ويكيبيديا

    "çok sayıda" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • العديد من
        
    • الكثير من
        
    • عدد كبير من
        
    • عدد من
        
    • كثيرون
        
    • متعدّدة
        
    • كبيرة من
        
    • الكثير مِنْ
        
    • هناك الكثير
        
    • أكبر عدد
        
    • عدد هائل
        
    • العديدة
        
    • كثر
        
    • عدداً كبيراً
        
    • بأعداد كبيرة
        
    çok sayıda kadın tanıdığını ama onun gerçekten özel olduğunu söyle ona. Open Subtitles الان اخبرها بانك التقيت العديد من السيدات لكنها حقا شئ ما خاص
    Alışverişler, hisse senetleri ve kişiliğin olarak tanımladığımız çok sayıda veri noktası. Open Subtitles العديد من المشتريات أفضليات، ومعلومات قابلة للقياس وجميع هذه المعلومات تعرف، بشخصيتك
    çok sayıda ısırık ve Danny ile Adam'ın topladığı parçaları esas aldım. Open Subtitles على أساس حجم العديد من اجزاء وقطع داني وآدم انسحبت من الأعشاش.
    Biz çok şanslıyız çünkü İrlanda'da çok sayıda büyük camgözlerimiz var. TED ونحنُ محظوظون في ايرلاندا , لدينا الكثير من اسماك القرش المُتشمسة
    20-30 yıl kadar önce, bunun mümkün olabileceğini düşünen çok sayıda bilimci vardı. TED ظن الكثير من العلماء قبل عدة عقود أن مثل هذا الأمر ممكن الحدوث.
    çok sayıda fok, dalgalardan korundukları bu kanalda bir araya geliyor. Open Subtitles داخل قناة محمية من الامواج الخارجية عدد كبير من العجول تسبح
    Sanatımın bana bile gizemli gelebilecek çok sayıda dalı var. Open Subtitles مازالت هناك العديد من الفروع التي مازالت غامضة بالنسبة لي
    Üzgünüm ama bir gün içinde çok sayıda insan görüyoruz. Open Subtitles أنا آسفة ، ولكننا نرى العديد من الناس كل يوم
    Dükkanımda da bayatlamak üzere olan çok sayıda kızıl kadife pastam var. Open Subtitles ولدي العديد من كعك الأحمر المخمل في المحل على وشك ان يتعفن
    Zincirleri şifa halkalarıyla dolu çok sayıda üstat deneyip başarısız oldu. Open Subtitles العديد من المعلمين الذين تثقلهم سلاسل العلاج خاصّتهم حاولوا تجربتها وفشلوا.
    Biliyorsun Nehirden çok sayıda inek ve atının su içtiğini biliyorsun. Open Subtitles أنت تعلم, هنالك العديد من الأبقار والأحصنة التي تشرب من النهر
    Bilgisayarlarda bir çok sayıda oldukça iyi ses mevcut, fakat hepsi başka birinin sesi gibiyken, bu kulağa benim sesim gibi geliyor. TED وكان هناك العديد من الاصوات موجودة على الحاسوب ولكنها تبدو وكانها اصوات غريبة عن المتحدث بينما هذا الصوت بدا كانه صوتي
    Anlamak için ağ üzerine çok sayıda yavru midye koyduk. TED لاكتشاف ذلك قمنا بوضع الكثير من صغار المحّار على شبكة.
    çok sayıda mutlu çalışanı olan organizasyonlar aksinin olduğu organizasyonlara göre üç kat daha fazla gelir elde ediyorlar. TED المنظمات التي لديها الكثير من الموظفين السعداء لديها ثلاثة أضعاف نمو الإيرادات، مقارنة مع المنظمات حيث هذا غير صحيح.
    Yoksa bugün ortalıkta dolanan bu kadar çok sayıda Taylandlı olmazdı. TED ولولا هذا .. لما كان هنالك الكثير من التايلنديين يسيرون هنا
    Bir kaç ayda bir çok sayıda büyük suçlu kayboluyor ya da ölü bulunuyor ama hiç bir delil bulunmuyor. Open Subtitles يبدو كلّ بضعة شهور هناك عدد كبير من مرتكبي جرائم العنف يُفقدون أو يظهرون موتى، لكن لا توجد أدلة أبدًا.
    Eğer buluşmalara açıksan kilisemde sana uygun çok sayıda... - ...kız var. Open Subtitles إذا كنت ترحب بالإلتقاء بأشخاص جديدين هناك عدد من الفتيات الشابات بكنيستي
    Etkili olması için isteklerine boyun eğen çok sayıda insan gerekiyor. Open Subtitles وليكون تأثيرها كبيراً.. فإن هذا يتطلب من بشر كثيرون التخلي عن إرادتهم
    Vanya Kostenka. Yaş 19. Sırtında çok sayıda bıçak yarası. Open Subtitles فانيا كاستانكا، 19 سنة طعنات متعدّدة في الظهر
    Pek çok felsefem var, ama bu, içinde bulunduğumuz durumda, yani çok sayıda kanıt olduğu durumlar için olanı. Open Subtitles لا لدي الكثير منها لا أنا اتكلم عن التي لها علاقة للأن, عند التعامل مع كميات كبيرة من الدلائل
    Dışarıda çok sayıda bağlantısı vardı. Müzikçi adam, değil mi? Open Subtitles كَانَ عِنْدَهُ الكثير مِنْ الإتصالاتِ في الخارج رجل الموسيقى، صحيح؟
    Bazen çok sayıda radyo sesi oluyor. Hepsini kapatıp biraz televizyon izlemek istiyorum. Open Subtitles ببعض الأحيان هناك الكثير من الراديوهات, وأنا أريد أن أغلقها جميعاً لأشاهد التلفاز.
    Ciddiyetle; çok sayıda başarılı saldırının övünülecek bir yanı olabileceğini... Open Subtitles ويخبرنا بوعي بأنه يوجد شرف بحمل أكبر عدد ممكن من الهجمات الإنتصارية
    Onlarca yıl insanları parayla motive etmeye çalıştık, paranın sosyal bağları erozyona uğrattığını gösteren çok sayıda araştırmamız olsa da. TED لعقود، حاولنا تحفيز الناس بالمال، رغم اننا نملك عدد هائل من البحوث التي أظهرت ان المال يحطّم الترابط الإجتماعي.
    Bu, yapmak zorunda kaldığım çok sayıda görüşmeden biriydi. TED كانت هذه واحدة من الاستشارات العديدة التي اضطررت للذهاب إليها
    çok sayıda düşmanı bozguna uğrattık, birçok tehlikenin üstesinden geldik. Open Subtitles هزمنا أعداء كثر وتغلبا على العديد من التهديدات
    Bu güne kadar çok sayıda ninja antrenman esnasında öldü. Open Subtitles بأن عدداً كبيراً من الننجا الذين تمرنوا هذا التمرين ماتوا
    çok sayıda Oklahomalı daha iyi bir gelecek için California'ya gidiyor. TED حيث ينتقل سكان أوكلاهوما إلى كاليفورنيا بأعداد كبيرة من أجل مستقبل أفضل.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد