ويكيبيديا

    "şube" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الفرع
        
    • فرع
        
    • القسم
        
    • إدارة
        
    • فرعاً
        
    • المفوّض
        
    • فروع
        
    • من خليتنا
        
    • المفوّضَ
        
    İngiltere'deki Özel Şube, bütün havayollarının... ve gemilerin yolcu listelerinden onun izini sürüyor. Open Subtitles الفرع الخاص في بريطانيا يحاول تتبعه خلال قوائم المسافرين لكل شركات الطيران والعبارات.
    Şube müdürü olabilirim, ama bu başka insanların parası. Open Subtitles ربما أكون مدير الفرع لكنه من أموال الأشخاص الآخرين
    Güçlerin Ayrılıgı ilkesine göre, bir Şube başka bir Şube üzerinde otorite kuramaz. Open Subtitles نظام التحقق والموازنه أنشئ عندما لم يكن هناك فرع يمارس القوه المطلقه علىفرعآخر.
    Şube başına düşen bankacı sayısı üçte bir oranında azaldı. TED انخفض عدد الصرافين في كل فرع بمقدار الثلث.
    Dışişleri Bakanı ne derse desin, bu durum 9.Şube'nin yargı yetkisine girer. Open Subtitles اي يكن الوزاره الخارجية تتمنى ان يقع هذا ضمن سلطة القسم 9
    Tüm yaşanan heyecandan sonra 9.Şube takviye kuvvetlerle geldi – Open Subtitles بعد كل هذه الاثاره القسم 9 شوهد مع تعزيزات عسكريه
    Yaptığın şey dikkatsizceydi. Sizi Şube disiplinine şikayet etmem gerekir. Open Subtitles ما فعلته كان تهوّراً وينبغي أن أضعكِ في إدارة تأديب الإنضباط
    Diğer taraftan Michael Scott Kâğıt Şirketi henüz bu ay yeni bir Şube açtı. Open Subtitles شركة مايكل سكوت للورق، على أية حال قد فتحت فرعاً جديداً في الشهر الحالي.
    Her zaman birlikte çalıştığımız Şube ile güçlü ilişkiler kurmanın işleri çok daha kolaylaştırdığına inanmışımdır. Open Subtitles لطالما اعتقدت أن العلاقات القوية مع الفرع الذي تتعامل معه يسهل الحياة كثيرا
    Neden sana merkez Şube için yaptığını göstermiyorsun. Open Subtitles لماذا لا نريك ما فعلناه مع الفرع الوطني للشركة
    En çok kilo veren Şube fazladan üç gün tatil kazanacak. Open Subtitles الفرع الذي يخسر وزنا أكثر يفوز بثلاتة أيام إجازة إضافية
    Tamamdır, gidip Şube müdürlerimize bankalarının güvenli olmadığını söyleyelim. Open Subtitles حسنًا لنذهب ونخبر مديرو الفرع بان مصرفهم ليس آمن
    - Belki Şube müdürüyle arasında bir sorun olabilir. Open Subtitles أعني, ربما هذا الرجل يحمل ضغينة ضد الفرع الذي في حيه
    "Wolfram ve Hart temsilcileri yeni bir Şube kurmak istiyorlardı ve sonunda Los Angeles'a kurdular. Open Subtitles ممثلوا ولفرام آندهارت كَانوا يَنْظرُون لبِناء فرع جديد والذى فى النهاية أصبحْ لوس أنجلوس
    Ryan, bir kaç dakikaya Şube müdürlerini tanıtacak. Open Subtitles رايان يريد تقديم فرع المدراء في غضون دقائق
    Ancak her Şube için ayırabileceğimiz küçük bir miktar para var o yüzden paranın nasıl dağıtılacağını da yöneticilere bırakacağız. Open Subtitles وأعرف أن الموظفين يتوقعونها لكن لايوجد إلا مبلغ صغير لكل فرع لذا سنترك الأمر للمديرين ليقرروا كيف يوزعونها
    Sanırım bir noktada beni şirketin en başarılı Şube yönetici olarak tanıtacaklar. Open Subtitles وفي تلك الأثناء سيقومون بتقديمي كــ أكثر مدير فرع ناجح لديهم
    Şube öyle meteliksiz ki, kahve filtresi almaya bile paramız yok. Open Subtitles ميزانيّة القسم محدودة جدّاً، بل لا يمكننا تحمّل تكاليف مرشحات القهوة
    Bu kısır döngüden yorulmuştum ve hatta bugün dahi çok sevdiğim Şube biriminin içinde bile o kadar yorulmuştum. TED لقد كنت متعبا من الحلقة المفرغة، ولقد كنت متعبا من ذلك حتى بالوكالة المحببة لي في القسم الذي مازلت أحبه إلى الآن.
    Gözetleme raporu, ABD Mali Şube Los Angeles. Open Subtitles سجل المراقبة، مكتب القسم المالي لوس انجليس
    Kontrol ettirin. Sonra da Narkotik Şube'ye götürün. Open Subtitles وإجراء فحص لها، ومن ثمّ أوصلوها إلى إدارة مكافحة المخدرات
    Öyle yapmamı istiyorsan Şube de açarım, otelindeki mutfağı da idare ederim. Open Subtitles وسأفتتح فرعاً إن أردتني أن أفعل ذلك، وسأدير المطبخ في نزلك.
    Şube müdürü hala fikrini değiştirmemiş. Open Subtitles المفوّض ما زالَ لَيْسَ لهُ تَغيّرَ رأيه.
    İşin özü şu ki buradan görebildiğime göre toplam zaten 5 Şube var ve senin şuben 4. Open Subtitles المسألة هي أن فرعك هو الرابع حالياً بالخمسة فروع التي أراقبها
    Şube üyelerimizi gözaltına aldılar. Güvenli evlerimizden birine baskın yaptılar. Open Subtitles تم إلقـاء القبض على أعضاءٍ من خليتنا.
    İki kere Şube müdürünün şapkasını çalmak ve sonra düşürmek mi? Open Subtitles حَسناً، مَسكَ المفوّضَ القبعة مرّتين وأسقطتْها؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد