Acele Bağdat'a gideceksin ve bu altıncı ayın sonunda, Prenses'in zehirlenmesi emrini vereceksin. | Open Subtitles | سوف تسرع إلى بغداد وفى نهاية القمر السادس ، أعطى أمرا بتسميم الأميرة |
"...yeni ayın sonunu ilan edeceğim ve yeryüzüne karanlığı yayacağım. | Open Subtitles | سوف أحطم قرون القمر الجديد000 سوف أنشر الظلام حول العالم |
Büyük veya küçük olsan bile ayın büyüklüğü aynı gözüküyor. | Open Subtitles | القمر يبدو بنفس الحجم ، سواءًا كان كبيراًَ أم صغيراً |
Yani, bu seyir kitabında yılın her ayı için ayın farklılıkları yayınlandı. | TED | أعني، هذا التقويم الملاحي نشر الفروق القمرية لكل شهر من شهور السنة. |
İşte burada, geçen ayın vali seçimi sonuçları 48.000 seçmenin hepsi ve her birinin kime oy kullandığı. | Open Subtitles | تفضلي.. نتائج إنتخاب العمدة للشهر الماضي جميع المصوتون الـ48 ألف ولمن أدلوا بأصواتهم |
Yediklerimden tut, soluma şeklime, ayın evrelerine... annenin her söylediğim ve yaptığım şeyi... yorumlamasının ne kadar sinir bozucu olduğunu anlatamam. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أخبركِ كم هو مزعج بأن أمكِ تفسر كل شيء أقوله وأفعله إلى ما آكله وكيف أتنفس ومراحل القمر |
Onlar bana Fatih Zhao diyecekler... ayın katili... Yenilmez Zhao diyecekler. | Open Subtitles | سوف يدعونني زاو الفاتح ،زاو قاتل القمر ، زاو الذي لايقهر |
Dünyaya sinyaller yansıtması için ayın her tarafına aynalar koyduk. | Open Subtitles | وضعنا مرايات في جميع أنحاء القمر لترتد الإشارات إلى الأرض |
Güneşin ve ayın ışığına karşı verilen nörolojik bir tepkiymiş. | Open Subtitles | أنه يتعلق بردة فعل عصبية تحاه نور الشروق وضوء القمر |
Güneşin ve ayın ışığına karşı verilen nörolojik bir tepkiymiş. | Open Subtitles | أنه يتعلق بردة فعل عصبية تحاه نور الشروق وضوء القمر |
Güneş gözlükleri takıyor böyle ve çıkardığında gözleri ayın önünden çekilen bulutları andırıyor. | Open Subtitles | ترتدي هذه النظارات، و عندما تنزعهن، أعينها مثل الغيوم توضح الجو بالمرور القمر. |
Küçük kardeşim Hamura'yla birlikte annemiz Kaguya'yla Juubi'yi ayın içine mühürledik. | Open Subtitles | ،أنا وأخي الصغير هامورا قمنا بختم والدتنا كاغويا والجيوبي في القمر |
basit bir gözlemle ispatlamıştı. Dünyanın gölgesini ayın üzerinde ne zaman görse | TED | بـملاحظة بسيطة. حيث لاحظ أن كل مرة يرى فيها ظل الأرض على القمر |
ve ansızın, karanlığın içinden meydanın diğer ucundan, ayın ışığıyla kıvılcım saçan aynalar gördüm | TED | وفجأة, خارجاً من الظلام من الجانب الآخر من الساحة رأيت لمعان المرايا العاكسة لضوء القمر |
Her ayın birinde ona bir kutu yaban mersini yollarım. | Open Subtitles | حسنا ، سأرسل له صندوق فراولة في بداية كل شهر |
Her ayın ilk pazartesi günü Betancourt aynı bölgeye gitmiş. | Open Subtitles | أول إثنين من كل شهر كان يتوجه إلى نفس النقطة |
Üçüncü ayın sonundaki gece,... anneme hamile olduğunu söylemiş. | Open Subtitles | ثم أخر ليلة للشهر الثالث أخبرها انها كانت حبلى |
Ve gemi yedinci ayda, ayın on yedinci gününde Ağrı Dağı üzerine oturdu. | Open Subtitles | و إستقرت الفلك فى اليوم السابع عشر من الشهر السابع على جبال أرارات |
ayın arka tarafıyla alakalı komik bir şeyler düşünmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | أنا أحاول أن أجد المزحة المناسبة عن الجانب المظلم للقمر |
ayın başında, dört gün önce Georg yeni bir işe başladı. | Open Subtitles | في بِداية الشهرِ قبل أربعة أيام بَدأَ جورج عمله الجديد |
Bu doğa olayının tam vakti ayın hareketlerine ve su sıcaklığındaki değişiklere bağlıdır. | Open Subtitles | التوقيت المضبوط لهذا الحدثِ يُرْبَطُ إلى دورةِ القمرِ ويَتغيّرُ في درجةِ حرارة الماءَ. |
Of be, ayın birkaç günü regl döneminde olmadığın oluyor mu? | Open Subtitles | هل هنالك يوم او يومين في الشهر لا تكونين متعجرفة ؟ |
Hayır, yarın ayın doğuşunu göreceğim ve sonra yine göreceğim. | Open Subtitles | كلا غدا سوف أرى ظهور القمر وسأري ظهور قمر آخر أيضا |
Dokuz ayın vardı, doğurmak için bu anı mı seçtin? | Open Subtitles | كان لديك تسعة اشهر و هذا هي اللحظة التي تختاريها |
Düğün ayın 25'inde. 26'sında teslim edilirse kimse orada olmaz. | Open Subtitles | لو تم التسليم بتاريخ 26 لن يكون هناك أحد لإستلامها. |
Bu aynen ayın 18'ine kadar tüm paranı harcaman ve ardından geri kalan zaman için kredi kartına ihtiyaç duyman gibi bir şey. | TED | إنه بمثل أن تنفق كل أموالك في اليوم الثامن عشر من الشهر وبعدها ستحتاج للتدين من البنك لبقية الوقت. |
Bu ayın dokuzu akşamı... seninle bir şey görüşmem lazım. | Open Subtitles | أحتاج لمناقشة الشيء معك على تسع هذا الشهر في المساء. |
Anlamadığını biliyorum ama bu beni ayın polisi yapacak. | Open Subtitles | أعلمأنكلا تستوعب، هذهالرحلةستجعلنيأفضلشرطي لهذا الشهر. |
Son iki ayın Loisiana gazetelerini bulalım.... | Open Subtitles | حسنا فلنجمع أكبر قدر من الجرائد نستطيع جمعه كل الجرائد الصادرة فى لويزيانا خلال الشهرين الماضيين |