Ama elbette, bununla baş edebiliriz çünkü biz yapay dikenler üretebiliriz. | TED | لكن بالطبع، نستطيع التعامل مع هذا، لأننا نستطيع صنع شوك إصطناعي. |
Düşmek zorunda çünkü biz günde bir dolara geçinen nüfusa hizmet vermeye çalışıyoruz. | TED | يجب أن تقلل التكلفة لأننا نحاول خدمة الناس الذين يعيشون على دولار يومياً. |
çünkü biz düşünmek zorundayız tüm bu hayvanlarla ne yapacağımızı | TED | لأننا يجب أن نعرف ما ينبغي علينا فعله بهذه الحيوانات. |
Bence berabere değiliz evlat, çünkü biz bir tane canlı yakaladık. | Open Subtitles | حسنا يا بني, انها ليست كذلك لاننا امسكنا بواحدة حية للتو |
Çünkü, biz şansı hep sahip olmadığımız şeyler olarak düşünürüz. | Open Subtitles | لاننا دائماً نظن أن الحظ هو الشئ الذى لا نمتلكه |
Bu aslında astronot olmak gibi birşeydi çünkü biz kimsenin daha önceden görmediği şeyleri görür ya da gidip görmediği yerlere giderdik. | TED | كأنّنا كنّا رائدي فضاء، لأنّنا تمكّننا من الذهاب إلى أماكن و رؤية أمور لم يسبق لأحد رؤيتها أو الذّهاب إليها من قبل. |
Bazen bir şeyler olur, çünkü biz öyle olsun istemişizdir. | Open Subtitles | احيانا الامور فقط تحدث لإننا نحن نختار لها ان تكون |
Tanrı denizcileri görünce zevke gelir... çünkü biz gördüğümüz her şeyi öldürürüz! | Open Subtitles | إن الله يبارك قوات سلاح البحرية لأننا نقتل كل شيءٍ نراه أمامنا |
Buzun üstüne oturmaktan ne kadar memnun. çünkü biz onunlayız. | Open Subtitles | إنه راضٍ بجلوسه هنا مُجمدًا مؤخرته، فقط لأننا جالسان برفقته |
çünkü biz sıcak iklimlerin insanıyız ve soğuk hava bizi rahatsız eder. | Open Subtitles | لأننا اعتدنا على الطقس الدافئ و الطقس البارد هناك سيلحق بنا الأذى |
Pekala, artık rakibin var, çünkü biz de kendi videomuzu çekiyoruz. | Open Subtitles | هنا حيث نصور أجل, لديك منافسة الآن لأننا نصور شريطنا الخاص |
Ama bunun önemli değil. çünkü biz dublörüz, mantıklı insanlar değiliz. | Open Subtitles | و لكن لا بأس لأننا مؤديي مشاهد خطرة وليس لدينا إحساس |
Seni sevdim ama sana hiç söylemedim, çünkü biz hiç konuşmadık. | Open Subtitles | لقد أحببتك ولكننى لم أخبرك أبدا لأننا لم نتحدث من قبل |
Gösterin en iyi anlarından birisi çünkü biz her akşam aynı gösteriyi yapıyoruz. | Open Subtitles | انه حقا وقتً رائع من العرض لاننا نفعل العرض نفسه في كل ليله |
Kullandığımız şey kuvvetimiz de değildi çünkü biz ormandaki en büyük süt çocuklarıydık. | TED | حتماً لم نكن نستخدم قوتنا البدنية لاننا اصغر الحيوانات في الغابة |
İnsanları izleyerek bunu anlamak yada bunu öğrenmek çok zor çünkü biz insanlarla iletişim kurarken herşeyi otomatik olarak yaparız. | TED | لقد اتضح انه صعب حقا لتعلم هذا او فهم هذا من مشاهدة الناس لاننا عندما نتفاعل نفعل كل هذه الاشارات تلقائيا |
çünkü biz hep eğlencelik şeyler yapıyoruz ya da bilirsiniz sizi korkutacak, müthiş heyecanlandıracak şeyler. | TED | لاننا فقط نصنع اشياء مرحه او كما تعلم ستجعلك تخاف او تشعر بالأثاره |
Bu fotoğrafı dört ile çarpın ve serayı görün bu sene ekim ayında açılacak. çünkü biz bu çiçekleri yetiştireceğiz şehrin yoksullarının yaşadığı bu yerin tam ortasında. | TED | كبر تلك الصورة لاربع مرات و سترون المشتل الذي سيفتح في اكتوبر هذا العام لاننا سنربي تلك الازهار داخل وسط المدينة. |
çünkü biz çevreyiz, ve birbirimize nasıl davrandığımız gerçekte çevreye nasıl davranacağımızdır. | TED | لأنّنا نحن الّذين نمثّل البيئة، وأسلوب تعاملنا مع بعضنا البعض يعكس تماما كيفيّة تعاملنا مع البيئة. |
O senin hakkında bir şeyler duydu çünkü biz bilirsin, onunla yakınız ve sen onun hakkında bir şey duymadın çünkü... | Open Subtitles | لقد سمعت عنك لأنّنا ,كما تعلمين مرتبطان ,و لم تسمعي عنها بسبب |
çünkü biz içkimizi yudumlarken adamların mahzeninden çok daha değerli bir şeyi çıkarıyorlar. | Open Subtitles | لإننا حين كنّا نستمتع بشرابنا أخذ رجالي شيئاً ثميناً من قبوك. |
Evet, çünkü biz tahmin edebileceğinizden daha kavgacı, daha inatçı ve daha budalayız. | Open Subtitles | نعم,لأنه نحن الاكثر اعجاباً بالحرب اكثر عناد,واكثر غباء من مايمكنك ان تتصوره |
çünkü biz Aileyiz | Open Subtitles | نحن أكثر منما نحن عليه نحن واحد واحد |
çünkü biz, insanı kendi geçmişinden kopardıktan sonra ailesinden, çocuklarından ve diğer insanlardan da koparıyoruz. | Open Subtitles | الماضي ممنوع . لماذا؟ لانه عندما يقطع الشخص من ماضيه |
çünkü biz o çeşit mutlu-şanslı şırfıntılarız adamım. | Open Subtitles | لأنّ هكذا هو حظّنا السعيد يا رجلي |
Gerçekten mi? Bu tuhaf, çünkü biz onlara her zaman konuşuruz. | Open Subtitles | هذا غريب بسبب أننا نتحدث إليهم طوال الوقت |