Babalar oğullarını, oğullar da babalarını hayal kırıklığına uğratmaya mahkumdur. | Open Subtitles | الآباء مُقدّر لهم أن يخذلوا أبنائهم والأبناء أن يخذلوا آبائهم |
Bu kızların sadece babalarını hayatlarına katmak için bir yönteme ihtiyaçları vardı. | TED | هؤلاء الفتيات يحتجن طريقة لدعوة آبائهم إلى حياتهم، بالطريقة التي تناسبهم. |
Çünkü onlara şimdi söylersem, Noel, babalarını onlardan alan şey olarak kalacak. | Open Subtitles | لأنني إذا أخبرتهما الآن فسيكون الميلاد دائما هو ما أخذ والدهما منهما |
Yeğenlerini okuldan alıp babalarını da hapse mi göndereceksin? | Open Subtitles | هل ستخرجين ابناء أختكِ من مدارسهم وترسلين أباهم إلى السجن؟ |
İyiler. babalarını özlüyorlar. Ama burada olmamana alışmaya başladılar. | Open Subtitles | بخير, يفتقدون أبيهم لكنهم بدأوا يتعودون على غيابك |
babalarını tanımayan birçok erkek gibi, Bil"de baba figürleri koleksiyonu yapıyordu. | Open Subtitles | مثل معظم الرجال الذين لا يعرفون أبائهم قام بيل بتجميع جميع أشباه أبيه |
Anne babalarını seven erkek ve kız evlatlar. | Open Subtitles | كم عدد الذين كانوا يملكون عائلات؟ أبناء وبنات كانوا يحبون آباءهم وأمهاتهم |
Kadınlarsa, babalarını, çocuklarını, erkeklerini namuslarını, her şeyini kaybeder. | Open Subtitles | لكن النساء تخسر أزواجهن,أطفالهن.. أبائهن,شرفهن.. كل شىء |
Arkadaşlar, arkadaşlarının babalarını elektrikli sandalyeye göndermezler. | Open Subtitles | الأصدقاء لا يرسلون آباء أصدقائهم إلى الكرسي الكهربائي |
Bazıları babalarını örnek alır bazıları da annelerini. | Open Subtitles | بعض الأطفال يشبهون آبائهم, والبعض الآخر يشبهون أمّهاتهم. |
Ana babalarını kaybettiler, yeni bir şehre taşındılar, okul değiştirdiler, din değiştirdiler. | Open Subtitles | لقد فقدوا آبائهم و انتقلوا إلى مدينة جديدة و انتقلوا إلى مدرسة جديدة و غيروا ديانتهم |
Evlatlar, babalarını hep hatırlamak istedikleri gibi hatırlarlar. | Open Subtitles | الأبناء يتذكرون آبائهم فقط بالطريقة التي يتمنونها |
Sırf kendi isteğim için değil, aynı zamanda babalarını daha sık görebilmeleri için. | Open Subtitles | ليس فقط من أجلي ولكن حتى يتسنى لهما رؤية والدهما أكثر |
Bu filmde, iki kızıl saçlı küçük kız boşanmış olan anne ve babalarını birbirlerine yeniden aşık etmeye çalışırlar. | Open Subtitles | في هذا الفيلم فتاتان بشعر أحمر جاءتهم فكرة خداع والدهما المطلقين كي يحبوا بعضهم مجدداً |
babalarını çok seviyorlar ve başından sonuna babalarını desteklediler. | Open Subtitles | هم يحبون أباهم وقد وقفوا بجانبه منذ البداية وحتى الآن |
babalarını senden daha çok düşünüyorlar. | Open Subtitles | يعتقدون أن أباهم يفعل اكثر منكِ |
Çocuklarınız, babalarını ziyaret günlerinde parmaklıklar ardında görür. | Open Subtitles | أطفالكم سيكبرون على رؤية.. أبيهم من قضبان السجن كل يوم. |
Çocuklarla babalarını ziyarete gidiyor. | Open Subtitles | إنها تأخذ الأطفال لزياره أبيهم |
Çocuklar babalarını gömmeli, diğer türlü değil. | Open Subtitles | يجب على الأطفال دفن أبائهم ليس هناك طريقة أخرى |
Oğulların babalarını yenmesi için bir sürü yöntem var. | Open Subtitles | هناك عدة طرق ليهزم الأبناء آباءهم |
Kadınlarsa, babalarını, çocuklarını, erkeklerini namuslarını, her şeyini kaybeder. | Open Subtitles | لكن النساء تخسر أزواجهن,أطفالهن.. أبائهن,شرفهن.. كل شىء |
Yani insanların babalarını öldürüp kardeşlerini mi kaçırdın? | Open Subtitles | ولكن نعم اذا فقد قتلت آباء الناس؟ واخذت اخوتهم؟ |
babalarını aramak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أبحث عن أبيهما. |
Akşamdan beri tekmeleyip duruyorlar. babalarını özlediler. | Open Subtitles | يركلون مثل الراقصون الليلة ولقد اشتقن لوالدهم |
babalarını tanıyorum. Onunla konuşurum. Olmaz. | Open Subtitles | أسبوع واحد,أنا أعرف والدهم لقد تحدثت معه |
Çocukların babalarını otobanda yerde süründüğünü görmesini mi istiyorsun? | Open Subtitles | تُريد أطفالكَ لرُؤية أبّيهم يقفز أسفل الطريقِ؟ |
babalarını iki ayda bir başka bir kadınla görmek onlar için fazlasıyla kafa karıştırıcı olur. | Open Subtitles | سيكون الامر مشوشاً عليهم ان رأو اباهم كل شهرين مع امرأه مختلفة. |
Ailelerini yakıp, kanepede uyurlarken anne babalarını bıçaklayan çocukların konduğu bir yer. | Open Subtitles | للأطفال الذين قاموا بإحراق والديهم أو قاموا بطعنهم وهم مستلقين على الأريكة |