ويكيبيديا

    "يظهر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • görünüyor
        
    • gelmedi
        
    • gösterir
        
    • görünmüyor
        
    • gösteren
        
    • belli
        
    • Görünüşe
        
    • göstermek
        
    • göre
        
    • çıkmadı
        
    • geliyor
        
    • gösteriyor
        
    • gelir
        
    • göstermedi
        
    • gelip
        
    Öyle görünüyor ki madam, Bayan Forster da onsuz yapamıyor. Open Subtitles حسنا، سيدتي، يظهر ان السيدة فورستر لا يمكنها العيش بدونها.
    O patlama, ona hayalet görüp görmediğini sorana kadar gelmedi. Open Subtitles إنفجاره هذا لم يظهر حتى سألته إن رأى شبحاً بحياته.
    Bunlar yararlı şeyler, bu da beni ne kadar düşündüğünü gösterir. Open Subtitles فهي جيدة بالنسبة لي والذي يظهر لي أن ما يهمك، العسل.
    Ben de Büyük Balkabağı'nı bekliyorum ama hiç gelecek gibi görünmüyor. Open Subtitles لقد كنت في انتظار اليقطين الكبير و هو لم يظهر أبداً
    Bunun, işçinin hayatında nasıl katlanılabilir bir hal aldığını gösteren bir videoyla bitiricem. TED سوف أختم فقط بفيديو نهائي واحد يظهر الأثر في يوم فعلي لعامل انتقاء.
    Böyle bir yerde, kimse gerçekte nasıl biri olduğunu belli etmez. Open Subtitles فى مكان مثل هذا, لن يظهر أى أحد هنا على حقيقته
    Görünüşe göre, sporlardan biri, tekrar üreyebilecek olgunluğa ulaşana kadar Tanaka'nın içinde büyümüş. Open Subtitles يظهر كما لو أنّ أحد البويغات نمت داخل تاناكا حتى وصل نضجا منتجا.
    Barnaby Jack kolayca azılı bir suçluya dönüşebilir veya tüm bilgi donanımı ile James Bond'daki kötü adamlardan olabilirdi, fakat o bunun yerine tüm dünyaya kendi araştırmasını göstermek istedi. TED بارنبي جاك كان من السهل عليه التحول لمجرم محترف أو شرير على نمط جيمس بوند بفضل المعرفة التي يمتلك، لكنه بدلا من ذلك اختار أن يظهر للعالم ما توصل إليه.
    Soyulan mağazalarda, soygundan birkaç saat önce, hep aynı iki çocuk görünüyor. Open Subtitles بعدة ساعات قبيل الهجوم على كل محل تمت سرقته، يظهر فتيان مراهقان
    Bu çok yazık çünkü sana çok düşkün gibi görünüyor. Open Subtitles تلك خسارة باكية , لأنه يظهر أنها مولعة جداً بك
    Stofer bir gün işe gelmedi ve o günden beri de ortada yok. Open Subtitles ستوفر لم يذهب للعمل في يوم ما و لم يظهر منذ ذلك الحين
    Partnerim gelmedi ve şansıma yeni müşterin bu klübe yazılmış. Open Subtitles شريكي لم يظهر ولحسن حظي وموكلتك الجديده قد إنضمت للنادي
    Beni geri göndermeden önce millete hâlâ patron olduğunu gösterir. Open Subtitles هو لن يخرجني حتى يظهر لجمهوره انه لا يزال الرئيس
    Baygınken bile vücut, acıya isteksiz de olsa direnç gösterir. Open Subtitles حتى وهو فاقد للوعي، يظهر الجسم مقاومة لا إرادية للإصابات.
    Bayan Geveze, Manila'daki annesiyle sürekli telefonda konuşmaktan vazgeçecek gibi görünmüyor. Open Subtitles يظهر أن سيدة الدردشة لا تنقطع عن مكالمت أمه في مانيلا
    Tüm desenleri görebilmelerini sağlayan bir yetenekleri olduğunu gösteren bir modelimiz var. TED لذلك لدينا نموذج، يظهر أنها تخلق القدرة لهم لرؤية كل هذه الأنماط.
    Oldukça istemsizce çizdi, çünkü çizdiği şey sürecin görevi belli gruplar tarafından planlı ve kesin bir sıra ile yürütüldüğünü ima ediyordu. TED وفعل ذلك على مضض لأن ذلك يظهر أن العملية منظمة نفذتها مجموعات منفصلة.
    Görünüşe bakılırsa, büyük bir bölümü siz ikinizin üzerine bulaşmış. Open Subtitles واغلب الامر بسببكما انتما الاثنان من خلال ما يظهر لي
    Devam etmeden önce size hızlıca bu çalışmayla ilgili bir video göstermek istiyorum TED أود عرض فيديو قصير يظهر جزء من العمل قبل أن أواصل
    Radara göre şimdiden sahil kesiminde yağış başladı.... ...ve hızla kuzeye doğru ilerliyor. Open Subtitles الرادار يظهر بالفعل زيادة عجلة السرعة عبر المناطق الساحلية و تتحرك بسرعة للشمال
    Barrow, Alaska yakınlarında buzda sıkışan üç balinadan biri dünden beri yüzeye çıkmadı. Open Subtitles احد الحيتان ال3 العالقة قبالة بارو لم يظهر على سطح الماء منذ الامس
    Derin derin uçurumlar içinden yedinci okyanus şampiyonu Amalgamous geliyor inanılmaz gücüyle. Open Subtitles من أعمق أعماق المحيط السابع لــ املقميس يظهر البطل الذي لايمكن تصوره
    Ancak işin ilginç yanı, gücün nasıl değiştiğini gösteriyor olması. TED لكنه من المثير للاهتمام،أن ذلك يظهر كيف أن القوة تغيرت.
    Ama er ya da geç sonunda modelin tüm parçaları bir araya gelir. Open Subtitles لكن في النهاية شيء واحد يظهر وبعد نهاية كل الأمر يتبيّن كل شيء
    Ve kimse geçen yıllarda "Rio'daki " Carlos Saldanha'dan daha iyisini göstermedi. TED ولم يستطع أحد أن يظهر هذا أحسن من كارلوس سالدانها في ريو العام الماضي
    İşler kötüye giderse, şehrin ilk eşcinsel belediye başkanı gelip işi düzeltmeye çalışacak. Open Subtitles وعندما تسوء الأمور وأول مراقب شاذ للمدينة سوف يظهر ويلعب دور صانع السلام

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد