Ve bak burada ne varmış. Kara borsa bir kıyafete benziyor. | Open Subtitles | و إنظروا ما لدينا هنا، تبدو أنها ملابس من السوق السوداء |
Ve bak burada ne varmış. Kara borsa bir kıyafete benziyor. | Open Subtitles | و إنظروا ما لدينا هنا، تبدو أنها ملابس من السوق السوداء |
Golf dulları, borsa dulları ve mahkeme dulları genelde aynıdır. | Open Subtitles | ارامل الجولف, ارامل البورصة, ارامل رجال المحاكم كلهن نفس الشئ |
Çünkü o zamanlar borsa revaçtaydı. | TED | وذلك لأن سوق الأسهم كان جذابا في هذه الوقت. |
Kara borsa anahtar kelimelerini aradım teslimat yerlerine, suçlu danışman isimlerine baktım. | Open Subtitles | لقد تحققت من كلمات السر للسوق السوداء أماكن التسليم، أسماء المخبرين |
Hiç zahmet etmeyin. Satmıyorum. Pamuk borsa'sındaki herkese çok miktarda borcunuz var... | Open Subtitles | عليكِ كومة من الديون التي تملأ .بورصة القطن |
LAPD'ye göre aynı sevkiyattan başka bir kara borsa silikon | Open Subtitles | فإن الأعضاء الزرعية الصدرية من السوق السوداء من نفس الشحنة |
Kara borsa ilaç satışı yapan biri hakkında ipucu buldum.. | Open Subtitles | حصلت على رجل يتعامل بالأدوية في السوق السوداء. قد يكون |
Üç milyon dolarlık tahvilini borsa açıldığında satılması için işaretledi. | Open Subtitles | لقد اشتر سندات بقدر 3 مليون دولار حينما يفتح السوق |
Blake ve ben de durumu kara borsa açısından inceleyeceğiz. | Open Subtitles | و انا و بلايك سنحقق في نظرية السوق السوداء هنا |
Aslında, garip bir şekilde borsa fiyatları inceleyerek başladım. | TED | حسنا، بدأت أوّلا، ومن الغريب، دراسة أسعار الأسهم في السوق. |
Kısa bir aradan sonra borsa haberleri için sizinle olacağız. | Open Subtitles | انضموا إلينا لمشاهدة أخبار سوق البورصة بعد هذا الفاصل القصير |
2008'de borsa çöktüğünde, çok para kaybettik ve o para bizim emeklilikte kullanacağımız paraydı ve sonra gelir vergisini ödeyemedik. | Open Subtitles | لقد خسرنا الكثير من المال عندما انهار سوق البورصة ثم كان من المفترض أن يكون ذلك المال المسحوب من التداول، |
John Q. Citizen'ın borsa güvenlik protokolünün tüm detaylarını bildiğinden emin değilim. | Open Subtitles | أشك جون كيو المواطن يعرف مداخل ومخارج و البروتوكولات الأمنية في البورصة |
3.kız: Tıpkı borsa gibi, yükselir, düşer. | TED | تماما مثل سوق الأسهم ، ترتفع للأعلى ثم تهبط وتستفر في الأسفل. |
Hile konusunu seçtim, çünkü bu konu ilgi çekici, diğer yandan da sanıyorum bize içinde olduğumuz borsa durumu hakkında birşeyler anlatacak. | TED | والسبب أنني أخترت الغش هو لأنه مثير، وهو أيضاً يخبرنا بشئ، كما أعتقد، حول حال سوق الأسهم الذي نحن فيه. |
Yarın borsa nasıl olacak biliyor musun? | Open Subtitles | أتعرف كيف سيكون سوق الأسهم المالي بالغد؟ |
Organ satışını yasallaştırmak kara borsa ihtiyacını ortadan kaldırır ve pek çok hayat kurtarır. | Open Subtitles | حسنا، تقنينا بيع الاعضاء شأنها أن تقضي على الحاجة للسوق السوداء وإنقاذ الكثير من الأرواح هذا لن يحدث |
borsa hacklemesinden sonra yakalaninca her seyimi elimden aldiniz. | Open Subtitles | بعدما ظبطت لاختراق بورصة الأسهم أنتم أخدتم جميع مقتنياتي |
borsa ve Wall Street hakkinda o kadar çok bilgi sahibiymisim ki hükümeti yillar sürecek kalp agrisindan kurtarabilirmisim isin maddi boyutuna hiç girmiyorum bile. | Open Subtitles | اتضح أن لدي معلومات كبيرة عن سوق الأسهم في وول ستريت و سأوفر الحكومة سنوات من العمل دون ذكر الأموال الكثيرة |
borsa kapandıktan sonra değişiklik olmaz, hisseler hala düşük. | Open Subtitles | لا يحدث تغيير عندما يغلق السوق السهم لازال منخفضاً |
Ernie Ray, borsa aracısı. Büyük yatırımlar yapacaksan ihtiyacın olabilirim. | Open Subtitles | ايريني راي ، موظف في الاسهم خدمتك في الصفقات الكبيرة |
Pazartesi, çarşamba ve cumaları kiramı ödeyebilmek için ders verirken bir yandan da borsa gömlekçiliği yapıp, çalışmam için bilgi topluyorum. | Open Subtitles | إني أقوم بالتدريس أيام الاثنين، والأربعاء، وبعض أيام الجمعة لأدفع الإيجار بينما أتاجر في الصباح وأدرس -لـ "سيريز ٧" |
Ve şunu da bilmelisiniz ki bir borsa tellalı asla ekonomiden korkmaz. | Open Subtitles | وأنت تعلمون أن السماسرة لم يخافوا من الاقتصاد. |
borsa takas kayıtlarını inceleyeceğim bakalım ortalığı kırıp geçiren olmuş mu? | Open Subtitles | سأباشر بذلك سأبحث بالسجلات التجارية لسوق الأسهم |
Dr. borsa, Dr. Hajek durumunuzu bildirin. | Open Subtitles | .الدكتور (بورسا) الدكتورة (هايك) أبلغوا عن وضعكم |
Şehrin ürettikleri arasında ilk merkez bankası, ilk borsa ve ilk ekonomik çöküş de vardı. | Open Subtitles | أنشأت المدينة أول بنك مركزي و أول سوق أوراق مالية و أول انهيار اقتصادي |
Ona, en iyi borsa uzmanı şehre geldi, deyin. | Open Subtitles | حسنا , قولى له إن سمساره المفضل قد عاد إلى المدينة , وسيفهم |
Bugün Wall Street ve global borsa yüzünden 700 trilyon Dolarlık ödenmemiş sahte talep var. | Open Subtitles | لتخليصنا من الدين. و بسبب وال ستريت و سوق الاسهم العالمي، هناك الآن 700 تريليون دولار في صورة |