bir kez daha o geceyi başkalarının yaşamak zorunda kalmasını istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن يعيش أحد من خلال تلك الليلة مرّة أخرى |
Sanırım Tanzanyalı olduğum için hepinize bir kez daha hoşgeldiniz deme sorumluluğum var. | TED | لأنني من تنزانيا أعتقد أنه يجب عليّ أن أرحب بكم جميعًا مرة أخرى. |
- Tamam, biz de bir kez daha bakacağız. - Neredeyse günde bir kez içine bakıyorum. | Open Subtitles | حسناً , سنفحصها مرة آخرى أقم بذلك على الأقل مرة فى اليوم |
Kız kardeşim için olan hediye üzerinde bir kez daha gösterir misin? | Open Subtitles | هل من الممكن أن تريني أيها مرة أخري مع هذه الهديه لاختي |
1915'te, Nobel ödülü Tesla'nın hayatına bir kez daha girmişti. | Open Subtitles | في عام 1915 دخلت جائزة نوبل حياة تيسلا من جديد |
- Tanrıya hamdolsun,bir kez daha bunları öğretebileceğim | Open Subtitles | اتوجه بشكرى الى السماء سيمكننى ان اقوم بالتعليم مره اخرى |
Onunla son bir kez daha konuşmak için ne yapardın? | Open Subtitles | ماذا ستفعل لو استطعت أن تتحدث معه مرة أخيرة ؟ |
Tamam, biraz dinlenmeme izin ver. Şimdi hafif zıplat. bir kez daha. | Open Subtitles | حسنا,دعنى فقط أسترخى الأن أعطنى دفعه صغيره مره أخرى المزيد لمن هذا؟ |
bir kez daha, iki bilimadamının ses ile ilgili bir sorunları var | TED | ومرة أخرى, عالمان كانت لديهما مشكلة مع الضوضاء. |
bir kez daha özür diliyorum beyler. Görünüyor ki politikacıların işi hiç bitmiyor. | Open Subtitles | مرة ثانية أنا أعتذر أيها السادة، يبدو أن عمل السياسي لن ينتهي أبداً |
Şubatta bu dönemde Mikhaylivski Manastırı bir kez daha bir sığınak haline geldi. | Open Subtitles | خلال هذا الوقت من فبراير أصبحت كنيسة سانت مايكل ملاذًا للناس مرّة أخرى |
bir kez daha ilgilerini üzerimize çekmek için zorlamalıyız. | Open Subtitles | بلى، قد نضطر لتقليل أسعار الفائدة مرّة أخرى |
bir kez daha ailemin evine, karanlıkta ve yalnız geldim. | Open Subtitles | مرة أخرى عدت وحدى و فى الظلام اٍلى بيت أبواى |
O dedi ki, "bir kez daha, ihlale kadar, sevgili dostlar." | Open Subtitles | حسناً يا صديقى العزيز، مرة أخرى ليس أمامنا إلا مواصلة القتال |
bir kez daha bizim elimize düşerse, o kadar şanslı olmayacak. | Open Subtitles | لو وقع فى أيدينا مرة آخرى لن يكون محظوظاً |
bir kez daha bizim elimize düşerse bu denli şanslı olmayacak. | Open Subtitles | لو وقع فى أيدينا مرة آخرى لن يكون محظوظاً |
O da senden hoşlanmış. Onunla kesinlikle bir kez daha çıkmalısın. | Open Subtitles | أنها أحبتك أيضاً ، ينبغي عليك أن تخرج معها مرة أخري |
Arabayla buraya kadar geldi, belki bir kez daha denemek istiyor. | Open Subtitles | لقد رغب في الحضور إلى هنا ربما يود المحاولة من جديد |
Hadi.! Onları bir kez daha korkutalım.! | Open Subtitles | هيا لنحلق بالقرب منها مره اخرى هوو , هوو |
Makineyi son bir kez daha kullanabilmen için özel izin aldım. | Open Subtitles | لقد حصلت على تصريح من أجلك لأخذ قارب النجاة مرة أخيرة. |
Son olarak ödülleri bir kez daha değiştiriyoruz. | TED | وأخيراً، قمنا بتغيير المكافئات مره أخرى. |
bir kez daha gördüğümüz üzere stresin sağlığınız üzerindeki zararlı etkileri kaçınılmaz değil. | TED | ومرة أخرى نلاحظ بأن الآثار الضارة للضغط على صحتكم ليست حتمية. |
Üzgünüm, ben sadece büyü bir kez daha üzerine gitmek istedim. | Open Subtitles | أعتذر ، فقط أردت أن أراجع التعويذة مرة ثانية |
bir kez daha, olağan dışı siyasi ilişkilerin olduğu bir dönemde yaşıyoruz. | TED | نحن نعيش مجددًا في فترة اشتباك سياسي غير عادي. |
- Bu dördüncü. - bir kez daha ver ve bırak. | Open Subtitles | ــ هذه هي الرابعة ــ أعطيه واحدة أخرى و أعلني وفاته |
Görünüşe göre seni bir kez daha kurtarmak zorundayım ihtiyar. | Open Subtitles | يبدوا انني سوف انقذك مرة اخري , ايها الرجل العجوز |
bir kez daha! | Open Subtitles | مرة أكثر واحدة. |
Büyük bir arama baslatildi ama üç haftadir kayip olan Alvarez, bir kez daha yakalanmaktan kurtuldu. | Open Subtitles | تَم بَدأُ بَحثٌ مُرَكَّز و لكنَ ألفاريز الذي هَرَبَ مِن عِدَة أسابيع تَمَكَّنَ مُجدداً مِن التَملُّص مِن مُطارِديه |