ويكيبيديا

    "ailelerin" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • عائلات
        
    • للعائلات
        
    • العوائل
        
    • الأباء
        
    • العائلات
        
    • الأسر
        
    • آباء
        
    • الوالدين
        
    • للآباء
        
    • الاسر
        
    • الأهل
        
    • العائلتين
        
    • لعائلات
        
    • عوائل
        
    • عائلاتهم
        
    Nasıl tüm cemaatin ve ailelerin yanında olabiliyorsun da bizim yanımızda olamıyorsun? Open Subtitles كيف لك أن تساعد مجتمعك وكل عائلات رعايا كنيستك, ولا تساندنا أبداً؟
    Nasıl tüm cemaatin ve ailelerin yanında olabiliyorsun da bizim yanımızda olamıyorsun? Open Subtitles كيف لك أن تساعد مجتمعك وكل عائلات رعايا كنيستك, ولا تساندنا أبداً؟
    bildiğin gibi, sağlık bakanlığı sayesinde ailelerin ve hastaların ne kadar stresli olabileceğini düşünürsek her gün daha fazla tıp personelinin öldürülmediğine şaşırıyorum. Open Subtitles تعلم ، مع الرعاية الصحية للولاية كم يمكن أن يكون هذا مجهداً للعائلات وللمرضى أنا مسرورة أنّه لا يقتل دكتور ماهر كل يوم
    ailelerin steyşınlarına doluşup burger aldıkları ve yeşilliklere piknik yapmaya gittiği zamanlara. Open Subtitles إلى أبسط وقت عندما تجمعوا العوائل في محطة عرباتهم يحظون ببعض البرجر
    Çocukların ve ailelerin gözlerinin içine bakıp da gülümseyerek şöyle dediklerini duymak: Open Subtitles عندما أنظر إلى أعين الأطفال و الأباء.. و هم يبتسمون و يقولون:
    Yani buradaki kurucu ailelerin bir şey kurduğu falan yokmuş. Open Subtitles ممّا يعني أنّ العائلات التي طالمامُجدتبالعائلاتالمؤسسة.. لم يؤسسوا شيئاً فعلياً.
    Mutlu ailelerin neyi doğru yaptığını ve kendi ailemi mutlu edebilmek için öğrenebileceklerimi çözmeye çalışıyordum. TED كنت أحاول معرفة سرّ الأسر السعيدة ومالذي يمكنني تعلّمه منهم لجعل عائلتي أكثر سعادة؟
    Paradan bahsediyorum. Bu ailelerin polise gideceklerini bilemediğimi mi sanıyorsun? Open Subtitles تعتقد بأنّني لم أعلم بأنّ آباء هؤلاء الأولاد لم يخبروا الشرطة؟
    ailelerin, soyun, tarihin, ülkelerin gidişatını değiştiren tek bir karar. TED قرار واحد غيَّر مجرى حياة عائلات وذريات ودول وتاريخ حتى يومنا هذا.
    Hepsi de Avrupa ve Amerika'daki zengin ailelerin yanına gidiyorlar. Open Subtitles سيذهبون جميعهم للعيش مع عائلات غنيه بأوربا والولايات المتحده
    Bazı büyücü ailelerin diğerlerinden daha iyi olduğunu anlayacaksın. Open Subtitles ستكتشف أن بعض عائلات السحرة أفضل من غيرها يا بوتر
    ailelerin, genç insanların bir araya gelebileceği ve kendi deyimiyle, şu ünlü gülleri koklayabilecekleri bir alan yaratmak istiyor. TED إنّه يريد أن ينشئ فضاء حيث يمكن للعائلات و الشبان الجلوس معا، و يشتمّون عبير الأزهار التي يضرب بها المثل.
    Beyazların bir dolar kazanırken siyahi ailelerin altı sent Latinler yedi sent kazanıyor. TED إذ لكل دولار واحد يمتلكه البيض، يقابله ستة بنسات للعائلات السود وسبعة بنسات لمن هم من الأصول اللاتينية.
    Takımlarımızdaki yerler için de büyük talep söz konusu ve neticede yüksek miktarda bağış yapan ailelerin çocukları takımlara girebiliyor. Open Subtitles الطلب كبير من أجل مكان في فرقنا وفي العادة العوائل التي تقوم بتبرعات كبيرة تحصل أطفالهم على أماكن في فرقنا
    Çocukların ve ailelerin gözlerinin içine bakıp da gülümseyerek şöyle dediklerini duymak: Open Subtitles عندما أنظر إلى أعين الأطفال و الأباء.. و هم يبتسمون و يقولون:
    Buraya gelip Vahşi Batı lokantası açtım, çünkü burası Vahşi Batı sadece en cesur ailelerin bulunduğu kanunsuz topraklar. Open Subtitles لقد أتيت إلى هنا، وفتحت مطعم غربٍ بري .. لأن هذا هو الغرب البري أرض بلا قوانين لأشجع العائلات
    En son öğretiler, ilk kez, bize başarılı ailelerin sahip olduğu yapı bloklarını tanımlamamıza izin verdi. TED المنح الدراسية الأخيرة قد سمحت لنا، للمرة الأولى، بتحديد أسس البناء التي تمتلكها الأسر الناجحة.
    Sokakların temiz olması, bu acıyı diğer ailelerin yaşamasına engel olacak. Open Subtitles بأن إخـلاء الشوارع ستبعـد الألم عـن آباء آخريـن
    Özellikle çocuğun ilk yıllarında, ailelerin ne yaptığı çok ama çok önemli görünüyor. TED يبدو أن الوالدين وما يفعلونه هو أمر مهم حقاً، خصوصاً في السنوات الأولى من عمر الطفل.
    Acele et, ailelerin arabayla beklediği yere gidecek. Open Subtitles اذهب الى منطقة الإنتظار للآباء
    Herhalde bütün ailelerin ihtiyacı var. Open Subtitles و تقريبا كل الاسر الاوروبيه في تلك الحاله
    Ve evet, ailelerin, bebekleri telefona vermeleri çok sinir bozucu. Open Subtitles ويكون الأمر مزعجاً عندما يعطي الأهل الهاتف لأطفالهم.
    ailelerin birleşmesi Steve'i çok heyecanlandırdı ve mutlu etti. Open Subtitles أعتقد أن ستيف مضطرب ويريد أن يقول أنه سعيد بلقاء العائلتين
    Diğer ailelerin, arkamdan konuşmalarına ve sertliğimi kaybettiğimi düşünmelerine izin veremem. Open Subtitles لا يمكنني أن أسمح لعائلات أُخرى ان تتحدث عنّي من ورائي، وتفكّر أنني أفقد سيطرتي
    ailelerin yanlarına yerleştirdik, okula gidiyorlar olabilecek en iyi şekilde hayatlarını sürdürüyorlar. Open Subtitles لقد وضعناهم مع عوائل وهم يذهبون للمدرسة يستمرون بحياتهم بأفضل ما يمكنهم
    Ve benim ailem gibi ailelerin varlığına izin verilmemesini talep eden insanlar var. TED وهناك بعض الأشخاص الذين يعتقدون أن وجود عائلتي بطريقة ما يُضعف أو يخرّب عائلاتهم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد