ويكيبيديا

    "anladığını" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تفهم
        
    • تفهمين
        
    • تفهمني
        
    • تتفهم
        
    • تتفهمين
        
    • فهمتِ
        
    • تفهمينني
        
    • يتفهم
        
    • تفهمه
        
    • فهمتني
        
    • فهمتي
        
    • تفهميني
        
    • تعي
        
    • تتفهّم
        
    • يفهم
        
    anladığını sanmıyorum... bir kız arkadaşa sahip olmaktan gelen duygusal yükümlülükler. Open Subtitles أنا فقط لا أظنك تفهم المسؤولية العاطفية التي تأني من صديقة.
    Dört yaşındaki bir çocuğun hayal kırıklığından ne anladığını biliyormusunuz? Open Subtitles هل تعرف كيف تبلغ من العمر أربع سنوات تفهم الإحباط؟
    Beni anladığını söyleyebilirsen, gerekince içim rahat ölebilirim. Open Subtitles لو قلتى لى أنك تفهمين لمِت ميتةً طيبة, إذا لم يكن من الأمر بُد
    çünkü,Bizim ailemizin izzeti sözkonusudur. Benim, ne demek istediğimi anladığını umarım. Open Subtitles إنه شرف عائلتنا أتمنى بأنكى تفهمين ما أعني
    Anlamıyor gibi yapabilirsin, ama anladığını biliyorum. Open Subtitles تستطيع التظاهر بأنك لا تفهمني لكنني أعرف بأنك تفهم
    Bana bunu anladığını söyle, söyle ki bazı ayarlamalar yapabileyim ve sana ihtiyacın olan korumayı sağlayayım. Open Subtitles , أخبرني أنك تتفهم هذا حتى يمكنني اتخاذ بعض الاجراءات و أمدك بالحماية التي تحتاجها
    Bunun benim için ne kadar zor olduğunu anladığını sanmıyorum. Open Subtitles انا لا اعتقد انك تفهم مقدار صعوبة هذا بالنسبة لي
    En sonunda yasal olarak evlenebilecek olmanın nasıl hissettirdiğini anladığını sanmıyorum. Open Subtitles لا أظن أنك تفهم كيفية شعور أن تستطيع أخيراً الزواج قانونياً.
    anladığını sanmıyorum... bir kız arkadaşa sahip olmaktan gelen duygusal yükümlülükler. Open Subtitles أنا فقط لا أظنك تفهم المسؤولية العاطفية التي تأني من صديقة.
    İnsan doğasını anladığını sanıyordum. Open Subtitles كنت اظن انك تفهم شيئا عن الطبيعة البشرية
    Devrimi anladığını sanıyordum. Open Subtitles ما الأمر يا صديقي؟ لقد ظننت انك تفهم مبادئ ثورتنا
    Her neyse, bunları niçin yaptığımı anladığını umuyorum. Open Subtitles المهم، أتمنى أن تفهمين لماذا أفعل كل ذلك
    - Affedersin, Rita... - Nasılsın, tatlım? - Benim buranın yeni sahibi Gina olduğumu anladığını sanmıyorum. Open Subtitles المعذرة يا ريتا, لا أظن أنك تفهمين أنا ـ جينا ـ المالكة الجديدة
    Bu durumun ne kadar ciddi olduğunu anladığını sanmıyorum. Open Subtitles لا أعتقد أنّك تفهمين مدى ما يتضمنه الأمر من خطورة
    Bunun ne kadar zor olduğunu anladığını düşünmüyorum. Open Subtitles تعلمين ، أنا لا أعتقد أنكِ تفهمين مدى صعوبة هذا
    Beni anladığını biliyorum. Bacağına ne oldu? Open Subtitles انا اعلم انك تستطيع ان تفهمني ماذا حدث لساقه ؟
    Seni bu birime göreve getirdiğimde, bunu anladığını söylemiştin. Open Subtitles عندما كلّفتك بقيادة تلك الوحدة، قلت إنك كنت تتفهم ذلك.
    Anlıyorum. Oh... bence anladığını söylüyorsun ama anlamıyorsun, tam olarak değil. Open Subtitles أنت تقولين بأنك تتفهمين الأمر و لكنك لست كذلك, ليس تماماً
    Haydi ama, bana anladığını, onları izlediğini kendin söyledin. Open Subtitles هيا، أنتِ أخبرتيني بنفسك أنكِ فهمتِ برؤيتهم
    Ama buna rağmen beni karım Helen'in 42 yıllık evliliğimiz boyunca anladığından çok daha iyi anladığını hissediyorum. Open Subtitles وبالرغم من ذلك أشعر أنك تفهمينني أفضل مما فهمتني زوجتي هيلين أبداً
    Ama dünyanın bunu anladığını sanmıyorum, utanç yüzünden. TED لا أعتقد أن العالم يتفهم ذلك بسبب العار.
    Yatak odası penceresinden anlamadığı bir şey görüyor, ama anladığını sanıyor. Open Subtitles من نافذة غرفتها لا تفهمه، لكن تظن أنها تفهمه
    Anlamalısın, anladığını sanıyordum. Open Subtitles عليك ان تفهمي ذلك واعتقد انك قد فهمتي الان
    Lütfen anladığını söyle Anne. Open Subtitles وروح صادقة, أرجوك قولي بأنك تفهميني, يا آن
    anladığını sanmıyorum. Şeytanlar seni her zaman kandırır. Open Subtitles لا أظنك تعي الأمر، الكائنات الشيطانية تتمكّن منك كل مرة
    Luke, Bess senin bu fırsatı neden istemediğini anladığını sanmıyorum. Open Subtitles استمع يا لوك، لا أظن أن بيس تتفهّم لماذا تغيّرت مشاعرك تجاه هذا
    Elektrikten anladığını söyleyenlere inanmayın, anlamıyorlar. TED لا تدعوا أحداً يخبركم أنه يفهم الكهرباء, لأنه لا يفهمها.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد