Şimdi de tüm ufak hayvanların korktuklarında yaptığı şeyi yapıyor. | Open Subtitles | والآن يفعل ما تفعله كل الحيوانات الصغيرة عندما تكون خائفة |
Genelde istediği şeyi yapmasına müsaade ederim ama o benim dostum ve hapse girdiğini görmek istemiyorum. | Open Subtitles | وبطبيعة الحال سأدعه يفعل ما يريد بك لكنه صديقي ولا أريده أن يسجن |
Aklı başında olan kimse benden istediğin şeyi yapmaz. | Open Subtitles | لا أحد بقواه العقلية سوف يفعل ما تأمرني به |
Herkes istediğini almak için yaptığı şeyi yapmaya devam ediyordu, uyuşturucu satıcıları, hırsızlar, kan bankası. | TED | الكل هناك كان يفعل ما يفعله ليأخذ ما يريد، تجار المخدرات، اللصوص، بنك الدم. |
O doğru olduğuna inandığı şeyi yapıyordu. Ben de doğru olduğuna inandığım şeyi yapıyordum. | Open Subtitles | كان يفعل ما كان يظنه صوابا وكنت أفعل ما ظننته كان صوابا |
O ne yapması gerekiyorsa onu yapar, ben de ne yapmam gerekiyorsa onu. | Open Subtitles | انه يفعل ما عليه أن يفعله و أنا أفعل ما علي أن أفعله |
Asanın söylediğin şeyi yaptığını öğrendiğimizde bunu düşüneceğim. | Open Subtitles | سأفكر في الأمر عندما نتأكد أن ذلك الشيء يفعل ما تقول. |
Sadece istediği zaman, istediği şeyi yapıyor. | Open Subtitles | يفعل ما يشاء تماماً عندما يريد فعل ما يشاء |
Herkes yapması gereken şeyi yapıyor. | Open Subtitles | الجميع يفعل ما عليك القيام به، كما تعلمون. |
Annem, istediği her şeyi yapmasına izin verdi, o da her şeyin içine etti. | Open Subtitles | أمي، وقالت انها مجرد يتيح له يفعل ما يشاء، وحصلت سكران وأنا فقط تركت |
Aynı zamanda misafirinin istediği şeyi yapmasına izin vermek. | Open Subtitles | و أيضاً ترك الضيف يختار أن يفعل ما يشاء |
Benim sevgilim ima ettiğiniz şeyi yapmaz. | Open Subtitles | لا يمكن أن يفعل ما ترمين إليه. |
Bazılarımız buna yürekten inandı ve istedikleri her şeyi yapmaya başladılar. | Open Subtitles | البعض استغل قدراته و بدأ يفعل ما يريده هو |
Onu koruyabilmek için yapabileceği şeyi yapıyordu. | Open Subtitles | كان يفعل ما باستطاعته لإبقائها بأمان |
Birisi ölümle oynarsa hayatlarını rayına oturtmaları için ne yapması gerekiyorsa yapmalıdır bence. | Open Subtitles | عندما يشعر الأنسان انه على وشك الأنقراض أظنه سوف يفعل ما يجب فعله لكى يستعيد حياته |
Sana bir savaşçının sevdiği şeyi yaptığını söyledim. | Open Subtitles | أخبرتك بأن المقاتل يفعل ما يحبه |
Bazen büsbütün sıkıyor fakat biri bunu yapmak zorunda. | Open Subtitles | و يكون أحيانا مملا جدا ، و لكن الشخص يجب أن يفعل ما يمكنه. |
Dediklerimi yapmazsa, ne olacağını biliyor. | Open Subtitles | وهو يعلم مالذي سيحصل إن لم يفعل ما آمرته |
Evet. O benim asistanım. İstediğim her şeyi yapar. | Open Subtitles | أجل فهو مساعدي حيث يفعل ما أريده أن يفعل |
Senin 17 yaşındayken Yaptıklarını, 17 yaşındakiler yapınca hayrete düşüyorsun. | Open Subtitles | أن إبنك ذو 17 سنة يفعل ما يفعله شبان 17 سنة |
Ve sevdiği şeyi yaparken öldü yapması gereken şeyi. | Open Subtitles | وقد مات وهو يفعل ما يحب وما كان يجب عليه أن يفعله |
Ben de hep başkasının yapmak istemediği şeyleri yapan biri olarak görüleceğim. | Open Subtitles | ولطالما عرف عني بالرجل الذي يفعل ما لا يفعله الآخرين |
Babam onunla iletişime geçebilmek için elinden geleni yapıyor ama bu da onun için zor bir durum. | Open Subtitles | وابي يفعل ما بوسعه ليتصل معها ولكن صعب عليه جدا |