Neredeyse patlayacakmışcasına farklı bir his. Harika bir his. | Open Subtitles | هي فقط ستنفجر وتشعر بأنها مختلفة إنه شعور رائع |
Seçme şansın olmamasının nasıl bir his olduğunu bilirim diyorum. | Open Subtitles | أنني أعلم كيف هو الشعور بأن لا يكون لديك خيارات. |
Onca yıldan sonra yeniden memleketinde olmak nasıl bir his? | Open Subtitles | كيف هو شعور العودة إلى الوطن بعد كلّ هذه السنوات؟ |
Tanrım, Will Shuester denen şu sivilceyi patlatmak ne güzel bir his. | Open Subtitles | يالله, انه شعور جيد حينما اخيرا تفقع تلك الحبه مثل ويل شزستر |
Aslında içimde garip bir his var Jim'in bana söylemediği bir şey hakkında. | Open Subtitles | أنا في الحقيقة عِنْدي هذا الشعور الغربةِ بأنّ هناك شيء جيِم لا يُخبرُني. |
İçini bir his kapladı diye benim elimi ayağımı birbirine dolaştıramazsın! | Open Subtitles | مذعوراً تستدعينني أن يمكنكِ لا الإحساس هذا يراودكِ مرة كل في |
Bilirsin, bu saatte insanda garip bir his uyanır. | Open Subtitles | تعرفين إنه شعور غريب أن تبقى مستيقظاً لهذه الساعة. |
Şimdi gerçek biri haline geldi ya, bambaşka bir his. | Open Subtitles | إنه شعور مختلف الآن بما أنها هذا الشخص الحقيقي. |
İblis demedim. Bu sadece bir his. Müdürü henüz görmediniz. | Open Subtitles | أنا لم أقل شياطين , إنه شعور أنتم لم تروا ذلك المدير بعد |
Kızlarını kaybettin, insanlardan bir şeyler koparılmasının nasıl bir his olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | أنت فقدت بناتك ، تعرف كيف هو الشعور عندما يُنتزع شيئاً منك |
Hayır, şu anda senden istediğim tek şey her şeyini kaybetmenin nasıl bir his olduğunu öğrenmen. | Open Subtitles | لا، ما أريده الآن هو بالنسبة لك أنّ تعرف ما هو الشعور عندما تفقد كلّ شيء تملكه |
Neden gidip vurduğun herife kazanmanın nasıl bir his olduğunu sormuyorsun? | Open Subtitles | لِمَ لم تسائل الرجل الذي قتلته ما هو شعور الإنتصار؟ |
Emir almanın nasıl güçlü bir his olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم كيف هو شعور أخذ الآوامر التي تُشعُرُكِ بأنها قويةٌ جداً |
Bu acayip bir his, ama aslında hatırladığım kadarıyla ikimizin birlikte yaptığı ilk şey. | Open Subtitles | . انه شعور غريب , ولكن هذه اول مرة اتذكر شي قد فعلنه سوية انا وهو |
Ne güzel. Kendine ait bir yatak. Nasıl bir his olduğunu unutmuşum. | Open Subtitles | يبدو ذلك رائعًا، سرير لكِ وحدك لا أتذكر كيف كان هذا الشعور |
Burdaki tasarımcılar sınırlandırılmış bir alanda uyumanın nasıl bir his olduğunu anlamaya çalışıyorlar. | TED | هؤلاء بعض المصممين الذين يحاولون فهم الإحساس الذي يصاحب النوم في نوع من المساحة الضيقة على متن طائرة. |
Kendinden daha güçlü birinin karşısında olmanın nasıl bir his olduğunu bilirim. | Open Subtitles | أعرف كيف يكون الشعور أن تكون في حضرة شخص ما أعظم مني |
hayır anne, bu farklı. bu adam size öyle bir his veriyorki, sanki sizden başka iyi yok | Open Subtitles | أمي، هذا مختلف، ذلك الرجل يشعرك وكأنه ما من أحد أفضل منك |
Bu maçla ilgili içimde kötü bir his var, Stuart. | Open Subtitles | لقد بدأت في الشعور بشعور سيئ حيال ذلك يا ستيوارت |
İçimde, Bart'ın L.A. dışına çıkacağı şeklinde bir his var, ya da onun gibi bir şey. | Open Subtitles | لدي حدس بشأن بارت ما فعله بلوس انجلس وكل شيء |
Sonuna doğru da çocuk çok hareket ettiğinde erkeğinin içinde olduğu zaman gibi bir his vardır. | Open Subtitles | وفي نهاية المطاف عندما تكون حركة الطفل كثيره أنه شعور كما لو أنه يوجد شيء في داخلك |
Bedenime girmediği zaman bile içimde döneceği hakkında kötü bir his olurdu. | Open Subtitles | حتى حين كان يغيب عني كان يراودني ذلك الشعور المُمِضّ بقرب عودته |
Tommy, hoş geldin. Baş antrenör olmak nasıl bir his? Bunca yılın ardından, kaç yıl oldu? | Open Subtitles | كيف تشعر أن تكون المدرب الأول للفريق بعد، كم سنة ؟ |
Çünkü içimde bunun hiç olmayacağı gibi bir his var. | Open Subtitles | لسبب واحد ، لأن يساورنى شعور أن هذا لن يكون أبداً |