ويكيبيديا

    "şarabın" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • النبيذ
        
    • نبيذ
        
    • نبيذك
        
    • بالنبيذ
        
    • والخمر
        
    • والنبيذ
        
    Ne vermenin bir yararı var ne almanın Ne şarabın ne suyun Open Subtitles هناك القليل في الأخذ أو العطاء هناك القليل في الماء أو النبيذ
    Noel Baba'nın kulübesine pikniğe giderdim... kolyeyi de şarabın içine koyardım. Open Subtitles وتقوما بنزهة خلوية في بيت سانتا وكنت لأضع القلادة في النبيذ
    Şu halimize bak. 400 dolarlık şarabın yanında iç çekiyoruz. Open Subtitles انظرى إلينا، نبكي على زجاجات من النبيذ ذات 400 دولار
    Nihayet tadımlık içtim ve damağımda sanki yağlı, porto şarabının zenginliğini hissettim. bu şarabın belirgin özelliği olarak kabul ediliyordu. Bir çok açıdan porto şarabına benziyordu. TED ثم تذوقته ، وكان زيتي غني مثل نبيذ " بورت " وهذا ما يميز هذا النبيذ والذي يشبه نبيذ " بورت " في كثير من الوجوه
    Emin değiller ama her şeye mikroplu şarabın neden olduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles إنهم ليسوا متأكدين؛ ولكنهم يعتقدون أن سبب كل ذلك هو نبيذ ملوث
    Peki verdiğin bilginin şarabın kadar kötü olmadığını nerden bileceğim? Open Subtitles كيف لي أن أعرف أن معلوماتك ليست سيئة بقدر نبيذك
    şarabın 200 çeşidini bilen bir komşum var. TED لدي هذا الجار الذي يعرف 200 نوع من النبيذ.
    Bunlar karbon dioksitle doldurulmuş baloncuklar, şarabın fermantasyon sürecinde üretilen bir gaz. TED هذه الفقاقيع مليئة بثاني أكسيد الكربون، وهو الغاز الذي ينتج أثناء عملية تخمير النبيذ.
    şarabın asıl sahibi 18. yüzyılın en ateşli şarap meraklısı oluverdi. TED المالك الأصلي لقنينة النبيذ كان واحد من اكثر متذوقي النبيذ حماسة في القرن الثامن عشر
    Rice üniversitesi kırmızı şarabın içinde bulunan ve size iyi gelen maddenin üzerinde çalışmaya başladı ve bunu biraya aktardılar. TED فريق من جامعة رايس بدأ بهندسة مادة معينة فى النبيذ الأحمر يجعل النبيذ الأحمر صحياً أكثر لجسدك من البيرة .
    Hala yüzüme döktüğün şarabın tadını alabiliyorum. Open Subtitles أنا لا أزال أتذوق النبيذ الذى ألقيتيه في وجهي.
    Çalınmış şarabın tadı ne kadar lezzetlidir, bilir misin peder? Open Subtitles هل تعلم ابتي، كم هو لذيذ طعم النبيذ المسروق
    Önce, şarabın üzerine şemsiye koymadılar, şimdi de yemekten salyangoz çıktı. Open Subtitles في البداية، لم يكن لديهم الشمسية التي توضع على النبيذ والاَن يضعـون القواقـع على طبق الطعـام
    Garson, içtiğimiz şarabın şişesinin etiketine bakabilir miyiz? Open Subtitles ايها النادل.. دعنى ألقى نظره على الملصق الذى على زجاجة النبيذ التى نشربها.. هل هذا ممكن ؟
    Çok kolay hem. - şarabın var mı? Open Subtitles ستعجبك ، وسهلة أيضا هل لديك بعض النبيذ ؟
    Çölü geçen alanlar bildiriden ayrıdır. Su ve şarabın olmadığını unutma. Open Subtitles تجتاز مساحات من الصحراء ما عدا الأخطار ولا تنسى أنه لا مياه ولا نبيذ
    Çölü geçen alanlar bildiriden ayrıdır. Su ve şarabın olmadığını unutma. Open Subtitles تجتاز مساحات من الصحراء ما عدا الأخطار ولا تنسى أنه لا مياه ولا نبيذ
    Ben de senin servis ettiğin şarabın tıpasını saklama ihtiyacı hissettim. Open Subtitles و شعرت أنه من الواجب أن أقوم بحفظ سدادة لقنينة نبيذ قمنا بشربها معاُ.
    Peki verdiğin bilginin şarabın kadar kötü olmadığını nerden bileceğim? Open Subtitles كيف لي أن أعرف أن معلوماتك ليست سيئة بقدر نبيذك
    Kadehin asla boş olmayacak, çünkü senin şarabın olacağım. Open Subtitles كأسك لن يفرغ، لأنى سأكون أنا نبيذك
    Nasıl bu hale geldiğini anlatıyordun. Aşırı şarabın bir sonucu. Open Subtitles إذا كنت تخبرني كيف بدأ ذلك هذا بسبب الأفرط بالنبيذ
    - Öyleyse şimdi yemeğin ve şarabın tadını çıkarabiliriz. Open Subtitles -بحيث يمكننا أن نناقش مسألة الطعام والخمر -الخمر واللحم
    Kutsama töreninden sonra ekmek ve şarabın gerçekten İsa'nın vücudu ve kanı olduğunu söylemek. Open Subtitles :أنه بعد التكريس يقدم الخبز والنبيذ على انهما جسد ودماء السيد المسيح

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد