ويكيبيديا

    "يضحك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • komik
        
    • gülen
        
    • gülüyordu
        
    • güldüğünü
        
    • güldü
        
    • gülmeye
        
    • gülüyordur
        
    • gülerken
        
    • gülecek
        
    • gülerdi
        
    • dalga
        
    • gülüp
        
    • gülmedi
        
    • gülüyorsun
        
    • alay
        
    Birileri size gülebilir bu yüzden ama bu komik değil. Open Subtitles لأن شخص ما يضحك عليك و لكن ذلك ليس مضحكاً
    Onlardan 2 tane var. Biri gülen diğeri ise o Open Subtitles هنالك إثنان، أحدهم يضحك و الذي رأيته البارحه هو الآخر
    Bana bunu anlattı, ve anlatırken çok eğleniyor ve gülüyordu. TED لقد اخبرني هذه القصة وكان سعيداً بها و اخذ يضحك
    Tıpkı iyi bir aktör gibi gerçekten ağladığını veya güldüğünü düşündürtebilir. Open Subtitles ـ كممثلٍ بارع ، حيث يجعلك تظن بأنه يبكي أو يضحك
    Ayrıca bana savaştan döndüğünde yatağını daha fazla ıslattığını söyledi ve kahkahalarla güldü. Open Subtitles هو لم يقل لي أنك رجعت من الحرب تبلل فراشك، وهو يضحك وقتها
    Bazılarına göre bu en komik şaka. Daha ketçap derken gülmeye başlıyorlar. Open Subtitles البعض يظن أن هذه أفضل دعاباتي الغالب يضحك على كلمة كاتشب.
    Onu görebiliyorum, bana gülüyordur! Open Subtitles استطيع اره الان فى طريقه لاحضار جينو يضحك على
    Ben komik de olsa, kendi yasalarımı tanırım, Dumbi! Open Subtitles لكني لم أعرف سوي قانوني النوع الذي يضحك عليه دومي
    Çoğu zaman sevdiğimiz insanlarla birlikteyken komik bir şey olmasa da güleriz. Open Subtitles و في كثير من الأحيان عندما نكون بصحبة من نحبهم فإننا نضحك رغم عدم وجود ما يضحك
    İlk defa o gün gerçekten gülen bir kedi gördüm. Open Subtitles هذا هو الوقت الوحيد الذي رأيت فيه قط يضحك فعلاً
    Yolunun üstündeki taşlara Ayağı takılıp düşünce gülen Open Subtitles يريد أن يضحك كجدول الماء و هو يعلو و يهبط
    Odayı terk ettiğimde muhtemelen beni nasıl kandırdığı hakkında düşünüp gülüyordu. Open Subtitles أنّه كان يضحك عليّ لأنّه قد تمكّن من خداعي بتلك الطريقة
    Sonra siyahi bir kızla çıktım ve babası deli gibi gülüyordu. Open Subtitles اوه, اه, بعدها واعدت فتاة سوداء, ووالدها كان يضحك بجنون, يارجل.
    Kocamın en son başka bir anneyle birlikteyken güldüğünü gördüm. Open Subtitles آخر مرة سمعت زوجي يضحك فيها كان مع ام أخرى
    Ona bu resmi gösterdiğimde güldü çünkü burada yüzü gözükmüyor. TED يضحك أوبالد عندما أضع هذه الصورة لأنكم بالتأكيد لا يمكنكم أن تروا وجهه.
    Soytarı gülmeye can atanları güldürsün. Open Subtitles وسيتاح للمهرج ان يضحك اولئك الذين يتفجرون ضاحكين دون سبب
    Eminim şu an granit mezarının içinden bize gülüyordur Open Subtitles أراهن أنّه يضحك في قبوّه المغطـى بالجرانيت الآن
    Bir oyuncu sürekli bana bakıyordu ve ben de onu gülerken gördüğümü düşünüyordum. Open Subtitles لأن كان هنالك لاعب ينظر إلي باستمرار و أنا اعتقدت أنني أراه يضحك
    Haber duyulunca herkes bana gülecek. Open Subtitles عندما الكلمات تخرج منى كل شخص سوف يضحك على
    Ama kazanmadığı zamanlarda da, kaybettiğinde gene de gülerdi, ve kazandığı zamanlardaki kadar eğleniyormuş gibi görünürdü. TED لكنه عندما لا يربح ,, و يخسر كان يضحك .. ويبدو وكأنه استمتع بذلك كما لو انه ربح
    0 aptalları siyaha boyayacağım* bir daha seninle dalga geçemesinler. Open Subtitles ساطليه باللون الاسود حتى لا لا يضحك عليك هؤلاء الحمقى
    Böyle bir şeye gülüp geçebilen bir adam görmedim. Open Subtitles أتعرف أنني لم أقابل شخصاً قد يضحك على أمر كهذا
    Hiç kimse bizim kadar gülmedi içimizden hiç biri de, annesini vurmuş olan o çocuktan daha çok gülmedi. Open Subtitles و لم يكن أحد يضحك أكثر منا و كان أكثرنا ضحكاً هو الصبى الذى قتل أمه
    Ama arkamı döndüğümde bana gülüyorsun. Open Subtitles ولكن كنت يضحك في وجهي وراء ظهري.
    Zeus alay edermiş sözünü tutamayan aşıklarla. Open Subtitles فقسم العشاق الكاذب يضحك منه الاله جوبيتر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد