"çalmak" - ترجمة من تركي إلى عربي

• السرقة
• لسرقة
• العزف
• تسرق
• يسرق
• أعزف
• أسرق
• تعزف
• سرقتها
• بسرقة
• سرقته
• نسرق
• لتسرق
• تسرقي
• وسرقة

Benim buraya "senden çalmak için geldiğim" kısmını anladın değil mi?
إنّكِ فهمتِ الجزء بشأن قدومي إلى هُنا هو السرقة منكِ، صحيح؟

Ama genellikle açığa çıkmayan şey... ...paravan şirketlerin, yoksul ülkelerden... ...büyük miktarlarda parayı, dönüşümsel büyük miktarlarda parayı... ...çalmak için nasıl kullanıldıkları.
ولكن ما لا يأتي عادة للضوء كيف تستخدم شركات شل لسرقة مبالغ ضخمة من المال، تحويلي مبالغ من المال، من البلدان الفقيرة.

Ama neden bir kaplıca topluluğunda çalmak istediğini merak eder.
رغـم إنّه سيتسائل لماذا تريـد العزف في فرقـة منتجـع صحي

Yani, onu cebe indiren kişi çaldığını sanıyorsa yine de çalmak sayılır.
هل تزال تسرق اذا كان الشخص الذي سرقها يعتقد انهم كانوا يسرقون؟

Benim vurgulamak istediğim şey, eğer birileri klozeti çalmak istiyorsa, onu zaten çalacaklardır.
وجهة نظرى انة لو هناك احد يريد ان يسرق المرحاض فسوف يسرق المرحاض

Hem kendi annem hem de sizlerin anneleri için çalmak istiyorum.
أريد أن أعزف قليلًا من أجل أمّي و كل أمّهاتكم كذلك.

Bu arabayı çalmak için neler yaptım biliyor musun sen?
هل تعرفين ما مررت منه لكي أسرق هذه السيارة ؟

Zencilerden ve hırsızlardan birşey çalmak suç olduğu için mi?
ماذا؟ منذ كانت السرقة من الزنوج واللصوص جريمة؟

Bana hiçbir şey verilmese bile, çalmak zorunda kalmasaydım...
ربما لو كانوا أهدونى اى شئ, لو لم اُجبر على السرقة

Çalışma karşılığı ödeme almak aşağılayıcı birşey. çalmak daha iyi, daha hareketli.
العمل من أجل المال مهين أفضل من السرقة لأنه عاطفي أكثر

"SG-2, Ölçü Taşı'nı çalmak için 2. geçidi kullandı" mı demek istiyorsun?
أتقولين أن إس جي 2 إستخدم البوابة الثانيه لسرقة محك الذهب ؟

Ajan Bir Kraliyet Mücevherlerini çalmak için bir entrika döndüğüne inanıyordu.
الآن, العميل واحد كان يؤمن بأنه يوجد مؤامرة لسرقة المجوهرات الملكية

Bu çok güzel. İnsanların önünde çalmak seni germiyor mu?
إنّه رائع جدّاً، ألا تشعرين بالتوتر عند العزف أمام الآخرين؟

Bir enstrüman çalmak ve müzik icra etmekten alabileceğim çok fazla şey ve keyif var.
يوجد الكثير من المتعة والاشياء التي يمكن ان احصل عليها من العزف على الة موسيقية والاداء

Çünkü kişiye özel bir malı çalmak için gittiğinizi biliyordunuz.
لأنك نويت أن تسرق ما كنت تعلم أنه ملكية خاصة.

Ne yazık ki şu anda bu daha ziyade rus mafyası tarafından büyükannelerimizin banka hesaplarını çalmak için kullanılıyor.
لسوء الحظ , الآن , في الغالب تُستخدم طريقة بواسطة المافيا الروسية لكي تسرق حسابات جدتك في البنك .

Annesine ilaç almak için, çalmak zorunda kalan, önemsiz bir hırsız değil.
ليس لصّ صغير الذي كان عليه أن يسرق ليدفع ثمن دواء أمّه.

Ben de piyano çalmak isterdim ama, herkes piyano çalmayı istiyor.
أريد أن أعزف على البيانو، لكن العديد من أقراني يعزفون عليها،

Sen ailemin ölümsüzlüğünü çalmak, köleler ve hayvanlar gibi, vücutlarının çürümesine izin vermemi istiyorsun.
أنت تطلبين أن أسرق الخلود من والداى ؟ و أن أترك جثتيهما تتعفنا فى العدم مثل جثث العبيد و الحيوانات ؟

Bulurum bir tane. Senin tek yapman gereken benim için gitar çalmak.
سأجد واحد ، كل ما عليك فعله هو أن تعزف القيثار لي

Ama ben onu çalmak değil, onun bana verilmesini istiyorum.
لكنّي أريد أن أعطي سمران. أنا لا أريد ان سرقتها

Bu nedenle, botanist Robert Fortune'ı, Çin'den çayı gizli bir operasyonla çalmak için görevlendirdi.
لذلك كلفت عالم النبات روبرت فورتشن بسرقة الشاي من الصين في عملية سرية.

Benim yaşımda çalmak istediğim tek şey daha çok zaman.
في عمري الشيء الوحيد الذي أبحث عن سرقته هو الوقت

Başka şansımız olmasaydı ve çalmak zorunda kaldığım için çalsaydım.
مثل ان لا يكون لدينا خيار سوى ان نسرق شئ

Nasıl bir manyak çarpıp kaçtığı bir kızın çantasını çalmak ister ki?
لابد أن تكون بغيضاً للغاية لتسرق من ضحية حادثة اصطدام و فرار.

Minibüs çalmak istiyorsan, sana yardım ederim aşkım ama zaten bir motorsikletimiz var.
أتريدين أن تسرقي الشاحنة فأنا معكِ يا حبيبتي ولكننا حصلنا علي دراجة بخارية

Kabinleri kullanarak buraya gelip adaptörü çalmak için geçiş kodumu hacklediğinizi biliyorum.
أعرف أنكم أخترقهم كود تنقلي أستخدمتم الكبسولة للأقتحام إلى هنا وسرقة المحول