ويكيبيديا

    "avantaj" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ميزة
        
    • الأفضلية
        
    • أفضلية
        
    • الميزة
        
    • اليد العليا
        
    • النفوذ
        
    • لصالحنا
        
    • صالحنا
        
    • الأفضليّة
        
    • الافضلية
        
    • مزايا
        
    • نفوذ
        
    • الأفضليه
        
    • لصالحك
        
    • لمصلحتنا
        
    Bizim için bir taktik avantaj sağlayacak, sizce de öyle değil mi? Open Subtitles سيكون من ميزة تكتيكية بالنسبة لنا ؟ ؟ هل تظنين ذلك ؟
    Şimdi, çok da iyi görünmüyor, ama beklenmedik bir avantaj oldu. Open Subtitles أما الآن , لا يبدو جميلاً. ولكن ميزة غير متوقعة واحدة
    avantaj bizden yana. Daha da fazlası onlar bir olayı küçümsüyor. Open Subtitles الأفضلية لنا اكثر من اي شيء آخر هم يحتقرون موقع الأحداث
    Sende olduğu ve sende olmadığı için sana saniyenin onda biri kadar bir avantaj veririm. TED لأنك تحمل هذا النمط الوراثي وأنت لا تحمله، فسأعطيك أفضلية البداية بعشر من الثانية.
    Fakat bu avantaj bir dezavantajdan doğar çünkü evde ihtiyaçları olan ilgiyi alamamışlardır. TED ولكن هذا الميزة أتت من عيب، لأن احتياجاتهم لم يتم الايفاء بها في المنزل.
    Daha uzun topuk kemikleri var. Onlara âdil olmayan bir avantaj verilmiş. Open Subtitles في الكرة او في غسيل القماش هذا يعطيهم ميزة السرعة الغير عادلة
    Bu, saldırgana muazzam bir avantaj sağlıyor, çünkü savunucu kime karşı mücadele vereceğini bilmiyor. TED وهذا يعطي ميزة هائلة للمهاجم، لأن المدافع لا يعرف ضد من عليه ان يقاتل.
    Öte yandan, bu silahların saldırı konusunda bir avantaj sağladığını biliyoruz. TED من ناحية أخرى ، ونحن نعلم أن هذه الأسلحة تعطي ميزة للمهاجمم.
    Ve bu yüzden rekabetçi avantaj elde edebilmek için öylesine büyük bir kitleye yatırım yapmak gibi bir mantık buldu. TED وأوجد ذلك منطقًا للاستثمار في مثل هذا النوع من الكتلة الساحقة من أجل تحقيق ميزة تنافسية.
    Ancak evrimin ilkelerine göre göreceli avantaja sahip gruplar, avantaj yok olana dek büyüme eğilimi gösterir. TED لكن وفقًا لمبادئ نظرية التطور، فإن المجموعات التي لديها ميزة خاصة، غالبا ما تنمو حتى تختفي هذه الميزة.
    Böyle bir avantaj varsa daha da ileri gitmen gerekir. Open Subtitles ما تفعله عندما يكون لك الأفضلية هو أن تستغل الأمر
    Bu hukuk seçeneğine göre bize daha fazla avantaj sağlar. TED وهذا يعطيه الأفضلية مقارنةً بالجانب القانوني.
    avantaj o adamın elinde... Open Subtitles حسناً، كانت لديه الأفضلية إنهم لديهم رشاشات آلية
    Tanith her kim için çalışıyorsa, bu yeni kalkanlar ona büyük avantaj sağlıyor. Open Subtitles حسنا, أيا كان تانيث يعلم الآن أن الدرع الجديد يعطيه أفضلية
    Yan tarafta çalışırsak avantaj kazanabiliriz. Open Subtitles إنْ انتظرنا من الجانب الصحيح، سيكون لدينا أفضلية هنا.
    Gece savaşlarında avantaj genellikle saldıran tarafta olur. Open Subtitles عند خوض معركة في الظلام المهاجمين لهم اليد العليا دوماً
    Eğer onu avantaj adına kullanmak niyetindeydiyseler bu seçeneği ellerinden aldık. Open Subtitles لو حاولوا النفوذ عليه فنحن الآن قد أبعدنا ذلك الخيار منهم
    Şimdilik başarısızlık gibi görünüyor, ama bu bize avantaj sağlayacak. Open Subtitles لعل الأمر يبدو كأنه كبوه الآن لكن الأمور ستنقلب لصالحنا
    Bu özel durumda kadınsılık eksikliğin bir avantaj olabilir. Open Subtitles في هذه الحالة عدم تحليكِ بالصفات الأنثوية سيكون في صالحنا
    Korkarak onlara avantaj veriyorduk. Ama bu gün bitecek. - Anlaşıldı efendim. Open Subtitles لقد منحناهم الأفضليّة بسببِ خوفنا حسناً، سينتهي هذا اليوم
    Gob'un ezelî düşmanı, eşcinsel olduğunu açıklamış ve bunu gösterisinde avantaj olarak kullanmıştı. Open Subtitles عدو (جوب)، اللدود قد اعترف بشذوذه وقد استخدم تلك الافضلية في عروضه السحرية
    Doğru ten ya da doğru organ üzerinden gösteriş yapmanın bir avantaj kazandırmadığı yeni bir yüzyılda yaşamayı öğrenmek, senin için. TED سيكون عليك أن تتعلم كيف تعيش في قرن جديد حيث لا مزايا للتظاهر بلون البشرة أو الأعضاء المناسبة.
    İkinci planı kasayı ele geçirip, avantaj elde etmek olabilir. Open Subtitles لدينا هويته الخطة البديلة له ستكون محاولة الحصول على نفوذ
    Otoparklar, görünebilirliği kontrol edip, kendinize avantaj sağlamanız açısından da harika yerlerdir. Open Subtitles مواقف السيارات مكان جيد ايضا للتحكم بإختفائك وتعطي نفسك الأفضليه
    New York Borsası'nın en büyük üçkâğıtçısı ile çalışmış olman sana avantaj sağlayabilir. Open Subtitles حسناً ، لقد عملت لصالح اكبر نصاب في وول ستريت ربما سيكون ذلك لصالحك
    Bizim avantaj için kullanmak mümkün olmalıdır Hangi onları bizim görevi tamamlamak iken dikkatini dağıtmak için. Open Subtitles مما يمكننا أن نستخدمه لمصلحتنا لإلهائهم بينما ننهي عملنا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد