ويكيبيديا

    "ücret" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • السعر
        
    • رسوم
        
    • الثمن
        
    • أجور
        
    • الأجرة
        
    • الدفع
        
    • الراتب
        
    • أجراً
        
    • الرسوم
        
    • أجرة
        
    • سعر
        
    • مرتب
        
    • راتب
        
    • تكلفة
        
    • رواتب
        
    Ama tayt giyen iki adamla uğraşacaksam ücret de katlanır. Open Subtitles لكن، إذا كان عليّ أنّ أطهو رجلين معاً السعر سيرتفع
    Küçük bir ücret karşılığında, virüsü siteye yükleyebiliyor ve her şey yolunda mı bakabiliyorlar. TED مقابل رسوم رخصية، يقومون بتحميل تلك الفيروسات و للتأكد من أن كل شيء على مايرام.
    Ve giderek artan bir şekilde tüm bu bağlantı için ödememiz istenen ücret bizim özelimizdir. TED و بتزايد الثمن الذي يتطلب منا دفعه مقابل كل هذه التواصلية هي الخصوصية.
    O gün eve geldi ve bana sigara sarma işi için tuttuğu ücret defterini gösterdi. TED ذلك اليوم تحديدًا عادت إلى المنزل وأرتنى كتاب أجور لفها للبيدى.
    - ücret de işte burada, taksimetrede yazıyor. 29 Dolar. Open Subtitles و الأجرة موجودة على العداد إنها 29 دولاراً
    Evet, bu, geçen gece konuşmam için ücret aldığım yaşlı adam. Open Subtitles أجل،هذا الرجل المسن الذي تم الدفع لي لأتحدث معه الليلة الماضية
    Bu resmi işler için minimum ücret, vergi memuru için, bilirsin. Open Subtitles هذا هو الراتب الأساسي فحسب، من أجل الأوراق و الضرائب، أتفهمين؟
    Eğer angaryalara yardım edersen sana iyi bir ücret ve kalacak yer veririm. Open Subtitles ‫إن ساعدتني في الٔاعمال فسأعطيك ‫أجراً مقبولًا ومكاناً تقيمين فيه
    Bak, kişi başı istediğin ücret neydi geçen sefer? Üç katına çıkarayım. Open Subtitles انظر، أياً كان السعر بالنسبة للرأس في المرة الماضية، سأضاعفه 3 مرات
    Tekrar gördük ki, insanların sürüş alışkanlıklarını azaltma istemelerinde "ücret" müthiş bir rol oynuyor. TED وهكذا مرة أخرى، يمكننا أن نرى بأن السعر يلعب دورا كبيرا في رغبة الشعوب للحد من سلوكياتهم في قيادة السيارات.
    Bu ürün için bu kadar ücret almamız doğru mu? TED هل من الصواب أنه علينا طلب السعر العالي مقابل هذا المنتج؟
    20 Euroluk yıllık sabit bir ücret alıyorlar. TED هم يتقاضون فقط رسوم صيانة شقة سنوياً بمقدار 20 يورو
    Gene de dünyadaki pazar güçleri arayıp belirli bir ücret karşılığında rüşvetle mücadele eden bir servis kurmadılar. TED ولكن قوى السوق حول العالم لم تقم أي خدمة تستطيع بها الإتصال ودفع رسوم , و مكافحة الحاجة إلى رشوة
    Evet, yerel işadamları bize ücret öder, biz de ekibimizi gönderir, sokaklarındaki çöpleri aldırırız. Open Subtitles أجل .. أنظري .. رجال الأعمال المحلّيين يدفعون لنا رسوم
    Yapamazsınız. Bu şov için tam ücret ödedim! Open Subtitles لن تفعلوا ، دفعت الثمن كاملاً لعرض الغرائب هذا
    Affedersiniz, kötü haberlerim var. Demiryolu ücret bordrosu çalındı. Open Subtitles لدي أخبار سيئة سرقت أجور موظفي سكة الحديد
    Düşünsene, asgari ücret alıyor. Donna da 2 peni kazanıyor. Çok küçük bir daireye güçleri yetebilecek. Open Subtitles ومع ذالك هو على الأجرة القليله وهي مؤقته لذا كل مايمكنهم تحمله هي شقة صغيرة
    Önceden ayakkabı da veriyorlarmış, ama ücret hala iyi. Open Subtitles انهم كانوا يعطون الأحذية أيضا لكن الدفع ما زال جيد
    Bugün milyonlarca kadın bu şekilde taviz veriyor, eşit çalışma için eşit ücret alamadıkları işlerine devam ediyorlar. TED اليوم، تقوم الملايين من النساء بهذه التسوية، البقاء في الوظيفة دون تقاضي الراتب المتساوي في الموقع الوظيفي المماثل.
    Biliyorum ki sana asgari ücret veriyoruz, buna karşı savaşmıştım. Open Subtitles أعلم أنك تتقاضى أجراً قليلاً، أنا عارضت ذلك
    Bu ücret ve pay, ekonomiyi ve inovasyonları milyonlarca iş yaratarak canlandırırdı. TED هذه الرسوم وتوزيع الأرباح سيحفز الاقتصاد والابتكار، بخلق ملايين الوظائف.
    Tamam, peki siz nasıl isterseniz öyle takılın ama ücret almamasının sebebi bu değil. Open Subtitles حسناً، قل ما شئت، ولكن هذا ليس السبب في أنّه لم يأخذ أجرة
    Bu özel rezervasyon için her kişi için belirli bir ücret oranı hesaplanır. TED وقد قامت بحساب سعر التكلفة لكل شخص مقابل هذ الحجز بالذات.
    Eşit işe eşit ücret hakkınızı savunuyorum, ve çocuk doğurma... ya da kürtaj olma hakkınızı da savunuyorum. Open Subtitles أؤمن بحقك في مرتب مساو للرجل وفي حقك في ولادة طفل أو إجهاضه يجب أن تتم معاملتك كالرجل
    Başka bir hastaneden daha iyi bir ücret teklif edilmişti. Open Subtitles عرض علي أن اعمل في مكان اخر مع راتب أعلى ولم أذهب
    Sizi, hiç ücret almadan istediğiniz yere götürebilir miyim diye soracaktım. Open Subtitles لا , لا , لا أريدكما أن تدفعا أريد أن أسألكما ما إن كنت أستطيع أن أقود لكما طوال الوقت و بدون تكلفة
    İyi donanımlıydılar, iyi ücret alıyorlardı, ve kızlara naylon giysiler ve dans gibi güzel şeyler verdiler. Open Subtitles كانوا مجهزين بشكلاً جيد ويحصلون على رواتب جيده وقد أعطوا الفتيات اشياء جيده وجديده مثل الجـوارب النايلون وولـع الرقـص

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد