Bunu bir Noel şakası olarak gördüğüne hiç şüphe yok. | Open Subtitles | لا شك أن هذا هو فكرتك من نكتة عيد الميلاد |
Eğer biri devam ettirmek isterse bir de burun şakası vardı. | Open Subtitles | هناك نكتة أنفِ تَذهب، إذا كان اي شخص يريد أن يلتقطها |
Bir daha asla konuşmayacağımız efsanevi bir eşek şakası oldu. | Open Subtitles | يا له من مقلب اسطوري لن نتحدث عنه مرة أخرى |
— Hey, bu haftalık kocagöt şakası yeter. | Open Subtitles | حسناً، يكفي نكات عن البدناء لهذا الأسبوع |
Eşek şakası olmalı. Bürodaki arkadaşların şakası. | Open Subtitles | قد يكون ذلك دعابة كما أظن، مقلب طويل من أصدقائي بالمكتب |
Bak abinin şakası yoktu. Canlarını fena yakar. | Open Subtitles | أنظري, لمْ يكُ أخوكِ يمزح بشأنهم سوف يؤذيهم |
Bir tür eşek şakası bizim üzerimizde deneniyor. | Open Subtitles | إحساس أن هناك نوع من المزاح المرعب يتم ممارسته علينا |
- Evet aynen öyle! Vur-kaç sonuçta! Bu işin şakası olmaz. | Open Subtitles | ـ نعم هذا ما نريده ـ الدهس ثم الهرب، ليس مزاح |
Lütfen, bunun saçma bir kamera şakası olmadığını söyle. Burada silahlarımız var. | Open Subtitles | إياك وتخبرني أنها الكاميرا الخفية نحن مسلحون |
Bu aramızda yaptığımız bir doktor şakası. Kevin Pollak'ı da seviyoruz. | Open Subtitles | هذه نكتة أطباء نحب أن نقولها و أيضاً نحب كيفن بولاك كوميدي أمريكي |
Sünnet şakası yapabilirim ama burası uygun bir yer değil. | Open Subtitles | يمكنني قول نكتة القضيب لكن هذه مناسبة جليلة |
İşte bu yüzden ben seninle birlikteyim en büyük albümün bir osuruk şakası olduğunu söylemekten korkmayan güzel kızla. | Open Subtitles | لهذا أنا معك هنا فتاتة لطيفة و جميلة لا تخشى أن تخبرني أن أفضل ألوبامتي هو نكتة غازات |
Henüz kimse Jessica Tandy şakası yapmadı değil mi? | Open Subtitles | هل قال احدكم نكتة جاسيكا تاندي الى الآن ؟ |
Bu arada, eşek şakası için iyi fikirmiş, eğer yapmak isterseniz. | Open Subtitles | والتي هي بالمناسبة فكرة رائعة لمقلب، إذا كنتَ تبحثُ عن مقلب |
Şimdi, çoğunuz bunun bir eşek şakası olduğunu anladınız, ve gerçektende çok, çok iyi. | TED | الآن، أغلبكم تمكن من ادراك أن الأمر كان مقلبا، وفي الحقيقة مقلب جيد جدا، جدا. |
Boy şakası, kilo şakası yaş şakası istemiyorum. | Open Subtitles | لا نكات عن القصر لا نكات عن السمان و لا نكات تتعلق بالسن |
Her şeyin bir Noel şakası olduğunu, ve bir anda, "Yo ho ho!" diyerek, bana bir börek vereceğinizi umuyorum. | Open Subtitles | أتمنى أن يكون هذا كله عبارةٌ عن دعابة عيد وبعد قليلٍ, سوف تردد "يو هو هو" وتُعطيني فطيرة اللحم المفروم. |
Her ne kadar bunun, Tanrı'nın zalimce bir şakası olduğunu düşünsem de blöfüne meydan okuyacağım. | Open Subtitles | لكنني قررت حتى ولو أنها نكتة قاسية من الرب , أنني ربما سأستطيع معرفة هل هو يمزح أم لا |
Maçtan önce sinirlerini bozmaya çalışırdık, yıldırmak için eşek şakası yapardık. | Open Subtitles | تعلمون , محاولة الدخول إلى رأسهم قبل أن تبدأ اللعبة قليل من المزاح لتخويفهم |
Kızların yaptığı bir eşek şakası olabilir. | Open Subtitles | حسنا, ربما تكون أحد مزاح الفتيات المراهقات |
Eşek şakası olacak gibi görünmüyor. | Open Subtitles | ولا يبدو أنّها مزحة الكاميرا الخفية |
Sen de o role çok şey katardın bunu şişman şakası olarak söylemiyorum! | Open Subtitles | آه لكنت أضفتي الكثير للدور من خبرتك ولا أعني ذلك بمزحة كييرة الحجم |
- Sıçtırttın adamım. Galiba bu yüzden ev yolu şakası deniyor. | Open Subtitles | أعتقد أنى علمت سبب قولهم لهذه النكتة فى الطريق للمنزل |
Dün akşamki tayfanın şakası sanmıştım. Ta ki başı bulana kadar. | Open Subtitles | ظننتُ أن طاقم البارحة يعبث فحسب حتّى وجدتُ الرأس |
Çünkü ölmek üzereyken eşek şakası yapmak çok komiktir. | Open Subtitles | صحيح لأن مزحات المراهقة تكون مضحكة عندما تكون على وشك الموت |
Narkozun şakası olmaz. Tehlikelidir. | Open Subtitles | التخدير ليس شيئاً للمزاح انه خطير |
Bu heriflerin şakası yok. Sen de biliyorsun, ben de biliyorum. | Open Subtitles | هؤلاء الناس لا يعبثون أنت تعرف هذا وأنا أعرف هذا |
Tam bir eşek şakası. Bir çok öğrenci maske takıyor. | Open Subtitles | فيما يبدو أنه مزحه عدد من الطلاب شوهدوا وهم يرتدوا أقنعة مخيفة. |