محدوداً فأنا متأكّدة أنّه لا يستدعي القلق
    Birisi zulmedilen bu ruhları çağırıp ayaklandıracaktır. Open Subtitles شخص ما يستدعي أرواح مظلومة ويجعلهم يقومون بما يريده
    Kadını ona verirsek. Aksi takdirde o çetesini çağırır. Open Subtitles يريدنا أن نُسَلِمَهُ المرأة و إلا فإنه سوف يستدعي عصابته

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد